Kudüs aynasında güzelliği ve şerefiyle görünenler
Sadece Ortodoks Yahudiler değil. Bir bütün olarak asker-sivil, seküler-dinci, muhafazakar-liberal vd. bütün Siyonist Yahudiler önce Mescid-i Aksa’yı yıkma akabinde de bütün Kudüs’ü Yahudileştirme yolunda ilerliyorlar.
Kenan Alpay'ın yorumu:
Kudüs Aynasında Güzelliği ve Şerefiyle Görünenler
Bütün Peygamberlerin Harim-i İsmet’i Kudüs’e, Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa’ya olan ilgimiz ne kadar da zayıf ve dönemsel değil mi? Filistin’i bile işgal edilmiş ama direnen topraklar olarak değil mevcut uluslararası literatüre uygun bir biçimde İsrail olarak anmak realist tutum sayılır oldu. Amerika, Avrupa ve Rusya’nın açık, işbirlikçi Arap rejimlerinin önce örtülü şimdilerde aşikar desteğiyle meşruiyet ve kudret takviyesi yaparak İsrail’in hakimiyetine çok az kaldığı farz ediliyor. Dönüşsüz yol; kaybedilmiş bir savaş ve muzaffer bir İsrail portresi olarak tasvir ediliyor. Arada bir bazı hayıflanmalar olsa da konjonktüre rıza gösterilmiş, kader gibi benimsenmiş adeta.
Sabır ve ümitle direnen Filistin halkı işte bu alabildiğine modern ve kudretli hegemonyanın aslında fasit bir daireden ibaret olduğunu bütün dünyaya ifşa ediyor. Hakikaten İsrail savaş teknolojileri, askeri örgütlenme mantığı, istihbarat ve propaganda gücü bakımından parmakla gösterilecek kadar ileri ve üst bir devleti temsil ediyor. Ne var ki işgal ve tehciri varlık sebebi olarak benimsemiş ırkçı-ayrımcı bir rejim olması hasebiyle bütün bunların işlevsiz kaldığı da ortada. Almanya, Rusya, Polonya, İspanya gibi dünyanın dört bir tarafından toplanıp Filistin’e ihraç edilen “Siyonist Yahudiler” bir türlü o coğrafya ve o iklime adapte olamıyorlar. Çünkü her şeyleriyle bünyeye yabancılar, her işleriyle gayrı-meşrular. Ancak tümden yabancı ve gayrı meşru olmalarına rağmen geçen her gün saldırgan politikalarını tırmandırıp yaygınlaştırıyorlar.
Yazının devamı için bağlantıya tıklayınız: Kudüs aynasında güzelliği ve şerefiyle görünenler