Muhammed Emin Falay'ın Kur'an tilaveti ile başlayan eylemde öğrenciler adına bildiriyi Ahmet Faruk Altuntaş okudu.

Bildiride Aksa Tufanı'nın 1. yıldönümü vesilesiyle Gazze halkını, Hamas'ı ve Kassam Tugayları'nı selamlayan Altuntaş: "İslam’ın bir avuç evladının dünyanın en dehşetli ve kitlesel silahlarına sahip ordusuna karşı kıyama kalkışının, onları zelil ve rezil edişinin 1. yıldönümü. Ümmetin bütün yiğit evlatlarını, Kassam’ı, Hamas’ı ve Gazze’nin bütün kadın, çocuk, yaşlı ve erkeklerini buradan, İstanbul’dan, Beyazıt’tan selamlıyoruz. Mücadeleniz, mücadelemizdir!"  dedi.

İstanbul Ticaret Üniversitesi & İstanbul Sağlık ve Teknoloji Üniversite öğrencilerinden Gazze eylemi

İZÜ öğrencileri katil İsrail’in katliamlarını kınadı

Gaziantep Üniversitesi’nde Gazze’ye destek eylemi

İbn Haldun Üniversitesi'nde Aksa Tufanı selamlandı

Medeniyet Üniversitesi öğrencileri, Gazze’ye destek için toplandı

Gazze şehitlerinin de anıldığı bildiride:   "Geçtiğimiz bir senede, İsrail bizden nicelerini şehit etti. Ancak bu, ne Gazze’deki kardeşlerimizin, ne de burada olanların, bizlerin, direncini kırmamakta; aksine mücadelemizi büyütme yolunda meşale vazifesi görmektedir. Bizler inanıyoruz ki, mücadelemiz şehitlerimizin kanı ile bereketlenmekte; Rabbimizin lütfu ve inayeti için o şehitlerimiz bizlere yol gösterici olmaktadır!" ifadelerine yer verildi.

Eylem, Muhammed Gündüz'ün okuduğu dua ve sloganlarla sona erdi.

BİLDİRİNİN TAM METNİ

Rahman ve Rahim olan, mustaz’afları yeryüzüne varis kılan ve zalimleri zelil eden Rabbimizin adıyla,

İnsanlık tarihi boyunca zalimler zillet ile, mazlum ve mustazaflar ise izzet ile anılmıştır. İnsanlık tarihi boyunca zulüm ile abad olan tek bir kişi ve yapı olmamıştır. Bizler biliyoruz ki bu Rabbimizin bir sünnetidir ve değişmemiştir. Ve inanıyoruz ki, dün olduğu gibi yarın da zulmedenler zelil olacak, mazlum ve mustaz’aflar yeryüzünün varisi olacaklardır.

Bugün, 7 Ekim 2024. Ümmetin ve yeryüzündeki bütün onurlu direnişçilerin selam durduğu, İslam’ın bir avuç evladının dünyanın en dehşetli ve kitlesel silahlarına sahip ordusuna karşı kıyama kalkışının, onları zelil ve rezil edişinin 1. Yıl dönümü. Ümmetin bütün yiğit evlatlarını, Kassam’ı, Hamas’ı ve Gazze’nin bütün kadın, çocuk, yaşlı ve erkeklerini buradan, İstanbul’dan, Beyazıt’tan selamlıyoruz. Mücadeleniz, mücadelemizdir!

Bugün 7 Ekim. İsrail’in yaklaşık 17000’i çocuk, toplam 41000 insanın üzerine bombalar yağdırmaya başlamasının ardından tam 1 yıl geçti. Yaklaşık 100000 insan yaralandı, 10000’den fazla insan ise kayıp. Ancak hala, Gazze’nin direnen halkını ve HAMAS’ı durduramayan katil ve işbirlikçi siyonist ordusu, katliamlarına devam ederek izzetli Gazze halkının direncini kırabileceğini zannediyor. Bugün geldiğimiz noktada ise görmekteyiz ki, bu; kuruntudan başka bir şey değildir! Gazze’nin yiğit evlatları dün olduğu gibi bugün de direnmekte, direniş her geçen gün gücüne güç katmaktadır!

Geçtiğimiz bir senede, İsrail bizden nicelerini şehit etti. Ancak bu, ne Gazze’deki kardeşlerimizin, ne de burada olanların, bizlerin, direncini kırmamakta; aksine mücadelemizi büyütme yolunda meşale vazifesi görmektedir. Bizler inanıyoruz ki, mücadelemiz şehitlerimizin kanı ile bereketlenmekte; Rabbimizin lütfu ve inayeti için o şehitlerimiz bizlere yol gösterici olmaktadır! Bu yüzden rabbimizden en büyük temenni ve duamız, bizleri de o şehitler kervanına katmasıdır! Gazze’nin, Aksa’nın, Haleb’in, Şam’ın, Urumçi’nin, Keşmir’in, hülasa dünyanın her yerindeki mazlum ve mustazaf kardeşlerimizin kurtuluşu yolunda bizleri de ahdine sadık kalanlardan kılmasıdır!

Bugün 7 Ekim. Zalimlerin, küresel emperyalizmin, küresel vahşi kapitalizmin ve diğer nice -izm’lerin, İslam’a ve mücahitlere karşı ortak bir safta toplanmasının yıl dönümü. Bizler bugün görmekteyiz ki, hakk nasıl tek bir milletse, küfür de tek bir millet olarak yaşamını sürdürmekte! Dünyanın her yerinden, Avrupa’dan, Amerika’dan, Asya’dan çıkan sesler nasıl ki aynı gökyüzünde direnen ve özgür Gazze halkının avazı ile birleşiyorsa, küfrün yaltakçılarının sesleri de korku ve dehşet içerisinde birbirine karışıyor; Aksa Tufanı ile ecellerinin yaklaştığının bilincinde bir şekilde saklanacak delik arıyor.

Bizler bu onurlu ve şerefli günde, evlatlarımıza ve dahi torunlarımıza kadar uzanacak bu destansı cihadın yıldönümünde buradan, Beyazıt’tan, dünyanın her yerindeki direnen kardeşlerimize sesleniyor ve diyoruz ki: Yanınızdayız! Kanlarımız, canlarımız, mallarımız ve tüm varlığımız zulme karşı duran yeryüzünün bütün onurlu direnişçilerinin yoluna feda olsun! Ve yine buradan, Beyazıt’tan dünyanın her yerindeki zalimlere, müstekbirlere sesleniyoruz: Korkun ve saklanın! Sizleri saklayacak tek bir ağaç, tek bir kovuk bulamayacağınız o dehşetli gün yaklaşmakta, ve 7 Ekim direnişi ise bunun habercisidir! Ey Siyonizmin yerli ve yabancı işbirlikçi uşakları, korkun ve saklanın! Gelen Muhammed’in ordusudur!