Kahramanmaraş’ta 28 Şubat Mağdurları İçin Özgürlük Eylemi Yapıldı
Kahramanmaraş Platformu ve Ak Parti İl teşkilatı, 28 Şubat’ta yaşanılan zulümlere karşı dikkat çekmek ve hala içeride dönemin darbecileri tarafından tutuklu bulunan mağdurlar için basın açıklaması gerçekleştirdi.
Basın açıklaması öncesinde Özgür-Der temsilcisi Celal Kurşun o dönemde yaşatılan haksızlıklara değindi. Kurşun konuşmasına şöyle devam etti: “ Kahramanmaraş olarak başörtüsüne saldıran Fransız askerine karşı nasıl büyük bir direnişi başlatmışsak, Sütçü İmam’ın, Rıdvan Hoca’nın ve Arslan Bey’in torunları olarak da bu ve benzeri zulümler karşında meydanları boş bırakmayacağız. Onlar bin yıl sürecek dediler yaptıkları darbe için. Fakat on yıl içinde tepetaklak oldular. Bin yıl sürecek bir dava varsa o da bu zulmü ve tüm darbelere karşı duruşumuzu nesilden nesile aktarmak olacaktır. Hala devam etmekte olan 28 Şubat davalarında henüz sona gelinmiş değil. Fakat kapatılan DGM’lerde görev olan darbecilerin mahareti! olarak 21 yıldır cezaevinde tutulan 600 civarında mağdur var. Artık bu zulüm bitsin ve bu mağdurlar serbest bırakılsın. Buradan yetkililere sesleniyoruz; yirmi bir yıldır babasına, annesine, yavrularına kavuşmayı bekleyen, yargısız infazlar sonucunda ceza evine konulan mağdurlar için artık adalet ve özgürlük vakti daha fazla ertelenmemelidir.”
Daha sonra Ak Parti il başkanı Ömer Oruç Bilal Debgici ve Kahramanmaraş Platformu dönem sözcüsü Yusuf Bülbül basın açıklamalarını okudular. Ayrıca Doğu Guta’da yaşanılan katliamlarda dile getirilerek, bölgede yaşanan katliamların durdurulması ve insani yardım koridorunun açılması için Türkiye ve dünya kamuoyuna harekete geçme çağırısı yapıldı. Zalimler, katiller, darbeler ve darbeciler şiddetle ve nefretle lanetlendi.
Program sonrası kent meydanında 28 Şubat gazete manşetlerinden oluşan bir sergi gezildi. İlginin büyük olduğu sergi o dönemdeki kokuşmuş zihniyeti tüm gerçekliği ile ortaya koymuştur.
Basın açıklamasının metni:
BU SON 28 ŞUBAT OLSUN
Bugün 28 Şubat, Türkiye’nin üzerine karabasan gibi çöken o alçak darbenin yıldönümündeyiz. Siyasi tarihimize kara bir leke olarak yazılan 28 Şubat darbesinin üzerinden tam 21 yıl geçti.
Bugün daha iyi anlıyoruz ki, 28 Şubat, aslında küresel güçlerin Türkiye'de FETÖ'yü daha etkin kılma projesidir. 28 Şubat’ta FETÖ, irtica adı altında dindar subayları tasfiye edip Fetöcü çeteyi orduya yerleştirmiş, 15 Temmuz’a gelen süreçte en stratejik hamlesini yapmıştır. Bu sebeple 17-25 Aralık ve 15 Temmuz aslında 28 Şubat’ın devamıdır.
28 Şubat, ordu, apoletli medya, yargı, sivil toplum ve ekonomik çevrelerin birlikte gerçekleştirdiği yarı askeri, yarı sivil bir darbedir. 28 Şubat’la birlikte eğitimden ekonomiye, yargıdan medyaya, sivil toplumdan orduya her alan, küresel aklın çıkarları çerçevesinde yeniden dizayn edilmiştir. Başörtülü kardeşlerimize öğrenim hakkı engellenmiş, yaş sınırlandırılması ile Kur’an kurslarının kapısına kilit vurulmuş. katsayı ile bu İHL’lerinin önü kesilmiştir. Kısaca 28 Şubat’ta dindarlara karşı topyekûn bir mücadele başlatılmıştır.
