Yargıcı, özetle şu konulara değindi;

Aile, toplumun en küçük yapıtaşıdır. Aile, şeytanın müdahale ettiği bir kurumdur. Aile hayatı Hz. Adem ile Hz. Havva ile başlamıştır, aileye ilk darbeyi şeytan vurmuştur.

Şeytanın vesveseleriyle aile kurumunu yıkmak ve ailede olanları birbirine düşürmektedir.

Menfaatçi ve materyalist düşünce ile yaklaşan batıda aile mefhumu zedelenmiştir. Batı, İnsanların özgürleşmesi adı altında aileyi parçalanmıştır. Bizler Müslümanlar olarak şeytanın oyunlarına karşı, vahyi merkeze alarak ailemizi korumalıyız. Kuran’daki ailelerden ders çıkarmalıyız.

Hz.Adem ile Hz. Havva'nın Cennetten kovulma nedenine iyi bakmalıyız, çünkü onların cennetten kovulmalarına vesile olan şeytanın vesvesesi idi. Rabbimiz kıssada her ikisinin de şeytan tarafından nasıl kandırdıklarına dikkat çekmektedir. Burada şunu da görebiliriz meleklerin kendisine secde ettiği Adem'in dahi hata yaptığını ve hatalarının sonucunda yine bir araya gelerek günahlarının,  hatalarının farkına vararak dua etmeleri bizim için bir örnek teşkil etmektedir.

Hz. Adem ile Havva bize fıtri olanı anlatır. İnsanoğlu acelecidir, yanlış yapabilir, zaafı vardır. Bunları bilmek önlem ve tedbir almak gerekir.  Hata insana mahsustur ama hatadan ders alıp tövbe etmek aklıselim olmak gerekir.

Yargıcı, Kuranı Kerim'de adı geçen İmran, Yakup, Musa, Nuh, Lut as. ailelerinden çıkarılacak derslere değinerek konuşmasına devam etti.

Hz. Meryem’i annesi mabede bağışlayarak onu ilme Allah’a adamıştır. Hz İbrahim'in babasıyla oğluyla olan İmtihanı babasıyla arasındaki iletişimi, Allah’ın emriyle hanımı Hacer ile İsmail’i Mekke'de çöle bırakması bizler için örnektir. Kur'an'da adı geçen ailelerde ortak özellik olarak şunu görmekteyiz; fedakarlık, aidiyet ve teslimiyet. Bunlar bizim ailelerimizde de olması gereken temel prensipler olmalıdır.

Peygamber eşlerinde de bizler için örnekler vardır. Rabbimiz Ahzab Suresi’nde şöyle buyuruyor: ‘’Ey peygamber! Eşlerine şöyle de: "Dünya hayatını ve güzelliklerini istiyorsanız gelin size bir şeyler vereyim sonra da güzellikle sizi serbest bırakayım. Yok eğer Allah’ı, resulünü ve âhiret yurdunu istiyorsanız şunu bilin ki Allah, içinizden iyiliği seçenlere büyük bir ödül hazırlamıştır."(Ahzap 28-29)

Özelikle günümüzde bireyselleşmenin, sınırsız özgürlüğün, modernizmin, konformizmin etkilerine kapılmadan Allah’a layık kul olma bilinciyle hareket etmeliyiz. Sadece dünyalık menfaatleri göze alarak yaşayan aileler olmaktan öte evlerini mescide dönüştüren,  iyiliği emredip kötülükten sakındıran, insanların kurtuluşuna vesile olan, hayrı merkeze alan, öncü aileler olmaya gayret etmeliyiz… diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Seminer soru ve cevap faslından sonra sona erdi.