1. HABERLER

  2. ÇEVİRİ

  3. İsrail'in Refah'ı kontrol etmesi Gazze Şeridi'nin geleceği açısından ne anlama geliyor?
İsrail'in Refah'ı kontrol etmesi Gazze Şeridi'nin geleceği açısından ne anlama geliyor?

İsrail'in Refah'ı kontrol etmesi Gazze Şeridi'nin geleceği açısından ne anlama geliyor?

Haaretz, Refah'ın tampon bölgeye ilhak edilmesi tartışmalarının, siyasi liderliğin Mart ayında Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı yenileme kararından kaynaklandığını düşünüyor.

18 Nisan 2025 Cuma 20:57A+A-

Filistin Enformasyon Merkezi'nin Middle East Monitor’de yayınlanan yazısı, Haksöz Haber tarafından tercüme edilmiştir.

 

İsrail işgal ordusu iki haftayı aşkın bir süredir, Gazze Şeridi'nin merkezindeki eski adıyla Netzarim Koridoru olarak bilinen Salah Al-Din Caddesi'nden başlayarak, Refah kentinin tamamını ve güneydeki Han Yunus'un doğu kesimini kapsayacak şekilde genişleyen, Gazze Şehri'nin doğusundaki Şucaiye bölgesinin yanı sıra kuzeydeki Beyt Hanun ve Beyt Lahia ile bölgenin kuzey kıyı şeridine kadar uzanan çok cepheli bir kara operasyonu yürütüyor.

Haaretz, İsrail işgal ordusunun geçen yıl Ekim ayında Gazze Şeridi'nin kuzeyinde “Generallerin Planı” olarak bilinen plan kapsamında yaptıklarının bir tekrarı olarak, işgal ordusunun Gazze topraklarının beşte birini oluşturan Refah kentini Filistinlilerin girmesinin yasak olduğu tampon bölgeye katma çabalarını ortaya çıkardı.

İsrail gazetesi, işgal ordusu tarafından hazırlanan tampon bölgenin 75 kilometrekarelik bir alanı kapsayacağını, Philadelphi ve Morag koridoru arasında yer alacağını ve Refah kenti ile Filistin topraklarının güney kesimindeki komşu bölgeleri içereceğini söyledi. Gerçekte bu, şehirdeki Filistinli varlığının ve muhtemelen şehrin kendisinin tamamen yok edilmesi anlamına geliyor.

Haaretz, Refah ve çevresindeki mahallelerin ilhak edilmesiyle birlikte işgal ordusunun Filistinli sivillerin kente dönmesine izin vermeyeceğini de sözlerine ekledi.

Gerçekten de “Refah'taki tüm binaların yıkılması düşünülüyor.”

Gazete, Refah büyüklüğündeki bir kentin İsrail'in yeni tampon bölgesine eklenmesinin “Gazze Şeridi'ni İsrail toprakları içinde bir enklav (çevrili bölge) haline getireceğini ve Mısır sınırından uzaklaştıracağını” söyledi. Bu görüşünü İsrail askeri kaynaklarına dayandıran gazete, Refah ve çevresi için önerilen planın “Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yapılanların bir tekrarı” olduğunu kaydetti.

İşgal ordusu 29 Mart'ta “savunma güvenlik alanı” olarak tanımladığı tampon güvenlik bölgesini genişletmek için Gazze Şeridi'nin güneyindeki kara operasyonunu genişlettiğini duyururken Refah'taki Filistinlileri derhal tahliye etmeleri konusunda uyardı. Günler sonra işgal güçleri, Gazze Şeridi'nin güneyinde devam eden askeri operasyonun bir parçası olarak Refah kentine geniş çaplı bir saldırı başlattı ve bölgeye 36. Muharebe Tümeni'ni konuşlandırdı.

Haaretz, Refah'ın tampon bölgeye ilhak edilmesi tartışmalarının, siyasi liderliğin Mart ayında Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı yenileme kararından kaynaklandığını düşünüyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu İsrail'in Gazze Şeridi'nin büyük bölümünü kontrol edeceğini söyledi.

