İzmir Uluslararası Misafir Öğrenci Derneği’nin (İzmir UOD) çağrısıyla bir araya gelen Müslümanlar, 22.2.2022 Salı günü Çiğli Müftülüğü Hoca Ahmed Yesevi Camisi’nde ikindi namazının kılınmasının ardından Hindistan’daki Müslüman kardeşlerimizin yalnız bırakılmaması çağrısında bulundu.

“28 Şubat Türkiye’de öldü, Hindistan’da hortladı!” pankartıyla “Hindistan’daki zulme dur!” demek için toplanan insan haklarına duyarlı kitle, Hindistan’da uygulanan başörtüsü yasağını bir basın açıklamasıyla protesto etti. ‘’Hindistan’da Hicab Yasağına Hayır!’’ ‘’Başörtüye Uzanan Eller Kırılsın!’’ ‘’Hicaba Uzanan Eller Kırılsın!” ‘’Irkçı Modi Hindistan’ın Utancı!’’ ‘’Özgürlük Düşmanı Zalim Modi!’’ vb. sloganların atıldığı, tekbirlerin getirildiği eylemde basın açıklamasını İKÇÜ öğrencilerinden Ergün Özkan okudu. Ardından Doç. Dr. Murat Kayacan Hindistan’daki Müslümanlar için dua etti.

Basın açıklamasının tam metni:

HİNDİSTAN'DAKİ BAŞÖRTÜSÜ ZULMÜNE DUR DE!

Son günlerde Hindistan'ın Karnataka eyaletinde üniversitelerine giden başörtülü öğrencilerin üniversiteye alınmadığı haberlerini takip etmekteyiz. Bu yasağın ve baskıların bir an önce sona erdirilmesi gerekirken git gide arttığına  şahit olmaktayız. Yaşanan bu ilkel durum yetmezmiş gibi bir de başörtülü Müslüman kızlar Hintli çeteler tarafından hedef alınmaktadır. Tüm bu hadiselerden anlaşıldığı üzere birileri Hindistan'da âdeta bir 28 Şubat hayali kurmakta, Türkiye'nin o günlerine özlem duymaktadır. Türkiye'de 28 Şubat sona ermiştir ama Hindistan'da hortlamıştır. Söz konusu yasakçı tutum Türkiye’ye bir hayır getirmemiştir, Hindistan’a mı getirecek?! Bu yasak, aynı zamanda Hindistan toplumunun birlikte yaşama kültürü için büyük bir saldırı ve apaçık bir tehdittir.

Dünyanın neresinde olursa olsun, ırk, renk, dil fark etmeksizin her bireyin, inancını özgür bir şekilde yaşama hakkı vardır. Bu hak hiç bir şekilde engellenemez ve baskılanamaz. Bizler de bu vesileyle İKÇÜ'lü öğrenciler olarak bizlerden çok uzaklarda olmalarına rağmen Hindistan'daki Müslüman kardeşlerimizin yaşadıkları baskı ve çektikleri sıkıntıları derinden hissediyor, bu haklı mücadelerinde yanlarında olduğumuzu ifade ediyoruz. İnanıyoruz ki Müslümanlar birbirlerini sevmede ve birbirlerini korumakta bir bedenin azaları gibidir. Birinin yaşadığı sıkıntıyı diğeri de en içten bir şekilde hissetmektedir. Rabbimizden Hindistan'daki ve diğer İslam coğrafyalarındaki baskı ve zulüm gören kardeşlerimiz için sabır ve azim diliyor ve diyoruz ki:

“Ey Kafirler! Yenileceksiniz ve cehenneme sürüleceksiniz!”(Âl-i İmran 3/12)

Neden hep Müslüman kadınlara dokunuluyor? Neden hep Müslüman kadının örtüsü sorgulanıyor? Kadına yönelik şiddeti sürekli gündemde tutanlar, söz konusu Müslüman kadının inancı gereği örtünmesi olunca suspus oluyor.Bu tamamen İslam düşmanlığı üzerinden uygulanan ve hiçbir hukuki temeli olmayan bir yasaktır. Başörtüsü aleyhine birtakım mahkeme kararları çıkarılabilir; ancak bunlar hukuki değildir. İslam'ın farzlarının yaşanması kanunla, mahkeme kararlarıyla engellenemez.

Hindistan’ın Karnataka eyaletinde ocak ayının 17'sinde 19 ve 21 yaşında 2 Müslüman genç linç edildi. Bunlardan birisi öldü, diğeri ağır yaralandı. Buna benzer olaylar Hindistan'ın birçok eyaletinde artmış durumda. Bunun öncelikli sorumlusu Hindistan Başbakanı Narendra Modi'dir. Modi, Hindu milliyetçileri sürekli olarak kışkırtmaktadır. Hindistan'ın asıl sahibi olan Müslümanlar hedef alınmaktadır. Bugün telin ettiğimiz Hindistan'daki başörtüsü yasağı aslında İslam düşmanlarının tüm dünyada Müslümanlara yönelik dayatmaların bir sembolüdür. Ne hikmettir ki birbirine neredeyse düşman olan Hindistan ve Çin, Müslüman azınlıklara yönelik müthiş bir zulüm uygulamakta aynı tavrı sergilemektedir. Yani küfür tek millettir.

