1. HABERLER

  2. İSLAM DÜNYASI

  3. FİLİSTİN

  4. İşgal güçleri Gazze'de down sendromlu bir genci daha katletti
İşgal güçleri Gazze'de down sendromlu bir genci daha katletti

İşgal güçleri Gazze'de down sendromlu bir genci daha katletti

Ahmed el Abadla'nın yerinden edilmiş ailesi, gencin Han Yunus'ta işgal ordusu tarafından kasıtlı olarak öldürüldüğüne dair kanıtlar olduğunu belirtiyor

26 Ağustos 2024 Pazartesi 16:41A+A-

Down sendromlu 29 yaşındaki Ahmed Said Mesud el Abadla yaklaşık dokuz aydır yerinden edilmiş annesi ve evli olan erkek kardeşi Firas'la birlikte Gazze'nin Han Yunus bölgesindeki Mevasi el Karara’da bir çadırda yaşıyordu.

Ahmed üç gün boyunca kaybolmadan önce, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyine düzenlediği saldırı sırasında meydana gelen hasarı görmek üzere Karara'daki evine dönmek istemişti.

"Ahmed kendi durumundaki biri için olağanüstü zihinsel yeteneklere sahipti. Çocukken Yaşam Hakkı Okulu'na katıldığında, Down sendromlu en zeki çocuklardan biri olduğunu kanıtlayan bir sertifika almıştı” diyor kardeşi Firas.

Ahmed ölmeden önce ailesiyle birlikte savaş sırasında yerlerinden edildikten sonra sığındıkları çadırda kalıyordu.

Firas, “El Karara'da 2. Sokakta yaşıyorduk ama savaşın başından beri evimizden çıkarıldık” dedi.

El Abdala ailesi 10 Ekim'deki saldırılar sırasında evlerini terk etmek zorunda kalmış, Kasım ayındaki ateşkes sırasında geri dönmüş, ardından iki kez daha yerlerinden edilmiş ve sonunda Mevasi bölgesine yerleşmişler.

2 Temmuz'da İsrail ordusu Han Yunus'u işgal etmeye başladı ve toplu tahliye emirlerinin ardından saldırılarını yoğunlaştırdı. İşgalin ilk aşaması yaklaşık bir hafta sürdü ve 10 Temmuz'da sona erdi.

Ancak Han Yunus'taki askeri eylemler ve operasyonlar Temmuz ayı boyunca aralıklarla devam etti ve yaklaşık 40.000 Filistinlinin yerinden edilmesine neden oldu.

25 Temmuz'da Ahmed ailesine dışarı çıkacağını söyledi ve derme çatma çadırlarından ayrıldı.

“Sık sık tek başına dışarı çıkardı; nereye gideceğini bilirdi.” diye açıklayan Firas, kardeşinin genellikle bölgedeki arkadaşlarını veya kuzenlerini ziyaret etmek için birkaç saatliğine gittiğini ve sonra geri döndüğünü ekledi.

"Kesinlikle Kasıtlı"

"Ahmed, zihinsel becerileri sınırlı olan bir akrabamızla birlikte dışarı çıktı. Görünüşe göre evi ve bölgeyi kontrol etmek istemişler, bu yüzden bizden habersiz gitmişler” diyor Firas.

“Akşam 9 ya da 10 gibi bir şeylerin ters gittiğini hissettim. Sonra Ahmed'le birlikte dışarı çıkan adamın oğlu yanıma geldi ve babasının da eve geç döndüğünü söyledi. İşte o zaman bir şeylerin ciddi şekilde ters gittiğini anladım.”

Üç gün sonra, 28 Temmuz'da, aile El Karara'daki bir komşularından Ahmed'in öldürüldüğü ve cesedinin evlerinin yakınında yerde kaldığı haberini aldı.

“Kardeşim o gece, durum hala son derece tehlikeli olmasına rağmen Ahmed'i aramaya gitti. Çoktan çürümeye başlamış olan cesedini evimizin yakınında bulmuş. Hayvan arabası olan bir bölge sakininden yardım istedi ve cesedi arabanın üzerinde El Aksa Şehitleri Hastanesi'ne taşıdılar. Onu aynı gece defnettik.” diye anlatıyor Firas.

"Cesedi belirgin bir şekilde çürümüştü ve kaybolduğu gün şehit edildiği belliydi. Bacakları dizlerinden kopmuştu ve bir bacağı hiç yoktu ve bacağı ertesi gün cesedinin bulunduğu yerden yaklaşık 200 metre uzakta bulduk.”

"Yaşamak istiyordu"

Ahmed'in erkek kardeşi, cesedin aşırı derecede çürümüş olması nedeniyle, annelerinin onu görmesine izin vermeden hemen gömdü.

“Kayıp olduğu üç gün annemiz için en zor günlerdi. Şehit olduğunu öğrendiğinde yıkıldı ve onu görmek istedi ama ben izin vermedim” diyor Firas.

“Onu bu halde görmesini istemedim. Onun güzel yüzünü hatırlamasını istedim.”

Ahmed'in ailesi onun ölümüyle özellikle yıkılmış durumda çünkü Ahmed “yaşamın ve ölümün farkındaydı ve her zaman bombardımandan korunmaya çalışırdı”.

“Ahmed bizden sürekli evlenmesine izin vermemizi istiyordu. Gazze'de bir savaş olduğunu biliyordu ama yaşamak istiyordu” diye ekledi Firas.

Firas, Ahmed'in ölümünü bildirmek için Kızıl Haç'la temasa geçtiğinde bir temsilcinin kendisine bunun istisnai bir durum olmadığını söylediğini aktardı.

Yardım grubu, down sendromlu kişilerin Gazze'de işga

Geçtiğimiz ay Middle East Eye, 24 yaşındaki Down sendromlu Filistinli Muhammed Buhar'ın, 3 Temmuz'da Gazze'nin doğusundaki Şucaiye mahallesinde bulunan ailesinin evine İsrail askerleri tarafından düzenlenen baskının ardından hayatını kaybettiğini bildirmişti.

Bu haberden iki hafta sonra İsrail ordusu, bir ordu köpeğinin saldırısına uğrayıp yaralandıktan sonra ölen Bhar'ın askerler tarafından terk edildiğini kabul etti.

l ordusu tarafından çeşitli yollarla öldürüldüğünü belgelemişti.

HABERE YORUM KAT