Türkiye’nin büyük girişimiyle sağlanan İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’ne saldırılarını yoğunlaştıran Esed ordusu şimdi de bölgeye sığınan 4 milyona yakın sivilin neredeyse tek geçim kaynağı olan tarlaları yakıyor.

Katil Esed’in tarlaları yakarak İdlib halkını açlığa ve ölüme terk etme girişimini manşet düzeyinde gündem edinen Karar gazetesinin konuyla alakalı haberinde şunlar kaydedildi:

Şehirleri varil bombalarıyla yerle bir eden Esed güçleri tam ürünün toplanacağı hasat mevsiminde tarlaları hedef almaya başladı. Yerel kaynaklar özellikle helikopterler ve topçu atışlarıyla hedef alınan ekili alanlarda büyük yangınların çıktığını duyuruyor. Şu ana kadar onbinlerce hektar tarla küle dönmüş durumda. İdlib’in neredeyse tek ekonomik geçim kaynağı olan tarımsal üretim böyle giderse krize bile girebilir. Bu da bölgede büyük bir kıtlığı tetikleyebilir. Krizin büyüklüğü BM’yi de harekete geçirdi. Birleşmiş Milletler (BM), Suriye’de İdlib ve Hama’nın kuzeyinde hayati öneme sahip binlerce dönümlük ekili tarım arazisinin yakıldığını bildirdi.

Dünya Gıda Programı (WFP) Sözcüsü Herve Verhoosel, BM Cenevre Ofisi’nde düzenlenen basın toplantısında “İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi” sınırları içerisindeki son şiddet olaylarında düzinelerce sivilin yaşamını yitirdiğini söyledi. Bölgeye yönelik saldırılardan dolayı 300 bin kişinin yerinden edildiğini aktaran Verhoosel, siviller için hayati öneme sahip binlerce dönümlük buğday ve diğer ekili alanların da ateşe verildiğini belirtti. Sözcü Verhoosel “Arpa, buğday ve sebze gibi mahsuller yok edildi. Tarım alanlarının ve tarım sektörünün tahrip edilmesi kabul edilemez” değerlendirmesinde bulundu. Verhoosel, yakılan arazilerin uydu görüntülerinden tespit edildiğini dile getirerek, kaç dönüm arazinin yandığını ise tam olarak belirleyemediklerini kaydetti.      

Ekili tarım arazilerinin kim tarafından ateşe verildiğini de açıklamayan Verhoosel, bununla ilgili Beşşar Esed rejimi ve muhaliflerin birbirini suçladığını aktardı. Bölgedeki çatışmalardan dolayı çiftçilerin hasat mevsimi boyunca tarlalarına gidemediklerine ve ürünlerine ulaşamadıklarına işaret eden Verhoosel, sivil halkın rehin alınmasının ve halkın gıda ihtiyacının bir savaş silahı olarak kullanılmasının kabul edilemeyeceğini vurguladı. Verhoosel, yerinden edilen yüz binlerce kişinin kamplara sığmadığını ve kendilerine barınak aradığını hatırlatarak, WFP’nin yeni yerinden edilmiş 200 bin insana hazır yemek paketleri dağıttığını ifade etti.      

Suriye’de Esed rejimi, ‘İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’ sınırları içerisinde ele geçirdiği yerleşimlerde ekili tarım arazilerini yağmalayarak ve yakarak çiftçilerin emeklerini yok ediyor. Suriye ordusu ile İran destekli yabancı terörist grupların oluşturduğu rejim güçleri, Hama’nın kuzey ve batı kırsalları ile İdlib’in güney kırsalında ekili tarlaları bombalayarak çiftçilerin mahsul almasını engelliyor ve dolayısıyla binlerce sivilin aç kalmasına yol açıyor. Saldırılar yüzünden ekili araziler büyük oranda zarar görürken, bazı mahsuller yangın sonucu küle dönüşüyor.      

Tarla yangınlarının bir diğer adresi ise Suriye’nin kuzeyinde SDG’nin kontrolündeki bölge. Burada da uzun süredir büyük yangınlar gözleniyor. Kaynaklar bu yangınların da arkasında IŞİD ve Şam yönetimi olduğunu belirtiyor.

BAYRAMDA KATLİAM

İdlib’e yönelik saldırılarına Ramazan bayramında da devam eden Şam yönetiminin bayramın ikinci gününde İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’ndeki yerleşimlere yoğun hava saldırıları düzenlemesi sonucu 5 sivil hayatını kaybetti. Rusya’nın da desteğini arkasına alan Şam yönetimine bağlı ordu güçlerinin 25 Nisan’dan bu yana yaptıkları saldırılarda şu ana kadar ölenlerin sayısının 500’ü bulduğu bildiriliyor. Saldırılardan kaçarak Türkiye sınırına yakın bölgelere sığınanların sayısı da 300 bini geçmiş durumda.