İslami Davetin Araçları
Daha önceki yazılarımızda davet okulu adlı projeden bahsetmiş, davet okuluna alınacak öğrencilerin belirlenmesi konusunu işlemeye çalışmıştık. Bu yazımızda, davet okulu çalışmasını yürütürken faydalanılan araçlar üzerinde durmaya çalışacağız. Rabbimizden, bizlerin ayaklarını kendi yolu üzere sabit kılmasını ve bizleri bağışlamasını dileriz.
İslami davet çalışmalarında muhatabı tanımak çok önemli bir konudur. Muhatabı tanımanın en güzel yolu, onunla beraber vakit geçirmektir. Tam da bu noktada davet okuluna devam eden öğrencilerin belirli konularda kendilerini geliştirip geleceğin davetçileri olabilmelerinin bir yolunun da kendilerine rehberlik yapmaya çalışan kişilerin tecrübelerinden faydalanmaları olduğunu söyleyebiliriz. Bu tecrübelerin aktarımının olmazsa olmazı, beraber vakit geçirmektir.
Davetin araçları dediğimiz konunun çok geniş bir alanı kapsadığını belirtmek gerekir. Ve nihayet bu araçların değişkenlik gösterebileceğini, bu araçları belirlemekte bir çok durumun etkili olabileceğini belirtmekte fayda var. Araçlar, aynı yerlerde farklı çevrelere ulaşma konusunda dahi değişkenlik gösterebiliyor. Davetçi, muhataplarının ilgi alakalarına göre araçlarını belirleyebilmeli ve değiştirebilmelidir. Bununla beraber bir çok yerde ortak olarak kullanılabilecek araçlar da yok değildir.
Bugün islami çalışmalar yürüten yapıların gençlere ulaşma konusunda zorlandıklarını dile getirdiklerine çoğu zaman şahit oluyoruz. Gençlerin yönelimlerinin çok farklı şeylere olduğunu söyleyip artık mevcut araçlarla gençlere ulaşılamayacağı düşüncesi sürekli dile getiriliyor. Bu düşünce bir yere kadar içerisinde haklılık barındırıyor olabilir. Ancak öncelikle böyle düşünen kişiler olarak kendimize şu soruları sormamız gerekiyor: Gerçekten bizler durmamız gereken yerde miyiz? Yoksa aslında gençlerle beraber bizde mi değiştik ya da değişiyoruz? Mesela en son bir gençle ne zaman yürüdüğümüzü hatırlıyor muyuz? Ya da Rabbimizin bizlerin üzerine farz kıldığı islami davet, işlerimizin önem sırasında kaçıncı sırada yer alıyor? Artan zamanlarda mı yapıyoruz bu ibadeti? Yoksa hayatımızı ona göre mi planlıyoruz? Artık para etmiyor dediğimiz araçları mı değiştirmek gerekiyor? Yoksa bu araçları kullanarak kendilerine gidebileceğimiz gençleri mi aramalıyız? Emin olun etrafımızda hala kendisine vereceğiniz sıcak bir selamın hayatında çok güzel mutluluklara vesile olacağı gençler var. Ya da kendisiyle yaptığınız bir yürüyüş sonrasında, beraber içeceğiniz çayı yudumlarken kendisine bir çok şeyi anlatabileceğiniz gençler de var.
Bunları söylerken amacımız, sürekli aynı araçları kullanalım demek değil. Müslüman davetçi, elbette içerisinde bulunduğu şartlara göre araçları belirlemeli ve yeri geldiğinde bunları değiştirebilmelidir. Bunları söylememizdeki maksat, davetçiler olarak bizlerin de kendimizi bir muhasebeye tutmamız gerektiği konusudur.
