İslamcılığa yönelik "yerli-milli" ithamlar!
Kenan Alpay, Türkiye İslamcılığının ahvaline dair bir değerlendirme gerçekleştiriyor.
Hayatın ve evrenin hakikatini gereği gibi kavrayamadığımız için ağır sancılar çekiyoruz. Fıtratımızın sesini ve taleplerini bastırdığımız için de hem kendimize yabancılaşıyoruz hem de huzursuzluk kat sayımız artıyor. Şeytanın vesveseleri insanı hakikate karşı bazen düşman eder bazen de umursamaz kılar. Bu vesveseler insanın yaradılış gayesi olan hayatı hayırlarla donatma, iyilik ve güzellikle tezyin etme görevlerinden yani kulluktan da alıkoyar. Hayatı, Allah’ın rızasının dışında bir kavgaya, ciddi bir imtihan olgusunun ötesinde oyun ve eğlenceye dönüştüren her türlü çeldirici bir tağuttur. Tağut, bir misyon olarak Allah’ın helal ve haramlar, emir ve yasaklar şeklinde belirlediği hudutları kısmen veya bir bütün olarak çiğneyen, hükümlerini geçersiz kılmaya çalışan bireysel ve toplumsal-kurumsal her türlü otoriteyi ifade etmektedir.