Fatih Demir / HAKSÖZ HABER

Jesse Mechanıc / Inthesetimes

Son ateşkesin ardından, Siyonistler ve işgalci İsrail destekçileri, İsrail-Filistin çatışmasıyla ilgili herhangi bir tartışmaya mahal vermeden, Filistinlilerin haklarını görmeden olayı, Yahudilere uygulanan bir zulüm varmış noktasına kaydırmaya çalıştılar.

Bu makalenin yazarı Jesse Mechanıc: “Yahudi'yim. Antisemitizmi birçok kez, birçok biçimde yaşadım ve hiçbir şekilde onun varlığını, ciddiyetini veya Yahudilerin tarih boyunca karşı karşıya kaldıkları muazzam miktarlardaki baskıyı inkar etmiyorum. Bazı veriler tartışmalı olsa da, dünya çapında antisemitik saldırıların arttığı açık. Yine de, İsrail'in bazı destekçilerinin bu saldırıları kötü niyetle İsrail devletinin askeri işgalini ve saldırganlığını örtbas etmek için kullandığını görmeden edemiyorum. Bu saldırı sadece Mayıs ayında en az 67 Filistinli çocuğun ölümüyle sonuçlandı.”

"İsrail, kendisini tamamen Yahudiliğe bağlamak ve temelde bir Yahudi devleti olmak için, on yıllardır süren bir kampanyanın derinliklerinde hareket ediyor. Her şey bu devletin varlığına bağlıymış gibi bir dünyayı yaşıyorlar!"

"2018'de İsrail tartışmalı bir ​"ulus-devlet yasası” bile kabul etti: ​"İsrail Devletinde ‘ulusal yani kendi kaderini tayin hakkı’ Yahudi halkına özgüdür.” yasası çıkarıldı. Yasa ayrıca İbranice'yi ülkenin resmi dili yaptı. Bu bir Netenyahu ve milliyetçi kadronun hareketiydi." Bu bir zihinsel dünyanın inşa süreci için önemli bir adımdı...

Sürekli olarak Yahudilerin bir 'İsrail devleti' olduğu vurgusu, tüm medya araçlarında boy gösterdi. Aleyhteki her konuşma ise sistem içerisinde değiştirilerek, manipüle edilerek Yahudi aleyhtarlığı olarak nitelendirildi.

"Antisemitizm hilesi; her söylev ile beraber gücüne güç katarak birçok ünlü ismi aleyhte düşünmelerine rağmen, tehdit, şantaj, baskı ve yıldırmalar ile İsrail lehine konuşmaya mecbur bıraktı."

Hatta ülkelerin başbakanları, üst düzey bürokratları, dünyanın önemli örgütlerinin ve kurumlarının başkanları da İsrail lehine konuşmaya zorlandı. İsrail aleyhine konuşan herkes sindirilmeye çalışıldı. Büyük oranda da başarılı olundu.

"Örneğin tüm dünya halkları; İsrail’in Filistinlilerin haklarını hiçe saydığını, onları katliamlarla yok etmeye çalıştığını, evlerini gasp ettiğini bilmesine rağmen, ünlü medya grupları ve dünyaca ünlü isimlerin büyük bir kısmı Filistin’de İsrail’in mağdur olduğunu söyledi!"

"Bu kendine has ulusal devlet; acımasız bir abluka ve askeri işgali uygulamaya devam ederken ve yine tüm insan hakları ihlallerini gerçekleştirirken kaçınılmaz olarak Yahudilere karşı nefrette bir artış olduğunu iddia etti!"

Aslında haklılık payları da var! Sonuçta Filistinlileri yok etmeye çalışanlar Yahudiler. Ve elbette ki onlara dönük de bir nefret oluşuyor!

"Ancak bu söylemi çarpık bir anlatımla bezeyen ve sunan işgalci İsrail yanlıları ve işgalci İsrail devleti; Yahudilere olan nefret ile kast edilenin sadece ‘Siyonizm destekçilerine olan bir öfke’ olduğunu içten içe bilmelerine rağmen ansemitizm söylemi ile olayları ve nefreti kasıtlı bir çarpıtma ile lehine kullanmaya çalıştı."  

Onlar, kendilerini ‘mağdur edebiyatı ile pazarlamayı’ bir savunma aracı olmanın ötesinde saldırı amacı olarak kullanmayı tercih ediyorlar. Dünyadaki bütün ekonomik pazarlarda bir şekilde etkinlikleri olan işgalci İsraillilerin, lehlerinde konuşmaları için insanları yönlendirdiği bir gerçek.

"Üç gün önce İsrail’in saldırılarını en hafif dille eleştirenlerin bir hafta sonra İsrail ile ilgili söylediklerinin ‘yanlış anlaşıldığını’ belirttiklerini hatırlayın. Birçok ünlü ismi bu şekilde hatırlayabilirsiniz."

"İsrail'in saldırganlığı ve söylemleri, antisemitist sözde güçlerle savaşmak şöyle dursun, onları sadece tasarlayarak körüklemeye hizmet ediyor."

"İsrail, Yahudilere yönelik gerçek bir baskıyı Filistin'in devam eden işgali için bir gerekçe olarak kullanabileceğine ve Filistin’in kurtuluşunu antisemitik olarak resmederek hareketi zayıflatabileceğine ve insanları onu desteklemekten korkutabileceğine inanıyor."

Bizlerde sadece ‘antisemitizmi silahlandırmak ve her türlü eleştiriden veya hesap verebilirlikten kaçmak için gerçekleştirilen son derece alaycı bir çabayı seyrediyor ve İsrail’in yalanlarını deşifre etmekle’ enerjimizi harcıyoruz.  

"Hem İsrail işgali hem de antisemitizm iddiaları yanlışlar ve kötülükler barındırıyor."

"İsrail ve onun savunucuları çok uzun bir süredir Yahudi halkına uygulanan baskıyı Filistinlilere zulmetmek için bir araç olarak kullandılar. İşgali kesin olarak sona erdireceksek, önce bu söylemi tarihin çöplüğüne atmalıyız."

*Not: Makalemiz bir derleme yazıdır. Yazarın görüşlerine yer verdiğimiz noktalar italik olarak aktarılmıştır.