1. HABERLER

  2. ETKİNLİK-EYLEM

  3. ”Kur’an-ı Anlamada Hadis ve Sünnetin Önemi"
”Kur’an-ı Anlamada Hadis ve Sünnetin Önemi

”Kur’an-ı Anlamada Hadis ve Sünnetin Önemi"

Küçükköy Asır-Der’deki aylık seminerlerde bu ay Bahattin Urlu’nun katılımıyla ”Kur’an-ı anlamada hadis ve sünnetin önemi" konusu işlendi.

20 Mayıs 2013 Pazartesi 00:40A+A-

Bahattin Urlu, konuşmasında özetle şunlara değindi:

Hadis ve sünnete bakışımızı belirlerken bizlere yöneltilen temel eleştiriyi dikkate alırsak ve konu başlığı ile bunu değerlendirirsek “hadis inkarcılığı” ithamının doğru olmadığı sonucuna varırız. Bizler ne sadece Kur’an diyen, nede kendine Kur’an dışında başka kaynaklardan bir din oluşturanlarla aynı çizgide olamayız.

Temel kaynağımız Kur’an ve diğer kaynaklar onu daha iyi anlamak için birer araçtır. Bizler için delaleti kati Kur’an olmakla beraber rivayetlerin hatta cahiliye şiirinin dahi Kur’an’ı anlama onda geçen kavramlara doğru anlamlar yükleme noktasında önemli bir işlev görmektedir.

İtikadımızı belirleme noktasında hadislerin kabul edilebilir olabilmesinin kıstası Kur’an’a arz ile mümkündür. Eğer bu kritere uymayan ve ters düşen rivayetler olursa bunların reddedilmesi ve bu şekilde peygambere atılan iftiraya ortak olunmaması gerekmektedir.

Sünnet kavramına da yaklaşımımızı belirlerken öncelikle tanımını yerli yerinde yapmak gerekmektedir. Sünnet geleneksel olarak yapıldığı zaman sevap kazanılan yapılmadığı vakit sorumlu olmadığımız ibadetler olarak algılanan bir yanlış tasavvura sahiptir. Halbuki Kur’an bize indirilen sünnet ise indirilenin yaşama geçirilen halidir. İnsanlar kendi yaşamlarını hangi kıstasa göre yaşıyorlarsa o sünneti yaşamaktadırlar. Bizim sünnetimiz bu nokta itibari ile Kur’an olmalıdır.

Hadis konusunda o kadar ileri gidilmiştir ki; kendi görüş ve akidelerine uymadığı için Kur’an ayetlerini hadislerin nesh ettiği sapkınlığına kadar bunun boyutu genişlemiştir. Kur’an dışı vahye “gayri metluv vahye” itibar ederek Kur’an’da olan ayetler yok sayılmıştır. 

Sonuç olarak Hadis olarak ifade edilen rivayetler bizlere ulaşan zanni haberlerdir. Peygamberden gelme ihtimali olan fakat Kur’an’la sağlamasını yapmamamız gereken haberler. Bizlere hadis inkarcısı diyenlerin öncelikle önlerine gelen hadislerden eleyerek sadece yüzde onunu kitaplarına alan muhaddisleri düşünmeleri gerekmektedir. 

Ders katılımcıların soru cevap ve katkıları ile son buldu.

Haber: Sinan Ön

HABERE YORUM KAT