İşgal rejimi yardım tırlarına dahi ambargo uyguluyor...
Ersin Çelik, Kızılay Başkanı Fatma Meriç Yılmaz ile yaptığı görüşmeyi aktarırken Siyonistlerin planlarına karşı herkesi birlik olmaya davet ediyor.
Ersin Çelik / Yeni Şafak
İnsanlık ‘tek kapı’ya mahkûm: Kızılay’ın ‘bir tır daha’ mücadelesi
Ateşkesin dördüncü ve son günü. Yarın ne olacak, İsrail Gazze’yi yeniden durmaksızın bombalayacak ve soykırıma aynı şekilde devam edecek mi, bilmiyoruz? Esir takasları sorunsuz bitti. Hamas, üzerine düşeni fazlasıyla yaptı. İsrailli siviller teslim edilirken Hamas’ın kendilerine ne kadar iyi davrandığını, insanca muamele gördüklerini her halleriyle belli ettiler. Takas konusunda psikolojik üstünlük Hamas’ta görünüyor.
Gazze’deki insanî durum ne aşamada peki? Dört günlük ateşkes şartlarından biri olan acil yardım konusunda neler yaşandı, içeriye temel ihtiyaç malzemeleri sokulabildi mi? Bu soruların cevaplarını günlerdir Mısır’da çalışmalar yapan Türk Kızılayı ve AFAD’dan almak mümkün olacaktı. Refah Sınır Kapısı’ndan içeriye bir tır daha sokabilmek için bölgede yoğun çaba gösteriyorlar. Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz’ın Ramallah’ta olduğunu ve Gazze’ye giren yardımları organize ettiğini öğrendim. Kendisiyle telefonda görüntülü olarak görüştük. AFAD ile kurdukları koordinasyon merkezindeydi. Büyük bir telaş ve gayretle çalışırlarken 10 dakikasını ayırdı ve aşağıdaki önemli notları kendisinden edindim.
KUZEYE SADECE 50 TIR SOKABİLDİK
Çatışma öncesi dönemde, Gazze’ye günde ortalama 500 tır ticari mal girişi gerçekleşirken, saldırılar başladığından bu yana günde birkaç tır ancak girebilmiş. Ateşkesle birlikte birkaç gündür Gazze’nin geneline günde 200 tır girişine izin verilmiş. Normal dönemlerdeki günlük ihtiyacın çok altında. Kızılay Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, 50 gün süren katliamlardan sonra, Gazze’nin kuzeyine de ilk defa yardım ulaştığını söyledi. Sadece 50 tır ve ihtiyacın çok altındaymış. İsrail, işgalin yolunu açmak için Gazze’yi fiilen ikiye bölmeyi hedeflediği ve aralıksız bombaladığı kuzeydeki Gazzelileri bölgeyi terk etmeye zorladığı için o bölgede durum çok ağır. İsrail’in ateşkesten sonra güneyde sıkışan halkı da hedef alacağına dair korkunç bilgiler dolaşıyor.
Fatma Hanım şunları söyledi: “Kuzeye gitmesi için ikinci 50 tırı anında hazırladık ama sevkiyat konusunda İsrail’in baskıları devam ediyor. Dışarıdan gelen yardımlar Mısır Kızılay’ında toplanıyor. Mısır Kızılayı da Refah Kapısı’nda Filistin Kızılay’ına teslim ediyor. İçerideki dağıtımları gerçekleştiren büyük oranda Filistin Kızılayı. Kuzey tarafına ulaşabilecek 5 farklı kapı olduğu halde Ürdün sınırı gibi 4 kapıyı birden kapatan İsrail, en küçük kapı olan Refah’a mecbur bırakıyor. Bu da dağıtımın önündeki büyük engel.”
50 KİŞİ BİR ODADA BARINIYOR
Fatma Meriç Yılmaz, konuşmamız sırasında, “Az önce Filistin Kızılay’ından adı benim gibi Fatma olan bir hanımefendiyle konuşuyorduk” dedi. Ailesinden 33 kişiyi kaybetmiş. Aileden geriye kalanlar kuzeyden güneye sürülmüş. Kendi şehirlerinde mülteci konumuna düşen bu insanların çoğu bir battaniyeleri bile olmadan yerlerde yatıyormuş. Filistinli Hanım, “50 kişi bir odada barınmaya çalışıyor. İnsanlar, evlerinden bombardıman sırasında çıktıkları için üzerlerindekiler dışında kıyafetleri yok. Gazze’de havalar soğudu, çadır yok, battaniye yok, kışlık kıyafet yok” diyerek özetlemiş durumu.