Kullanılabilecek araçlara geçmeden önce, bir konuya daha açıklık getirmekte fayda var. İslami davet çalışmaları yapan yapıların, mevcut iktidarların imkanlarından faydalanarak taviz vermeyi gerektirecek bir şekilde bazı araçları kullanmalarının bazı sakıncaları vardır. İslami yapılar, bu imkanları kullanabilsinler diye bir çok konuda taviz vereceklerine, kendi imkanlarıyla sınırlı da olsa, çalışmalar yapabilmelidirler. Yapılan işlerin Allah rızası için yapıldığının unutulmaması gerektiği konusu, bu gibi durumlarda es geçilebiliyor. Yine bu durumlarda, yapılan çalışmaların daha samimiyetsiz olduğu da ortada bir gerçek olarak duruyor. Sırf bazı imkanlar kullanılıyor diye, adil şahitliğin gerektirdiği bir şekilde tavır almak zor oluyor.
Vitrin güzelleştirilirilmeye çalışılırken aslında işin özünün önemsenmemesi tehlikesi, kendini gösteriyor. Müslüman davetçilerin, amellerini boşa çıkaracak bu gibi durumlardan uzak durmaları gerekir. Davetçilerin özellikle bir yerlerde görünebilme isteğinin neyden kaynaklandığı üzerine düşünmesi gerekir. Davetçi, yaptıklarının karşılığının sadece Allah’tan beklenmesi gerektiğini bir an aklından çıkarmamalıdır. Sonra bir bakıyorsunuz, mevcut imkanlar ortadan kalktığında, ortada Allah rızası için koşturacak kimse kalmıyor.
Neler Araç Olarak Kullanılabilir?
Allah’ın Kur’an’da belirttiği sabitelerle ters düşmediği sürece her türlü şey araç olarak kullanılabilir. Zaten isminden de anlaşıldığı gibi araçlar, Allah’ın dinini insanlara ulaştırmada kullandığımız yollardır. Yoksa anlatılan şeyin kendisi değillerdir. Şimdi sırasıyla kullanılabilecek araçlardan bahsetmeye çalışalım.
Sportif Faaliyetler
Sportif faaliyetler, davet okuluna devam eden gençlerle yaptığımız en ucuz ve en etkili araçların başında yer alıyor. Gençler, sportif faaliyetlerle hem daha sağlıklı bir hayat yaşıyor, hem de deşarj oluyorlar. Nitekim birçok hadisi şerifte müslümanların spor yapmalarının özendirildiğini görüyoruz.
Tabi spor yapılırken bir çok noktaya dikkat etmek gerekiyor. Örneğin avret yerlerinin teşhir edilmemesi gerektiği konusu ya da yaptığımız sporun namazımıza engel olmaması gerektiği konusu gibi. İkinci konuya müslümanların daha çok dikkat etmelerinin yanında özellikle müslümanın avret yerlerini teşhir etmemesi gerektiği konusundaki hassasiyetlerin yitirildiğine ne yazık ki şahit oluyoruz. Öyle ki, bunu söylediğinizde insanlar tarafından çok farklı tepkilerle karşılaşabiliyorsunuz. Oysa kadınlar gibi erkeklerin de avret yerlerini korumaları gerektiği hususu önemlidir. Bu konu öyle basite alınacak, aman aman olmasa da olur diyebileceğimiz bir konu değildir. Bugün bir çok konuda hassasiyetlerimizi yitirmemizin buralardan geçtiğini söyleyebiliriz.
Sportif faaliyetlerin başında, yaptığımız doğa yürüyüşleri gelmekte. Müslüman davetçinin muhatabı ile yapacağı küçük bir gezintinin, onunla olan bağlarını kuvvetlendireceği gerçeğinden hareketle yaptığımız yürüyüşlerde gençlerle bir çok konuyu konuşmanın imkanını elde edebiliyoruz.
Yine yaptığımız doğa kamplarında, gençleri daha yakından tanımanın fırsatını yakalıyor, beraber iş yapmanın, takım olarak hareket edebilmenin tecrübesini elde edebiliyoruz. Doğa kamplarının gençlere çok cazip gelen bir araç olduğunu belirtmek gerekir. Doğa kampları, şehirlerin kalabalığından uzak bir yerlerde bir çok meselenin tefekkür edilmesine yardımcı oluyor.