Sri Lanka'da, Myanmar'da Müslümanlara baskı uygulanıyor, aynı zamanda Fransa gibi güya insan hakları savunuculuğu yapan ülkelerde de başörtüsü yasağı gündemde. Başörtüsü,âdeta emperyalistlerin İslam ümmetine dönük hedefi haline gelmiş durumda. Hindu milliyetçiliği yapanlar, öncelikle Müslümanları hedef almakla beraber kendilerine benzemeyen herkese düşmanlık yapıyor. Karnataka eyaletinde başlayan yasak, Hindu faşistlerinin teşvikiyle diğer eyaletlere de yayılacaktır. Eğer Müslümanlar, insan hakları örgütleri ve uluslararası toplum bu zulme karşı çıkmazsa Hindu milliyetçiliği zulmünü adım adım yaygınlaştıracaktır.

Hindistan'da son yıllarda giderek artan Hindu milliyetçiliği Müslümanlara yönelik zulümlerin, baskılama çabalarının, bir şekilde Müslümanlara Hindistan'ı dar etme gayretlerinin aslında en somut tezahürüdür. Hindistan topraklarında 200 milyondan fazla Müslüman, Hindu milliyetçiliğinin baskısı altında âdeta yabancı muamelesi görmeye başladı. Müslümanlara dönük saldırılar, eziyetler, aşağılamalar sınırsız bir şekilde devam ediyor.

Biz Türkiyeli Müslümanlar olarak diyoruz ki Hindistan’daki bu İslâm düşmanlığı Müslümanlar için ilk değil son da olmayacak. 28 Şubat zulmünü yaşayan, bilen kimseler olarak Modi yönetimine zulümle abad olamayacaklarını hatırlatırız. Biliniz ki Hindistan’daki Müslümanlar yalnız değildir! Onların yanındayız ve onlara yapılmış bu zulüm bize yapılmış demektir.

Hindu faşistlerin aynen 28 Şubat despotları ve diğer yasakçılar gibi başörtüsünü eğitim alanında eşitlik ve disiplini çiğneyen bir unsur olarak tanımlamaları, tipik bir tektipleştirme çabasıdır. Çin’den Fransa’ya, Myanmar’dan Hindistan’a zalimlerin dayattıkları başörtüsü yasağının özünde İslam ümmetinin kendi kimliğiyle var olma hakkını inkâr etmeye dönük bir zulüm vardır. Hindu yöneticilerin Müslüman öğrencilere Karnataka eyaletinde yüksek mahkeme kararını beklemeleri gerektiğini söyledi. Bu mahkeme kararı, biz Müslümanlar açısından bir değer ifade etmez. İnancımız ve kimliğimizle ilgili hususlarda mahkeme kararlarını değil Rabbimizin buyruklarını esas alırz biz. İslam ümmetinin Hindistan’daki kardeşlerine sahip çıkması gerekir.

İzmir’deki Müslümanlar olarak Türkiye’den Hindistanlı kardeşlerimize sesleniyoruz. Biliniz ki Allah’ın yardımı yakındır. Yine biliniz ki: “İnanıyorsak eğer bizimdir zafer!”

Dua

Senden bağışlanma diliyoruz, affet bizi ya rabbi!

“Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalplerimizi saptırma, bize katından rahmet ver.

“Rabbimiz! Günahlarımızı ve aşırılıklarımızı bağışla ve bizi ayakları yere sağlam basanlardan eyle. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.”

Rabbimiz! Hindistan’daki Müslümanlara taşıyamayacağı şeyleri yükleme!

Onları İslâm’ın ve Kur’an’ın yolundan ayırma! Kur’an’ı; kalplerinin gıdası, ruhlarının şifası, maddî ve manevî dertlerinin devası eyle!

Allah’ım Sen Hindistan’daki Müslüman kardeşlerimize hakkı hak olarak göster ve ona uymalarını nasip eyle. Batılı da batıl olarak göster ve ondan kaçınmalarını nasip eyle!

Oradaki kardeşlerimizi nimetlerine şükreden, takdirine rıza gösteren, belâ ve musibetlere sabreden, korktuklarından emin, umduklarına nâil olan bahtiyar kullarından eyle!

Rabbimiz!

Hindistan’daki Müslüman kardeşlerimizin gönüllerini Kur’an’ın nuru ile tenvir eyle.

Sen onları Peygamber Efendimize lâyık ümmet eyle, yolunda ve sünnetinde daim ve kaim eyle. Onun ahlâkıyla ahlaklarını tezyin eyle, sevgisine lâyık eyle.

Irkçı Hint rejimine karşı direnen oradaki Müslüman kardeşlerimize Mahşer gününde Efendimizin “Hamd Sancağı” altında toplanmayı, Cennet-i Ala’da ona komşu olmayı cümlesine nasip eyle!  Efendimiz asırlar önce biz müminleri “kardeşlerim” diyerek şereflendirmişti. Onun kardeşliğine layık olabilmeyi, bu sorumluluğu hakkıyla taşıyabilmeyi onlara da bizlere de nasip eyle!

Amin! Velhamdülillahi rabbilalemin el fatiha.

İzmir UOD