CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’a yüklenerek, “Kimsin sen Allah aşkına? Sandığa giderken ‘Biz her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldık’ diyen adamı unutmayın” dedi. Kılıçdaroğlu, Antalya’nın 8 ilçesini kapsayan ‘Batı Antalya’ ziyaretinin 2’nci gününde, geceyi geçirdiği Kaş’ın Emin Erdem Meydanı’nda halka seslenerek, şunları söyledi:

“Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Mardin’deki konuşmasında, ‘Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarımızın altına aldık’ dedi. Diyor ya, ‘Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır.’ İşte biz vatan için mücadele ediyoruz. Ayrılık gayrılık bizim kitabımızda yok. Ben ülkemi seviyorum, bayrağımızı seviyorum, Misakı Milli’ye bağlıyım. Sevr’i bir köşeye atıp, Lozan’da Türkiye Cumhuriyeti’nin tapusunu şehitlerin kanlarıyla 7 düvele kabul ettirdim mi? Ettirdim. Mesele bitmiştir. Bizim milliyetçilik anlayışımız budur. Biz buna ‘Atatürk milliyetçiliği’ diyoruz. Biz bir siyasal bilinç devletiyiz. Her etnik kimlikten, farklı inançlardan yurttaşlarımız var. Ne kadar mücadele ederlerse etsinler halkımızı birbirine düşüremeyecekler. Düşüremiyorlar da zaten. Halkımızın sağduyusu yüksektir. Bizim milliyetçilik anlayışımız kafatası milliyetçiliği değildir. Bizim milliyetçilik anlayışımız vatanseverliktir, yurtseverliktir. Kim kime diyebilir ki, ‘Ben senin milliyetçilik anlayışını ayaklarımın altına alıyorum?’ Kimsin sen Allah aşkına, bu ülkenin yurtseverlik anlayışını ayaklar altına alıyorsun? Sandığa giderken ‘Ben her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldım’ diyen adamı unutmayın. Bunu söyleyen kişiyi unutmayın.

ERDOĞAN’DAN 2 ÖZÜR BEKLİYORUM

BDP’nin Karadeniz gezisi sırasında Sinop’ta çıkan olaylar nedeniyle, Samsun’da eşinin kanser tedavisi için bulunan CHP’li Belediye Başkanı suçlandı. BDP heyeti daha sonra özür diledi. Benzer eleştirileri Başbakan Erdoğan da partisinin grup toplantısında dile getirdi. Aynı özrü Recep Tayyip Erdoğan’dan da bekliyorum. CHP’den özür dileyeceksin. Başbakan Erdoğan’dan 2 özür alacağım var. İkincisi de şu: Yine ayaklarının karadan kesildiği bir günde, uçakta gazetecilere açıklama yapıyor. ‘CHP’li belediyeler ihale yapıyorlar, yaptıkları ihaleyle PKK’yla para aktarıyorlar.’ ‘Sen Başbakan’sın, hangi CHP belediyesi bunu yaptıysa ortaya çıkar, çıkarmazsan namertsin’ demiştim. Çıkaramadı. Başbakan Erdoğan iftira atıyor. 2 özür alacağım var. Çıkacak bu milletten özür dileyecek. Bizim belediye başkanlarımız halka hizmet eder. Eksiği, kusuru, yanlışı olabilir, ama bizim belediye başkanlarımız hesap vermekten korkmaz, her kuruşun hesabını herkese verir. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız üzerinde sistemli baskılar var. Sanıyorlar ki, bunlardan korkacağız. Korksaydık siyasete girmezdik zaten.”

‘KULLANIN, DELİĞE SÜPÜRMEYİN’ DİYORLAR

Kılıçdaroğlu, Kaş’ın Kınık beldesinde de eleştirilerini sürdürdü, Mardin’deki sözlerini hatırlatarak, “E git Rize’de söyle bakalım Rizeliler sana ne söyleyecek?” diye sordu. Kınık’taki konuşmasına, ezan nedeniyle bir süre ara veren Kılıçdaroğlu, bu sırada vatandaşlardan birinin “Ezana da zam yapar bunlar” diye seslenmesi üzerine, bu sözü meydandaki diğer kişilerin duyması için tekrarladı. Kılıçdaroğlu, ezanın sona ermesinin ardından, devam ettiği konuşmasında, Başbakan Erdoğan için dış güçlere “Kullanın, deliğe süpürmeyin” denildiği ddialarını hatırlatarak, sözlerini şöyle tamamladı: “Ne Atatürk, ne İnönü, ne Ecevit, ne Demirel, ne Özal. Hiçbirisi için ‘Kullanın, deliğe süpürmeyin’ denilmemiştir. İlk kez bir başbakan için ‘Kullanın, deliğe süpürmeyin’ diyorlar. Size söylüyorum: Böyle bir kişiyi başbakan olarak görmek istiyorsanız oyunuzu verin. Hayır, ‘Bize onurlu bir başbakan lazım, kimsenin önünde eğilmeyen bir başbakan lazım, biz ülkede onurlu, kardeşçe, huzurca yaşamak istiyoruz’ diye düşünüyorsanız, o zaman sandığa giderken düşüneceğiz.”