Bakanlık bugün yaptığı açıklamada, "İsrail işgal güçlerinin sekiz gündür Hz. İbrahim Camii minarelerinden sabah ezanının okunmasını engellemesini kınıyoruz" dedi.

Açıklamada, "Bu, Harem-i İbrahimî'deki İslami ibadetlerin gizlenmesine ve gelecekte tamamen engellenmesine yönelik açık bir girişimdir" denildi.

Bakanlık, işgalci İsrail’in bu tehlikeli tırmanışının ve Harem-i İbrahimî’nin kutsiyetine yönelik ihlallerinin ciddiyetine dikkat çekerek, uluslararası toplumu bu ihlalleri sonlandırmaya çağırdı.

Ayrıca bakanlık, işgal güçlerinin dün yabancı bir diplomatik heyetin Harem-i İbrahimî'ye girmesini engellediğini ve bu tutumun, kutsal mekânda yapılan suçları ve değişiklikleri incelemelerini önleme amaçlı olduğunu belirtti.

Açıklamada, “İsrail işgal güçlerinin koruması altında, bir grup yerleşimci dün gece, Harem-i İbrahimî'yi Talmud dansları ve yüksek sesli müzikle kirletti” ifadeleri yer aldı.

Bu ihlallerin, Harem-i İbrahimî üzerinde tam kontrol sağlama amacına yönelik ardışık ve sistematik bir şekilde gerçekleştiği ve uluslararası toplumun bunları durdurmak ve sonlandırmak için gerekli adımları atmasının zorunlu olduğu vurgulandı.

Hz. İbrahim Camii, El-Halil’in İsrail işgal rejiminin kontrolü altındaki eski şehir kısmında bulunuyor ve burada yaklaşık 400 yerleşimciyi koruma iddiasıyla yaklaşık 1500 işgalci asker bulunduruluyor.

1994 yılında bir yasadışı yerleşimci teröristin 29 Filistinliyi sabah namazında secdede bulundukları esnada katletmesinden sonra bu camiyi uzun süre ibadete kapatan işgal rejimi, yeniden açtığında caminin %63'ünü Yahudilere %37'sini Müslümanlara tahsis etmişti.

Hz. İbrahim Camii ve El-Halil'in eski şehir çevresinde yaklaşık 70 kontrol noktası ve askeri barikat bulunuyor. Bunlardan üçü doğrudan camiye açılıyor. Ancak işgal güçleri bunlardan Ebu Reş ve 160 nolu kapı isimli iki kontrol noktasını kapattı. Bu da camiye yakın yaşayan binlerce kişinin camiye erişimini engelliyor.

Gazze Şeridi’ne 7 Ekim’den bu yana devam eden saldırılarla eş zamanlı olarak, işgal güçleri ve yerleşimciler Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki saldırılarını artırdı. Filistinli resmi kurumlara göre, bu saldırılar sonucunda 716 Filistinli şehit olurken, yaklaşık 5750 kişi yaralandı ve 10.800'den fazla kişi gözaltına alındı.