6 milyon insanın fişlendiği 28 Şubat sürecinde, bankalardan 46 milyar dolar hortumlandı ve kartel medyasına 428 milyon dolar aktarıldı. Kılık kıyafet nedeniyle 33 bin 272 soruşturma açıldı. 1635 Türk Silahlı Kuvvetler personeli irtica suçlamasıyla ihraç edildi Darbecilerin ilk işi D/8 girişimini engellemek ve faizci yağma sistemini ortadan kaldıran havuz sistemini iptal etmek olmuştur.
Milyonlarca mağdur, yüz milyarlarca dolarlık vurgun, FETÖ gibi bir yapının palazlanması ve cezaevlerine gönderilen binlerce masum insanın oluşturduğu bu ağır tabloya rağmen, Millet iradesine sahip çıkarak, 28 Şubat’ın sebep olduğu enkazı ortadan kaldırmış, ülkenin ve toplumun yaralarını sarmış, siyaseti yeniden milletin değerlerine göre ve daha güçlü olarak inşa etmiş, dahası 27 Nisan ve sonrasında 15 Temmuz’daki onurlu duruşuyla yerel ve küresel vesayete meydan okumuştur.
Gelinen noktada askeri kanadı yargılanan 28 Şubatçılar mahkemelerde hesap verme noktasındadır. Ancak 28 Şubat’ın sivil kanadı da mutlaka yargılanmalı ve hesap vermelidir. Milletin tepesine çöreklenmiş vesayetin bir daha hortlamaması, 28 Şubatların, 15 Temmuzların bir daha yaşanmaması için darbecilerle bütün yönleriyle hesaplaşılmalıdır.
28 Şubat darbe davasında karar aşamasına gelinmiş olması sevindiricidir. Ancak brifingli yargıçlar üzerinden, uyduruk dosyalarla, uydurma delillerle hayatları karartılan ve hala cezaevlerinde tutulan 600’e yakın 28 Şubat mağduru var. Sicilleri ve memuriyetleri ile oynanan ve hala görevine dönemeyen 28 Şubat mağdurları var.
28 Şubat’ın izlerinin tamamen ortadan kalkması ve mağdurlarının gözünde de sona ermesi için brifingli yargıçlar eliyle verilen 28 Şubat yargı kararları iptal edilmeli veuzun yıllardır cezaevlerinde haksız ve hukuksuz olarak hapsedilen insanlar özgürlüğüne kavuşturulmalı ve her ne şekilde olursa olsun o süreçte mağdur edilmiş herkesin mağduriyetleri giderilerek tazmin edilmelidir.
28 Şubat darbecilerinin en ağır cezalara çarptırılmaları, bütün milletin olduğu gibi bizlerin de en büyük beklentisidir. Her zaman mazlumun ve mağdurun yanında olan Cumhurbaşkanımızın, 28 Şubat mağdurlarının da umudu olduğunu biliyoruz.
Bizler K.Maraşlı sivil toplum kuruluşları olarak, 28 Şubat darbesini ve darbecileri lanetlediğimiz gibi Doğu Guta’da yaşanan katliamları da şiddetle ve nefretle lanetliyoruz.
400 binden fazla insanın yaşadığı Doğu Guta'da, bir haftadan beri yapılan saldırılarda 190’ı çocuk olmak üzere 420 kişi katledildi. Esed rejimi ve Rus askerlerinin uçaklarla, füzelerle, varil bombalarıyla, kimyasal silahlarla, misket bombalarıyla bombaladıkları Doğu Guta'nın yüzde 80'i tamamen harap olmuş, yüzde 20'sinde ise yaşam şartları çok ağırlaşmıştır. Son bir haftadaki bombalamalar nedeniyle insanlar hayatlarını sığınaklarda devam ettirmek zorunda kalmaktadır. Abluka nedeniyle sığınaklardaki insanlara 1 haftadır temel ihtiyaç malzemeleri dahi ulaştırılamıyor. Bölgede yaşanan katliamların durdurulması ve insani yardım koridorunun açılması için Türkiye ve dünya kamuoyunu harekete geçmeye çağırıyor, mazlumlara sahip çıkmaya davet ediyor, zalimleri, katilleri, darbeleri ve darbecileri şiddetle ve nefretle lanetliyoruz.
Kahramanmaraş Platformu Dönem Sözcüsü
Av. M. Yusuf Bülbül
Foto: Yusuf ŞAKAR
HABERE YORUM KAT