Rosaleen Carroll'ın al-Monitor'da yayınlanan haberini Haksöz Haber çevirdi

İddianamelerin açıklanması, İsrail'in geçtiğimiz hafta Batı Şeria'daki operasyonlarını genişlettiği bir döneme denk geldi.

İsrail savcıları, Türkiye'den işgal altındaki Batı Şeria'daki gruplara para aktarmakla suçlanan altı kişi hakkında iddianame hazırladı. 

İsrail polisi ve Shin Bet tarafından perşembe sabahı yapılan açıklamada altı kişinin isimleri Fadi Arabi, Muhammed al-Zeits, Adham Dolani, William Hanna, Sami Hanna ve Suheyl Bashir olarak açıklandı. İsrail polisi bu kişilerin hepsinin İsrailli Arap olduğunu söyledi. 

Açıklamaya göre bu kişiler yabancı bir ajanla temas kurmak, “terörizmle ilgili mülk operasyonları yürütmek” ve “suç işlemek için komplo kurmakla” suçlanıyor.

İsrailli yetkililer, Zeits ve Dolani adlı iki kişinin sorgusunda, Türkiye'den gelen 3 milyon şekelin (yaklaşık 800.000 dolar) bu kişiler tarafından Batı Şeria'ya transfer edildiğinin ortaya çıktığını söyledi. Yetkililer bu fonların “İsrail Devletine karşı terörist faaliyetleri desteklemeyi amaçladığını” söyledi. 

Söz konusu kişiler ilk olarak geçen ay İsrail polisine bağlı Lahav 433 Ulusal Suç Birimi ve Şin Bet tarafından yürütülen ortak bir soruşturma sonucunda tutuklanmıştı.

Polis, 33 yaşındaki Araba sakini Fadi Arabi'nin para transferi rotasını Türkiye'de yaşayan kardeşi Nassim Arabi ile birlikte oluşturduğundan şüpheleniyor. İkilinin ayrıca Türkiye'de yaşayan ancak aslen Batı Şeria'nın Cenin kentinden olan 41 yaşındaki Wajdi Saadi ile de ortaklık kurdukları iddia ediliyor. İsrail polisinden yapılan açıklamada Saadi'nin Hamas da dâhil olmak üzere terör örgütleri için Judea ve Samaria'ya [Batı Şeria] terörist fonların aktarılmasında önemli bir kanal olarak hizmet ettiği” iddia edildi. 

İsrailli yetkililere göre Arabi kardeşler 2024 yılının sonlarına doğru Batı Şeria'ya birçok kez nakit para transfer etti. Bu dönemde, İsrail'in kuzeyindeki Nof HaGalil kentinden bir baba-oğul olan William ve Sami Hanna kurye olarak işe alındı.

Fadi Arabi'nin para aktardığı Batı Şeria'daki yetkililerin tutuklanmasının ardından, yöntemlerini değiştirerek para transferi operasyonlarına yardımcı olması için 41 yaşındaki Akka sakini Zeits'i ve yine Akka'dan 30 yaşındaki Dolani'yi yanına aldı. Grup daha sonra Sakhnin'den gelen Bashir'i de işe aldı. 

Polis ve Şin Bet tarafından yapılan açıklamada İsrailli bir güvenlik kaynağına atıfta bulunularak olay “İsrail vatandaşlarının Türkiye'de Hamas tarafından finansman aracı olarak kullanılmasının tehlikeli bir örneği, Batı Şeria'daki terör örgütleri için bir can simidi” olarak nitelendirildi. 

Ne polis ne de Şin Bet, Batı Şeria'da kimin ya da hangi grubun fonları aldığını belirtmedi.

İddianamelerin açıklanması, İsrail ordusunun Batı Şeria'daki operasyonlarını arttırdığı bir döneme denk geldi.

Çarşamba sabahı İsrail güçleri işgal altındaki Batı Şeria'da Nablus'un hemen doğusundaki Balata mülteci kampına bir baskın düzenledi. Filistin haber ajansı Wafa, baskının sabahın erken saatlerinde başladığını, İsrail askeri güçlerinin keskin nişancılar da dâhil olmak üzere Balata kampındaki birkaç mahalleye asker konuşlandırdığını ve tüm girişleri kapattığını bildirdi. Yerel kaynaklar Wafa'ya, askerlerin kamptaki evlere baskınlar düzenlediğini ve bazı aileleri evlerini terk etmeye ve kamptan çıkmaya zorladığını söyledi. Balata kampında yaklaşık 24 saat süren baskınların ardından İsrail güçlerinin kampın dış mahallelerine çekildiği bildirildi.

İsrail ordusu 21 Ocak'tan bu yana Batı Şeria'da yoğun bir saldırı yürütüyor. Operasyonun başladığı gün İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu “Demir Duvar” operasyonunun amacının “terörizmi yenmek” olduğunu söyledi. İsrail askeri faaliyetlerinin çoğu Cenin ve Tulkerim'de yoğunlaşmıştı, ancak şimdi Nablus'a doğru genişledi.

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin raporuna göre, İsrail-Hamas savaşının başladığı 7 Ekim 2023 ile 25 Mart 2025 tarihleri arasında Batı Şeria'da 906 Filistinli öldürüldü. BM, şubat ayı ortasında İsrail'in Batı Şeria'daki askeri operasyonları nedeniyle yaklaşık 40.000 Filistinlinin yerinden edildiğini tahmin ediyordu.