Kültür Bakanlığından Militan Sol Propagandalı Filme Destek
AK Partili Kültür Bakanlığı sol propagandası yapan "İftarlık Gazoz" filmine tam 624 bin liralık kaynak sağlamış!
HAKSÖZ-HABER
Cem Yılmaz’ın başrolde oynadığı ve Yüksel Aksu’nun yönetmenliğini yaptığı “İftarlık Gazoz” filmi tartışılmaya devam ediyor. Kültür Bakanlığının filme yaptığı 624 bin liralık destek ise pek de üzerinde durulmayan bir husus.
“Tam da bugünün filmi” olma gibi iddialarla yüksek gişe rekoru kıracağı umulan “İftarlık Gazoz”, gişelerde beklediği karşılığı bulamıyor. Yanı sıra üzerine yazılanların ağırlıklı olarak eleştirel olduğuna bakılırsa film beğeni de almamış gibi. İftarlık Gazoz, ana mesaja dönüşen “ölüm orucu dramı” üzerinden sol ajitasyon özelliği dolayısıyla dindar izleyicide adeta “Komedi biliyorduk ama solculuk propagandasına maruz kaldık. Aldatıldık!” hissini uyandırırken Ege’den yola çıkarak “teravih” gibi ritüeller üzerinden yer verdiği “saf taşra dindarlığı” yüzünden de solcularca “gericiliğe prim” vermekle ve “iktidara yalakalık” yapmakla eleştiriliyor.
Tabi ki bu tartışmaların bir parçası olmaya niyetimiz yok. Ancak nihai kertede solculuğun ucuz numaralarla propagandasına soyunduğu açık olan bu filmin AK Partili Kültür Bakanlığınca hangi saiklerle 624 bin liralık bir desteğe layık görüldüğünü sormak sorgulamak hakkımız.
İnsan sormadan edemiyor; acaba AK Partili Kültür Bakanlığı bu filmde toplumun, dayandığı ana kitlenin hayrına ne tür bir fayda görmüş ki 624 bin liralık asimetrik bir kaynak aktarmış? Filmin yönetmeni Yüksel Aksu gerçi katıldığı bir TV programında “Allah ile kul arasındaki ilişkiden” dem vurmayı ihmal etmemiş; bir söyleşide “teravihlerin karnaval havasında geçmesi”nden bahsetmiş ve hatta Muğla'da İlim Yayma Cemiyeti'nin toplantısına bile katılmış… Yoksa mahalleye ve temsil ettiği değerlere yaptığı bu şirinlikten ötürü müdür bu kaynak aktarımı?
Nihai kertede komünizm propagandasıyla dolu olan ve dolayısıyla gerek iktidarın gerekse de toplumun kahir ekseriyetinin yaslandığı değerlerle çatışmalı olan bu film acaba teravih güzellemeleri üzerinden sıkılan dinsel sostan ötürü mü AK Partili Kültür Bakanlığınca bu boyutta bir finansal desteğe layık görüldü? Hâlbuki sonuç itibariyle komünizm propagandasıyla dolu olan bu filmini Yüksel Aksu ne solcusuna ne dindarına beğendirmeyi başaramamış. Mesela bir yoldaşı kendisini şu sözlerle yalakalık yapmakla eleştirmiş:
“Yönetmenimiz gericiliğe yaranma faaliyetini elbette kendi dilinde yapıyor. Yukarıda bahsettiğimiz ‘yerel şirinliklerin yönetmeni’ misyonu ve filmin ‘ikinci hikâyesi’ olan ölüm orucu dramı ilk yarıdaki din bezirgânlığını perdelemeye adanmış. Yani filmde hem ‘şirin yerel gericilik’ var, hem de ‘aşırı’ solculuk var.”
Yoksa Kültür Bakanlığı yetkilileri filmin sadece yarısını izleyip ‘yerel şirinlikler’ üzerinden ortaya çıkan komedi değerine mi pirim vermişler? Halbuki kendisini solculara bile beğendiremeyen filmdeki bu komedi yönünü “ölüm orucu dramı” üzerinden girişilen komünist ajitasyon fazlasıyla gölgeliyor.
Militan sol propagandalı bu filme 624 bin lira destek veren Kültür Bakanlığı halkın kendisine emanet ettiği bütçeyi israf etmiş olmuyor mu? AK Partili Kültür Bakanlığının sol propagandası yapan bu filme aktardığı 624 bin liralık asimetrik kaynağa karşı bazı AK Partili belediye ve kurumların ise mesela bir Grup Yürüyüş’e bile "sert" diyerek program vermeyişi karşısında ister istemez insanın içi acıyor.
HABERE YORUM KAT