Dövüş sanatları, yine gençlerin ilgilerini cezbeden bir yöne sahip. Genç, bu sporla vücudunu kuvvetlendirmenin yanında kendisine gelebilecek tehlikeleri bertaraf edebilecek bir beceri de kazanıyor.
Atıcılık, peygamber (a.s)’ın yapmamızı özendirdiği bir sportif faaliyet. Atıcılık, yine bugünün gençlerine hitap edebileceğimiz bir araç olarak duruyor.
Yine yaşadığımız yerlere göre kullanılabilecek olan araçlardan biri de avcılıktır. Özellikle yaşadığımız bölgede, daha çok yaz aylarında çokça faydalandığımız bir araç olan balık avcılığı ile gençlerle iletişim kurmanın ve bunu geliştirmenin bir aracı olarak kullanabiliyoruz. Sportif faaliyetleri çoğaltmak mümkün. Binicilik, bisiklet turları bunlar arsında sayılabilir.
Geziler-Turlar
Davet okuluna devam eden gençlerle beraber, çevre illerdeki müslümanları ziyaretlerimiz de kullandığımız araçlardan biridir. Bu ziyaretler, müslümanların birbirleriyle olan kardeşliklerinin pekiştirilmesi, bağların kuvvetlendirilmesinin önemli bir aracıdır. Genç davetçiler bu ziyaretlerle, kendileri gibi, Allah rızası için çalışan çabalayan insanların varlığından haberdar oluyor ve gerçekleştirdikleri sohbetlerle onların tecrübelerinden faydalanma fırsatını yakalıyorlar.
Kurslar
Davet okuluna devam eden öğrencilere farklı alanlarda kurslar düzenlemek, hem gençler için faydalı oluyor, hem de bu dersler çalışmalara yeni bir heyecan katıyor.
İslami davet çalışmalarının belirli bir yerden sonra rutine binen, alışılagelen bazı uygulamalara dönüşmesi istenmeyen bir durumdur. Şimdi yapılabilecek kurslardan bir kaç örnek verelim.
İlk Yardım Kursu
İlk yardım kursuyla beraber davet okuluna devam eden gençlerimizin, aslında hepimizin bilmesi gereken, ilk ve acil yardım konusunda kendilerini geliştirmeleri sağlanır.
İlk yardım konularını, bu konuda ehil bir hoca eşliğinde gençlere anlatılır.
Hızlı Okuma Kursu
Davet okuluna devam eden öğrencilerin ayda bir kitap olacak şekilde düzenli kitap okuduklarını belirtmiştik. Bunun yanında öğrencilerin okumalarını bir kitapla sınırlandırmadıklarını belirtmek isteriz. Belirlenen kitap değerlendirmesi yapılacak olan kitaptır.
Öğrencilerin okumalarını daha hızlı ve anlayarak gerçekleştirebilmeleri için anlayarak hızlı okuma kursu etkili bir araç oldu. Bir ay süre ile gerçekleştirilen bu kursa devam eden öğrenciler, anlayarak hızlı okuma ile ilgili bilgilerin ve alıştırmaların bulunduğu kitabı okudular. Kitap okunup gerekli alıştırmalar yapıldıktan sonra beraber bazı videoların eşliğinde kurs nihayete erdirildi.
Makale Okumaları
Makale okumaları çalışmasında, belirlediğimiz makaleleri davet okuluna devam eden öğrencilerle okuyor ve bunları değerlendirmeye çalışıyoruz. Kitaplara ek olarak özellikle gruplarımızda bulunan gençlerin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak belirlediğimiz makalaleleri haftalık olarak öğrencilere verip okumalarını istiyoruz. Belirlenen günde gençlerden değerlendirmelerini alıyor ve en son makalenin değinilmeyen yerlerine değinip yeni makalelere geçiyoruz.
Davet okulunda kurslar kısmında özellikle değinmek istediğimiz bir konu var. Davet çalışmalarında bulunan gençler olarak çoğu zaman yapamayacağımız şeyleri kendimize hedef olarak belirleyebiliyoruz. Çoğu zaman bir hedefimiz bile olmuyor ne yazık ki. Böyle olunca yaptığımız işler hep yarım kalıyor. Yarım kalan işler moral bozuyor ve çalışmaları sekteye uğratıyor.
