Ahmet Varol / Yeni Akit

Havadan gıda paketi, arkadan silah

Siyonist işgal rejiminin vahşi saldırıları ve ablukaları ile harabeye çevrilen Gazze Şeridi’nde insani yardım faaliyetleri yürüten 25 sivil toplum kuruluşu Uluslararası Af Örgütü öncülüğünde, 12 Mart Salı günü yayınladıkları ortak bildiride, ABD, İngiltere ve Fransa başta olmak üzere Gazze’ye güya havadan paraşütlerle gıda paketleri atan ülkelerin birçoğunun aynı zamanda siyonist işgal rejimine silah verdiklerine dikkat çektiler. 

Ancak önemli bir fark var, sözde gıda yardımları küçük paketlerle havadan paraşütlerle atılırken, silahlar savaş gemileriyle ve büyük konteynırlarla gönderiliyor. Siyonist katillere Gazze’deki mağdur ve mazlum insanları öldürmeleri için gemi gemi silah gönderen, üstelik o katillerin Gazze halkına yönelik aç bırakma politikasına tam destek veren emperyalist güçler güya, siyonist katillerin kıskaca aldığı çocukların yaşaması için havadan gıda paketleri atıyor. 

Atılan paketlerin bazılarının mekanizmalarının açılmaması sebebiyle hayatlarını kurtarmak için sürekli bir arayış içinde olan insanların ölümüne yol açması; bunun yanı sıra siyonist katillerin yardım tedarik etmek için toplanan insanlara saldırarak onları katletmesi karşısında sürekli susmayı tercih etmeleri ise işin bir başka düşündürücü yanı. 

Gazze’deki Hükümet İletişim Ofisi’nin yine aynı gün yani 12 Mart’ta yaptığı bir açıklamada işgal güçlerinin Gazze Şeridi’nin kuzey kesiminde yardım bekleyen insanlara yönelik saldırılarında söz konusu tarihe kadar 400 insanı katlettikleri en az 1300 insanı da yaraladıkları dile getirildi. Evet, bunlar siyonist katillerin sadece yardım bekleyenlere yönelik saldırılarında öldürülen ve yaralanan insanların sayısı. Yardım almak için gittikleri sırada öldürülen ve yaralanan insanlara yönelik saldırılarda kullanılan silahlar ise ABD, İngiltere, Fransa başta olmak üzere işgalci siyonistlere destek veren küresel emperyalist güçler tarafından gönderildi. Bir yandan havadan güya gıda paketleri atarken diğer yandan bu paketleri alabilmek için koşanları arkadan vurmaları için siyonist katillere silah gönderiyorlar. Onlar sadece Gazze halkıyla değil insanlıkla alay ediyor. Gazze halkı perişan durumda ve hayatını kurtarmak için bir şeyler yapmak zorunda. Ama “ben insanım” diyen hiç kimsenin insanlıkla ve insani değerlerle böylesine alay edilmesine sessiz kalmaması gerekir. 

Gazze’de insani yardım faaliyetleri yürüten sivil toplum kuruluşları, siyonist katillere silah verirken aç insanlara havadan gıda paketleri atanların aslında insani duyarlılıkla değil kamuoyunu yanıltma amaçlı siyasi sebeplerle bunu yaptıklarına dikkat çektiler. Siyonist işgal rejiminin işlediği vahşet suçunun önlenmesi için üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmemelerinin, onun da ötesinde bu suçun işlenmesine doğrudan katkıda bulunmalarının üstünü örtmek amacıyla böyle bir yöntemden yararlanmak istediklerini vurgularken, denizden güya yardım koridoru açma planını gündeme getirmelerinin amacının da aynı olduğunu dile getirdiler. 

Açıklamada Gazze’de sıkıştırılan 2 milyon 300 bin insanın hayatlarının kurtarılması için şu an en uygun yolun karayolu olduğuna dikkat çekilirken beş kamyonluk bir konvoyun 100 tonluk hayat kurtarıcı yardım malzemesi götürmesinin mümkün olmasına rağmen havadan yardım atma işlemlerinin her birinde atılan yardım miktarının sadece birkaç tondan ibaret olduğuna dikkat çekildi. 

Üstelik havadan yardım atılması masraflı bir yöntemdir. Küresel emperyalist güçlerin eğer ki gerçekten Gazze’de mağdur durumdaki insanların hayatlarını kurtarma gibi bir amaçları olsaydı siyonist katillerin karadan yardım ulaştırılmasının önündeki engelleri kaldırması için ona baskı yapmaları mümkündü ve onların baskıları karşısında işgal rejiminin direnebileceğini sanmıyoruz. Böyle bir yönteme başvurulmasının amacının Gazze’deki insanların hayatlarını değil siyonist katillere ambarlar dolusu silah gönderen emperyalist güçlerin siyasi liderlerinin ve yönetimlerinin prestijini kurtarmak olduğu çok açıktır.