Yekgırtu yetkilisi Muhammed Rauf, Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin (KYB), Kürdistan Demokrat Partisi’ne (KDP) sunduğu bir projeyle toplumu ideolojik olarak yönlendirmek istediğini belirtti.

 

Yekgırtu üst düzey yetkilisi, Kürdistan halkının yüzde 98’inin Müslüman olduğunu ve laik düşüncelerin başarılı olamayacağını ifade etti.

 

Muhammed Rauf Rûdaw’ın sorularını yanıtladı:

 

Sizce Kürdistan Bölgesi Hükümeti, yaşanan ekonomik krizi çözebilecek mi?

 

Hükümetin iki temel görevi var; birincisi, halkın hayatını ve ekmeğini sağlamaktır. İkincisi de güvenliktir. Hükümetin, halkın şerefli bir şekilde yaşayarak kimsenin dilenciliğe mecbur kalmayacağı bir hayat sağlaması lazım. Güvenlik konusu da ülke sınırlarından başlıyor. Halk hayatını evinde, korkudan uzak geçirmeli.

 

Hükümetin bu görevleri yerine getirmek için bilgi ve kapasiteye sahip olmalı. Gücü buna yetmeyen hükümet yönetimi halka geri vermeli. Halk da seçimle yeni parlamentoyu seçer.

 

Hükümet şeffaflığı sağlamak zorunda. Yolsuzluk var ve bu reformu gerektirir.  Hükümetin geliri ile ilgili 3 farklı rakam var. Bu rakamlardan hangisinin doğru olduğuna açıklık getirilmeli.

 

Yaşanan kriz için yapılan toplantıya neden katıldınız?

 

Biz hükümetin bir parçasıyız. Ayrıca halkın düştüğü zor durumdan dolayı o toplantıya katıldık. Krizin çözümü için bir adım attık. Bu kapsamda hükümet de kendisini sorguladı. Bu krizin çözümü imkansız değil.

 

KDP, Değişim Hareketi’nin (Goran) diyaloğu reddettiğini söylüyor. Sizce neden Goran diyaloga yanaşmıyor?

 

Goran durumların 19 Ağustos öncesine dönmesini şart koşuyor. KDP ise Yusuf Muhammed’i Parlamento Başkanı olarak kabul etmiyor. Yekgırtu olarak araya girmeye çalıştık ancak bizi kötü adam durumuna düşürdüler.

 

KYB bütün siyasi partilere projeler sunmuştu. Yekgırtu da bu partilerden biri. Size sunulan proje neydi?

 

KYB’nin KDP’ye sunduğu bir proje var. Bu projenin Yekgırtu, Komel ve Goran ile bir ilgisi yok. Bu aynı zamanda KDP - KYB arasında olan eski stratejik anlaşmayla ilgiliydi.

 

Sözkonusu projede yer alan “laiklik” ifadesinin doğru olmadığını KYB temsilcisine illetik. Çünkü bu toplumu ideolojik olarak yönlendirmektir. Kürdistan halkının yüzde 98’i Müslüman. Biz dini bir devlet ve dini bir yönetimden bahsetmiyoruz ama laik ifadesi proje de fazlalıktır. Bunun ne amaçla yazıldığı açık. Bu yüzden biz bunu büyük bir yanlış olarak görüyoruz. Biz bu tür düşüncelerin başarılı olmayacağını biliyoruz.

 

Bu projenin İslamcıları devre dışı bırakılması için önerildiğini düşünüyor musunz?

 

İslamcılar kolay kolay devredışı bırakılamazlar çünkü, toplumun bir parçasıyız. İslamcıların projesi dini olduğu kadar millidir de. Artık bir kesimin devre dışı bırakılması dönemi geride kaldı. Kürdistan’da “Yüzde 51 partisi” artık yok. (KDP ile KYB arasındaki stratejik anlaşmaya göre görev ve yetkiler %51 (KDP) – 549 (KYB) olarak dağıtılmıştı).

 

Neden Duhok’ta olduğu gibi Erbil İl Meclisi’ne Yekgırtu’nun katılması mümkün olmadı?

 

Süleymaniye ve Halepçe’den sonra Duhok’ta da yerel yönetime katıldık. Halbuki KDP sözkonusu illerde yüzde 60 oy almasından dolayı bizim katılmamıza izin vermeyebilirdi. Erbil aynı zamanda diğer iller arasında bir denge oldu. KDP, Süleymaniye ve Halapçe’de mecliste yok.

 

KDP’nin, Yekgırtu’nun Komel’den ayrı hareket etmesi şartıyla yönetime katılabileceği yönünde bir girişimi olmuştu. Ortak bir blok oluşturduğunuz Komel’le ayrılmayı düşünüyor musunuz?

 

Komel ile oluşturduğumuz Reform Bloku bizim açımızdan oldukça önemli. Geleceği buna göre inşa ediyoruz. Bu aynı zamanda iyi işlerin bir başlangıcıdır. Bu kriz ortadan kalktığında ve durumlar normalleştiğinde Komel ile birleşme meselesini gündeme getireceğiz.

 

KAYNAK: RUDAW