Haaretz'e göre “Ordu artık İsrail'in Gazze Şeridi'nde uzun süreli bir operasyon için ABD dâhil uluslararası destek alamayacağını ve hükümet üyelerinin insani yardımı engelleme tehditlerinin fiili politikaya dönüşmeyeceğini anladı.” “Bu nedenle ordu harekâtını Hamas liderliği üzerinde baskı yaratacağına inandığı bölgelere yoğunlaştırmaya hazırlanıyor.”

Bu iddialar, Tel Aviv'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki bölgelerde kontrolünü tam olarak sağlayamamasına ve aylarca yerleşim yerlerini Şerit'ten ayıracak daha geniş bir tampon bölge oluşturma umuduyla Beyt Lahia ve Cebaliye sakinlerini tahliye etmeye çalışmasına rağmen ortaya atılıyor.

Bu bağlamda Haaretz, Tel Aviv'in savaş boyunca izlediği politikaları eleştiren İsrailli askerlerden alıntı yaptı. Yedek subay ve askerler, “Ordu savaşın başından bu yana gerçeklerle yüzleşmeden aynı mesajları tekrarlayıp duruyor. Askeri operasyonlar bizi en başa döndürüyor, kimse bunun ne kadar süreceğini, operasyonun amacının ne olduğunu ya da operasyonel olarak nelerin başarıldığını bilmiyor” dedi.

Haaretz tarafından yapılan bu açıklama, İsrail işgal ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Morag Koridoru olarak bilinen bölgede askeri operasyonlara başladığını duyurmasından birkaç gün sonra geldi. Filistinlilerin uyarıları da bu hamlenin “Gazze'nin işgalini sürdürmeyi ve bölmeyi” amaçladığını, zira bu koridorun Filistin topraklarının güneyindeki Refah ve Han Yunus şehirlerini birbirinden ayırdığını ileri sürdü.

Koridor adını, işgal 2005 yılında yerleşimcilerini geri çekmeden önce Gazze Şeridi'nde bulunan bir İsrail yerleşiminden alıyor. İsrail ordu sözcüsü Avichay Adraee, sosyal medyada paylaştığı fotoğraflarda “36. Tümen güçlerinin Morag Koridorunda gerçekleştirdiği ilk operasyonları” gösterdiğini iddia etti.

Bir askeri strateji uzmanı, İsrail'in Refah kentini kontrol etmesinin kentin tamamen yok olması ve “Filistin'in var olmaması” anlamına geleceğini söyledi.

Tuğgeneral Elias Hanna, Al Jazeera'ye yaptığı açıklamada Haaretz tarafından yayınlanan haritanın yeni olmadığını ve İsrail işgalinin stratejik hedefine hizmet eden taktiksel bir gelişme olduğunu, bunun da Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yaşayanları güneye sürerek kontrol altına almayı ve ardından kuzeye tam bir kuşatma uygulamayı amaçlayan sözde “Generallerin Planı” ile ilgili olduğunu söyledi.

Tampon bölgenin beş noktada 700 ila 1.100 metre genişliğinde olduğunu, daha sonra işgal güçlerinin Filistin topraklarının çeşitli bölgelerine devam eden saldırıları sırasında gerçekleştirdikleri sistematik yıkımlarla yaklaşık 100 metre genişliğe ulaştığını açıkladı.

Hanna, Netanyahu'nun daha önce Filadelfiya koridorunun bir ölüm kalım meselesi olduğunu açıkladığına ve bunun da Mısır sınırı boyunca tünellerin varlığına olan inancından kaynaklandığına dikkat çekti. Jerusalem Post gazetesinin Gazze'deki tünellerin sadece %25'inin yok edildiğini iddia ettiğini belirtti.