Bölgeye sevk edilen tırlarda en çok hangi malzemelerin bulunduğunu sordum. Kızılay Başkanı Yılmaz, İsrail’in su kaynaklarını bombaladığı ve kuzeye giden su vanasını tamamen kapattığı için bölgede şu an en acil suya ihtiyaç duyulduğuna, bir de gıda ve kıyafetin öncelik olduğuna dikkat çekti.
ENKAZLARIN ALTINDA 6 BİN CESET VAR
Enkazların altındaki cesetler ve tüketilmek zorunda kalınan kirli sular nedeniyle salgın hastalıktan da endişe ediliyormuş. Filistin Sağlık Bakanlığı’na göre, Gazze’de kayıp olduğu belirtilen 6 bin sivil var. Bu insanların İsrail’in bombardımanlarıyla tamamen yıkılan 50 binanın enkazlarında olduğu düşünülüyor. Filistinli yetkililerin Türk Kızılay Başkanı’na aktardığı son bilgi korkunç bir gerçeği gözler önüne seriyor: “Gazze’de ceset kokuyor her yer. En az altı bin kayıp
var. Cesetler o bombalanan yerlerin altında çürüyor. Her tarafta ölüm kokusu var.”
DİĞER KAPILARIN AÇILMASI İÇİN BASKI YAPILMALI
Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Gazze’ye girebilmek için Ramallah’ta beklemiş ancak İsrail, kuzeye Filistin Kızılay Başkanı’nın bile girmesine izin vermediği için muhtemelen Gazze’ye giremeyecekler. Ancak Türk Kızılayı tüm operasyon kabiliyetiyle sınırda bekliyor. İsrail üzerinde oluşacak baskıyla diğer kapıların açılması gerekiyor. AFAD ve Kızılay, böyle bir durumda her türlü barınma ve sağlık ve sıcak yemek ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde hazırlıklarını yapmış. Bu arada Filistin Kızılay’ının ambülansları, sahada görev yapan ekipleri de direkt hedef alındığı için hangi şartlarda görev yaptıklarını da unutmamak gerek.
“TÜM PROJELERİ DESTEKLEYECEĞİZ”
Fatma Meriç Yılmaz, Kızılay olarak Gazze için neler yapabileceklerini şöyle sıraladı:
* Türkiye’nin Gazze içinde kuracağı sahra hastaneleri Kızılay tarafından her yönden desteklenecek.
* Gazzelilerin yıkılan evlerinin yerine kalacakları geçici barınma üniteleri için tüm çabayı ortaya koyacağız.
* Bölgede yaklaşan kış koşulları öncesinde yerinden edilmiş Gazzelilerin, başta kışlık kıyafet, barınma ve beslenme malzemelerinin teminine yönelik projeler Kızılay tarafından fonlanacak.
* Gazze’nin temiz suya erişimi için girişimlerimizi sürdüreceğiz.
* Gazze’de kalacak yetimler için geliştirilen tüm destek programları Kızılay tarafından desteklenecek.
* Kızılay olarak, Gazze’ye ulaşması gereken insanî yardımların birden fazla kapıdan geçmesi için raporlarımızı hazırladık, paydaşlarımızla görüşmelere devam ediyor ve taleplerimizi sürdüreceğiz.
***
Fatma Hanımı, Gazze’ye fazladan bir tır daha sokabilmek için yaptığı yoğun çalışmaların ortasında daha fazla meşgul etmek istemedim. Türk Kızılayı adına Gazze tarafına geçmeyi çok istediğini yineledi ancak şimdilik bunun imkânsız olduğunun da altını çizdi. Dikkat ediyorsanız, İsrail ateşkes sürecinde de savaş suçları işlemeye devam ediyor. Gazze halkına acil ve temel ihtiyaç malzemelerinin ulaşmasını ve onların sağlık hizmetlerini almalarını engellemek Gazze’deki soykırımın kontrollü olarak devam etmesi demektir. Sivillerin katledilmesinin, hastane ve okulların bombalanmasının önüne geçemeyen uluslararası güçler ve dünya kamuoyu, en azından Gazze’ye gönderilen yardımların çok fazla noktadan içeri sokulması için İsrail’e karşı irade ortaya koymalı.
HABERE YORUM KAT