Kemalistler hangi yüzle Elmalılı Hamdi'yi anıyor?
CHP dindar-muhafazakar seçmene şirin görünmeye çalışırken yüzsüzlükte sınır tanımıyor!
İyi Partili Elmalı Belediyesi İstanbul Kongre Merkezi'nde Elmalı Hamdi Yazır paneli düzenlerken programda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da bir konuşma yaptı. Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra programa CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da katıldı.
Peki CHP hangi yüzle Elmalılı Hamdi'yi anıyor? Elmalılı İstiklal mahkemelerinde idamla yargılanıp beraat ettikten sonra tek parti döneminde 1942'deki vefatına kadar inzivaya çekilmek zorunda kalan ve bu süre zarfında göz hapsinde tutulan bir alim neticede! Belki İskilipli Atıf ya da birçok alim gibi dar ağacına götürülmese de o devirdeki yine diğer birçok alim/kanaat önderi gibi Kemalist rejimin gadrine uğramış bir isim.
Tabii akla o dönem Meclis tarafından Türkçe tefsir yazılması kararının alınıp bu işin Diyanete tevdi edilmesi, Diyanet'in de tefsir yazma görevini Elmalılı Hamdi'ye vermesiyle birlikte "Hak Dini Kur'an Dili" gibi yetkin bir tefsirinin yazılması nasıl mümkün oldu sorusu geliyor. Öyle ya cüppelisi, cüppesisizi, ilahiyatçısı vesaire Kemalistlere selam çakma derdindeki birçokları bunu Mustafa Kemal'in dine büyük hizmeti şeklinde pazarlar. Oysa konuyla ilgili yapılmış ciddi çalışmalara bakılacak olursa ortaya çıkan neticenin meal, tefsir ve Sahih-i Buhari tercümesi hazırlatılmasındaki gayelerle çok da örtüşmedigi görülür. Zira tefsir, meal ve Sahih-i Buhari tercümesi işlerinin rejim tarafından takip edilmelerine rağmen Elmalılı Hamdi, Mehmet Akif ve Babanzade Ahmet Naim gibi ehil isimlere verilmesi dönemin Diyanet İşleri Reisi Ahmet Hamdi Akseki'nin kişisel çabaları sayesinde olmuştur.
Bir de program için hazırlanan afişlerde Elmalılı'nın yanına Mustafa Kemal'in resminin de konulması var ki tam bir fars örneği! Kemalistlerin her tarihi olayı/kişiyi söze konu ederken muhakkak Mustafa Kemal'i de araya sıkıştırmalarına alışkınız. Ancak Elmalılı Hamdi'yi anma programında da bunu yapmaları kendilerini iyice komik duruma düşürmüş.
Ne de olsa "utanmadıktan sonra dilediğini yap" denmiş!
HABERE YORUM KAT
Elmalılıyı anmaları çokda haksız sayılmaz. Abdülhamit in halli fetvasının verilmesinde dahli olduğu söyleniyor.
Yanıtla (0) (0)Darül Fetva Emini Nuri Efendi 2. Abdülhamid in hal fetvasını vermeye yanaşmayınca Elmalı Hamdi kalemi eline alıyor ve bir kağıda fetvanın taslağını yazıyor sonra ikna edilen Nuri Efendi malum fetvayı yazıyor...
Ve fetvayı eline geçiren İT çiler Abdülhamid i tahttan indiriyorlar. Gerisi malum.
1925? lerde İrticacılara destek olduğu suçuyla Ankara'ya ifade vermeye çağrılan Elmalılı 1-2 ay sonra suçsuz bulunarak İstanbul'a geri döner..
"insanlarin bazilari alcak gönüllüdür, bazilarida alcakliga gönüllüdür.. bu bile bir seviye belirtirki ben bunu demem sizler cukursunuz cukur".. der merhum NFK ...buradakilerden biri haric merhum Ellmalinin tefsirinden bir yaprak olsun okuduklarini sanmiyorum.. atalaridan aldiklari gelenek din dusmanligi ve istirmacilik degilmidir ? ve yüz yildir yaptiklarida bu drgilmidir? veyl olsun evet utanma olmadikdan sonra insan nedirki?
