Konuştu Abuzer Kadayıf…
Metin Akpınar: Evlilik insan doğasına aykırıdır
Abdurrahman Güner / HAKSÖZ HABER
Sol-Kemalist çevrelerin kanaat önderi olarak lanse ettikleri Metin Akpınar ahlak ve akıl dışı açıklamalarına devam ediyor. Geçtiğimiz aylarda yaptığı “cahil Türkiye” açıklamasıyla sol-Kemalizm’in nefret ideolojisini dillendiren Akpınar yine iyice saçmalamış…
Abuzer Kadayıf’tan dudak uçuklatan toplumsal analizler(!)
Katıldığı bir programda evliliğin insan doğasına aykırı olduğunu iddia eden oyuncu “evlilikler bu kadar uzamasa ihanetler de olmaz” diyerek “aşırı” zeki olmanın insana neler yapabileceğini kanıtlamış. Akpınar’ın sözleri şöyle:
Evlilik insan doğasına aykırıdır. 62 yıllık evli bir ağabeyiniz olarak söyleyeceğim şey bu. Ayrı kafa yapısında, ayrı cinste, belki ayrı eğitim almış, ayrı eğitim seviyesinde iki insanın bir ömür boyu aynı yerde pranga mahkûmiyetine kapatılması öze aykırıdır. Evliliğin anayasası özveridir. Evlenmemeli diyemem. Aşkı unutabiliyorsun. Beyin 20 senede siler. Evlilikler 20 sene sonunda yasal olarak bitirilmeli. Devam etmek istersen dilekçe veriyorsun devam ediyorsun. Ama bitmişse harika bir şey olur. İnsanlar üzülmez, ihanetler olmaz.
Şimdi bu safsatalara ne desek boş zira insanların evlenip yuva ve nesil sahibi olma ihtiyaçlarının öze aykırı olduğunu iddia edecek kadar özünden kopmuş bir kimseden bahsediyoruz. Kimseye çiçek çocuklarının şarkısını söyleyecek halimiz yok... Evlilikler zor olabilir. Sıkıntılar da yaşanabilir ancak insanın olduğu her yerde zorluklar ve sıkıntılar zaten vardır. Evlilik bahsinde sıkıntıların aşılmasını sağlayan en büyük güç ise insanın özünde taşıdığı yuva ve nesil sahibi olma güdüsüdür.
Düşüncesi ne olursa olsun fıtratına bu kadar yabancılaşmış bir insanla karşılaşabilmek oldukça hayret verici ve üzücü. Akpınar’ın sözlerinde sol-Kemalistlerin takıntılı “eğitim” sorunsalı da yer alıyor. Yani bu insanlar eğitim, eğitim, eğitim diye papağan gibi sayıkladıkları şey her ne ise bununla her şeyin çözülebileceğini düşünüyorlar. Türkiye'de eğitimin insanın aklını körelten mantık dışı yapısı bu kimseleri o yüzden rahatsız etmiyor. Kemalist müfredatın militarist, pozitivist safsatalarını kendilerine postulat belirleyenlerin derdi başka. Eğitimden kasıtlarının toplumun Batılılaştırılması olduğunu herkes biliyor. Bu da bir yönüyle özünden kopuştur…
Sadakatsizlik bahsi ise Akpınar’ın sorunlu bakış açısının son noktasını oluşturuyor. Evliliğin insana yüklediği en büyük erdemlerden birisi olarak sadakat seküler kesim için zaten çok bir şey ifade etmiyor. Eşlerine sadece seküler olanlar ihanet ediyor demiyoruz ama bu ifsadın o kesimde çok daha yaygın olduğunu herkes biliyor. Akpınar’ın buna bulduğu çözüm ise evlere şenlik. 20 yıldan sonra evliliklerin devlet eliyle yasal olarak sonlandırılması. Yani sol-Kemalistler ahlaki olarak öyle bir çöküşün içindeler ki kimseye bir erdem ve ahlaki sorumluluk olarak sadakati tavsiye dahi edemiyorlar. Onlar için evlilik uzuyorsa ihanet kaçınılmaz hale geliyor…
Elimizden Metin Akpınar’a geçmiş olsun demekten başka bir şey gelmiyor. Metin Akpınar gibileri kanaat önderi gibi lanse edip toplumun önüne koyanlar ise bu toplumdaki ahlaki çözülmenin baş sorumlularıdırlar zaten. Özden uzaklaşınca kötülüğün ve fahşanın yaygınlaşması da kaçınılmaz oluyor. Bize düşen ise özümüze sahip çıkmak ve yere düşürülmeye çalışılan insanın onurunu, ahlakını korumak!
HABERE YORUM KAT