Bu durumun meydana gelmemesi için davet okulunda özellikle bu konuya dikkat etmeye çalıştık. Ve her çalışmamızda kendimize yapabileceğimiz bir hedef koyduk. O hedefe ulaşmanın çabası içerisinde olduk. Öyle olunca iş bitiriliyor ve yeni bir çalışmaya daha emin adımlarla geçilebiliyor.
Konunun anlaşılması için şöyle bir örnek verelim: Söz gelimi makale çalışması için ‘’bir araya gelip belirlediğimiz şu yirmi makaleyi okuyup değerlendireceğiz.’’ demek varken ne zaman başlayıp ne zaman biteceği belli olmayan bir programın içine girmek doğru olmaz.
Veya ne zaman başlayıp hangi konuların işleneceği belli olmayan bir ilk yardım kursu ne yazık ki bitirilse bile bir şey yapılmış olmayacak.
Sözün özü: Hedef yapılabilecek bir şey olmalı ve hedefimiz belli olmalıdır.
Sosyal Medya
Sosyal medya, her ne kadar konusu gereği başka bir yazının konusu olarak işlenmesi gerekiyorsa da biz burada sosyal medyanın araç olarak kullanılması üzerinde durmaya çalışacağız. Sosyal medyayı kullanmanın müslümanlar açısından bir çok riski barındırdığını öncelikle belirtmek gerekir. Özellikle görünebilme hastalığı, amellerimizi boşa çıkaracak bir tehlike olarak ortada duruyor. Müslümanların bu konuda uyanık olmaları gerekir.
Yine müslümanların sosyal medya üzerinde kardeşliklerine zarar verecek şekilde atışmalarının hiç kimseye faydasının olmayacağını belirtmek gerekir. Şeffaflık adına, yapılan her etkinliğin sosyal medya üzerinden paylaşılmasının da çok gerekli bir şey olmadığı belirtilmesi gereken konulardandır.
Davetçilerin dikkat etmesi gereken konulardan biri de hiç şüphesiz, sosyal medya denilen şeyin vakitlerimizi öldürdüğü konusudur. Öyle ki, telefonlarımızı elimizden düşürmez olduk. Atacağımız iki twitle sorumluluğumuzu yerine getirdiğimizin duygusuna kapıldık. Telefon tutan eller, kitap tutamaz hale geldi, bilincimizi yitirdik. En kötüsü de bu durumumuzun farkına varamadık. Zararlarının faydasından çok olduğu gerçeğine gözlerimizi kapadık, kulaklarımızı tıkadık.
Bütün bunlarla beraber, bugün kitleleri yönlendirme konusunda çok etkili olan sosyal medyanın hiç bir şekilde kullanmamak gerekir yaklaşımı da doğru bir yaklaşım olmaz. Bu konuyla ilgili her davetçinin samimiyetle kendisini muhasebe etmesi ve dengeli bir şekilde bu aracı kullanması gerekir. Şimdi adına sosyal medya dedikleri aracın nasıl kullanılabileceğine bir iki örnek vermeye çalışalım.
Davet okuluna devam eden gençlerle beraber yaptığımız kısa film çalışmalarından bahsetmek bu konuda yerinde olacaktır. Çektiğimiz kısa filmlerle, topluma mesajlarımızı daha rahat ve etkili bir şekilde ulaştırabiliyoruz. Kısa film çekimleri ile davet alanımıza yeni gençleri katabilmenin imkanını elde edebiliyoruz.
İnternet siteleri de bugünün araçları olarak kullanılabilir. Bu anlamda pasurlife.com sitesi, hem davet okuluna devam eden öğrencilerimizin kendilerini ifade edebildikleri hemde yazı yazma noktasında kendilerini geliştirebildikleri bir platform oldu.
Son olarak kullanılan bu araçların amaç haline dönüştürülmemesi gerektiğini hatırlatarak yazımızı nihayete erdirelim.
YAZIYA YORUM KAT