Yanıtla (0) (0)evet insani insan eden en büyük haslet utanmak ve ar duygusudur.. Gunah islemeye müsade isteyen birine verdigi cevapdir bu sevgili Nebi (s) nin.. Devamida var bu rivayetin ama özü budur.. Utanmiyorsan diledigini yap" kim yada hangi varliklar utanmiyorsa bu gibilerde o sinifa gireler haliyle.. Bu sistemin basdan beride yaptigi is insanin ar damarini catlatma ya calismasidir.. KK ve digerleri ayni gözede bulusmuslar..: KK ve kaftancioglunun böyle bir panelde ne isi var anlamak zor.. KK beyin ahlak yapisinin tam karsisinda olan Elmalinin herhangi bir sözünden ibret alsaydi bu kadar yalanci taciz ve tacavüzlerini gizlemelerine, Iftira ve hakaretlerine izin veren birimiydi Elmalili hoca.. Tam bir istismardirki buda büyük bir günahtir. KK beyimize anlatamadik bir türlü. ve böylecede ölüp gidecek görünüyor....
Yanıtla (0) (0)Sondaki cümle bir hadis ve hadisin sonunda"denmiş"yazılması uygun olmadı.
Yanıtla (0) (0)Muhterem cemil yarar kırbaşoğlu mutlak muhalif değildir, mutlak muhalifin ne işi ver kılıçtaroğlu, kaptancıoğlunun yanında, o sadece türkiyede ezilen hor görülen yani mustezaf müslümanlara muhaliftir.o soyadları oğluyla bitenleri çok sever.
Yanıtla (0) (0)En fazla bu toplantıya ilahiyatçı hayrı kırbaşoğlu yakışmıştır.bir ara bir kitabını alıp okumuştum.yakında yaşar nuri öztürk gibi chp den milletvekili olursa hiç şaşmamak lazım.canan kaftancıoğluna çok yakışıyor.
Yanıtla (0) (0)İlk amaçları meal benzeri bir türkçe kuran oluşturmaktı. manayı elmalılıya şiirselliği mehmet akif'e yüklemişlerdi. biri redd etti. diğeri Kuranı güzelce açıkladı. bu şekilde islam, kuran düşmanları isteklerine nail olmadılar.
Yanıtla (0) (0)Hayri Kırbaşoğlu kendini mutlak muhalif olarak konumlandırmış durumda. Benim merak ettiğim husus şu: Eğer Ak Parti öğrencisi Mehmet Görmez'i Diyanet İşleri Başkanı yapmasaydı, onun yerine Kırbaşoğlu'nu yapsaydı her platformda ve her konuda muhaliflik yapar mıydı?
Yanıtla (0) (0)İşte bunların zihin dünyası bu kadar
Yanıtla (0) (0)Kırbaşoğlu yine şaşırtmadı. İslâm düşmanlarıyla aynı fotoğraf karesine girmediği yer yok.
Yanıtla (0) (0)Bu ülkede resmi ideolojinin ve kişi kültünün tahakkümü yanında beyaz Türklerin her alanda tezahür etmeleri / sahneye çıkamları ve " biz bu ülkenin sahipleriyiz tarihe , kültüre, inanç sistematiğine bizler damga vururuz" mukabilinde gövde gösterisinde bulunmalarını nasip okumamız lazım ?
Yanıtla (0) (0)Bu eylemsel zulüm ve istibdat 100 senedir artan şiddetiyle devam ediyor maalesef .. Ve müslümanlar sadece seyirci olarak kalıyor / zorunda bırakılıyor ..
ülkede hangi siyasi partinin iktidarda olmasının ne önemi var neler değişiyor / hangi argümanlar dönüştürülerek sunulabiliyor ?
Bu bağlamda,
CHP nın yüzsüzlüğü, pişkin tavırları, tarihe göz atmadan ezbere dayanan bu türden hamleleri, müslüman mahallesinde salyangoz satma eylemlerini ne şekilde değerlendirmek lazım ?
Bu da ayrı bir tez konusu ..