Hanna ayrıca Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın Hamas'ın İsrailli esirleri serbest bırakmaması halinde Gazze'yi işgal edeceklerini söyledikleri açıklamalarına da dikkat çekti. Hanna daha önce de işgal ordusunun Şucaiye, Cebaliye, Beyt Lahia ve Beyt Hanun'a odaklanmasının, Gazze Şeridi'ni parçalamayı ve sivilleri direniş gruplarından izole etmeyi amaçlayan daha geniş bir strateji kapsamında taktiksel olduğunu doğrulamıştı.

İsrail'in Refah'taki operasyonlarının Mısır sınırı üzerindeki etkisiyle ilgili olarak Hanna, İsrail'in Refah sınır kapısını kontrol etmesi nedeniyle Gazze'nin Mısır'dan tamamen izole olduğunu, bu nedenle iki taraf arasında yeni bir anlaşmaya ihtiyaç duyulduğunu açıkladı. Mısır'ın mevcut durumu kabul edip etmeyeceğini sorguladı.

İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) tarafından 4 Nisan'da yayınlanan bir BM raporuna göre Gazze Şeridi'nin en az yüzde 65'i ya Filistinlilerin girmesinin yasak olduğu “tampon bölgelere” ya da tahliye uyarılarının yapıldığı alanlara dönüştürüldü. OCHA, 18 Mart'tan bu yana işgal ordusunun 13 tahliye emri yayınladığını ve Gazze Şeridi'nin yaklaşık 126,6 kilometrekaresini - yüzde 35'ini - aktif zorla yerinden etme emirleri altına aldığını açıkladı.

Raporda ayrıca, bu alana ek olarak, işgal makamlarının BM'den Gazze Şeridi boyunca ve Netzarim Koridoru olarak adlandırılan Vadi Gazze bölgesi boyunca yasak bölgeye hareketi koordine etmesini talep ettiği belirtildi.

İşgal ordusu bu koridoru, Gazze Şeridi'ndeki soykırımın başladığı Kasım 2023'ün başlarında, Gazze Şehri ve Kuzey Valiliklerini orta ve güney bölgelerden izole etmek için kurdu. Gazze Şeridi'nin en doğu sınırlarından sahile kadar uzanan ve ana Salah Al-Din yolu ile kesişen bu koridordan ordu, Filistinli gruplarla yapılan ateşkes anlaşmasının ilk aşamasının bir parçası olarak Şubat ayında çekilmişti ki İsrail daha sonra bu anlaşmadan vazgeçti.

OCHA'nın raporunda bu alanların toplamda Gazze Şeridi'nin yüzölçümünün yüzde 65'ini temsil ettiği belirtilmiştir.

İşgal makamlarının ateşkes anlaşmasını tek taraflı olarak ihlal ettiği 18 Mart itibariyle, işgal ordusu tarafından belirlenen “tampon bölgeler” Gazze Şeridi'nin yaklaşık yüzde 17'sini temsil ediyordu.

Mart ayının başında, Hamas ile İsrail arasında 19 Ocak 2025'ten bu yana geçerli olan ateşkes ve esir değişimi anlaşmasının ilk aşaması, işgal devletinin Gazze'den askerlerini çekmeyi kabul ettiği ikinci aşamaya geçmeyi reddetmesi nedeniyle sona erdi. Görünüşe göre, iktidardaki koalisyondaki aşırılık yanlılarının baskısı karşısında ikinci aşamayı başlatmaktan vazgeçti.

İsrail, ABD'nin tam desteğiyle 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de soykırım uygulamaktadır. En az 51.000 Filistinliyi öldürdü ve 116.500'ünü yaraladı. 11.000'i kayıp ve işgal devleti tarafından yıkılan evlerinin ve diğer sivil altyapının enkazı altında ölü oldukları tahmin ediliyor. Filistinli kayıpların çoğu çocuk ve kadınlardan oluşuyor. Aynı dönemde 2 milyondan fazla Filistinli en az bir kez yerinden edilmiştir.

HABERE YORUM KAT

1 Yorum