“İran’a ‘Siz Nasıl Müslümansınız?’ Diye Soracağız”
Al Jazeera'ye konuşan Kırım Tatarlarının lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Rusya'nın Kırım Tatar Milli Meclisi'nin faaliyetlerini durdurma kararının ardından İslam ülkelerini yeterli tepkiyi göstermedikleri gerekçesiyle eleştirdi.
Ece Göksedef / Al Jazeera
Rusya, ilhak ettiği Kırım’da Tatar Milli Meclisi'nin faaliyetlerini durdurma kararı aldı. Daha önce Kırım Tatar Milli Meclisi'nin faaliyetlerinin yasaklanması ve aşırı örgüt kapsamına alınması için başvuruda bulunan Rusya’nın Kırım’a atadığı savcı Natalya Poklonskaya, 13 Nisan’da, mahkeme sonuçlanana kadar meclisin faaliyetlerini durdurma kararı verdiğini açıkladı.
Kararın ardından İstanbul’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Zirvesi’nde konu gündemdeydi. Kırım Tatarlarının manevi lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu da zirveye davetliydi. Al Jazeera’ye konuşan Kırımoğlu, Mart 2014’ten bu yana meclisin faaliyetlerinin zaten pratikte durdurulduğunu söyledi, “Şimdi bu kararı almaları bir şey değiştirmeyecek” dedi.
Zirvede Kırım Tatarlarıyla ilgili alınan kararların yumuşatılması için Rusya’nın üye ülkeler Mısır ve İran’a baskı yaptığını belirten Kırımoğlu’na göre, bu sebeple Rusya yeterince sert şekilde eleştirilemedi. Kırımoğlu, İİT ülkelerini de Kırım Tatarlarını yeterince desteklememekle eleştirdi.
Kırım Tatar Milli Meclisi’nin faaliyetleri durduruldu. Zaten pratikte engellemelerle karşılaşıyordunuz ama çalışmalarınızı sürdürüyordunuz. Bundan sonra nasıl bir yol izleyeceksiniz?
Mahkeme karar alacaktı ama ondan önce savcı durdurdu. Rusya’nın kanunlarında böyle şeyler varmış. Kapatmıyor da faaliyetleri durduruluyor. Toplantılar yasak, vekillerin birbiriyle görüşmesi yasak. Aslında pratikte işgalcilerin girdiği gün durdurulmuştu. Demokratik özgürlükler ortadan kaldırıldı, üç kişiden fazla insan toplansa kanuna aykırı oluyordu, cezası da vardı. Şimdi bu kararı almaları bir şey değiştirmeyecek. Bütün çalışmaları zaten pratik olarak çoktan durdurdular. Birkaç üye bir yere toplansa hemen polis geliyordu.
Meclis Başkanı Çubarov’un ve diğer yedi meclis üyesinin Kırım’a giriş yasağı var. İnternet üzerinden toplanıyorduk, oylama da yapıyorduk. Artık bu toplantıları yapmak da mümkün olmayacak, bu şekilde çalışamayacağız. Kararlar illegal olacak.
Kararın ardından uluslararası alanda ciddi bir adım atılmasını bekliyor musunuz?
Aslında kurallara göre Rusya’nın Yüksek Mahkemesi’ne başvurmak lazım ama bunun anlamı yok çünkü Rusya’da kanun diye bir şey yok. Siyasi meselelerde pratik olarak mahkeme yok. Yukarıdan ne karar alsalar onu uyguluyorlar. Bu yasak konusunda çok açıklama geldi. Birleşmiş Milletler’den, Avrupa Birliği’nden, AGİT’ten açıklamalar oldu. Rusya öyle bir durumdaki utanacak yeri kalmadı. Hiçbir şey tesir etmiyor onlara.
Yaptırımlar önemli. Biliyorsunuz 1979’da Afganistan’ı işgal ettiğinde yaptırımlar geldi, bunun neticesinde Sovyetler Birliği dağıldı. Şimdi Rusya’nın ekonomisi İtalya’dan daha kötü durumda. Petrol fiyatları da düştü.
Zirvenin sonuç bildirgesinde Kırım Tatarları ile ilgili de bir madde vardı. Taslak metindeki maddeye göre Rusya’ya yönelik eleştirinin biraz yumuşatıldığını gördük.
Aslında bize katılım için söz verilmedi çünkü biz devlet değiliz. KKTC’yi bile büyük zorluklarla getirdiler. Türkiye sağ olsun katılabildik. Ama sonuç bildirgesinde Türkiye ve Ukrayna’nın çabalarına rağmen istediğimiz gibi bir madde yansıtılmadı. Türkiye tarafından teklif edilen cümlede Rusya’nın faaliyetleriyle ilgili eleştiri de vardı. Kabul ettikleri madde ise şöyle: Kırım Tatarlarının, din, kültür, eğitim ve mülkiyet haklarının etkin şekilde garanti altına alınması ve İİT Genel Sekreteri'nin, Tatarlarının durumunun araştırılması için gerekli çalışma ve bağlantıları kurması için faaliyetler yürütmesi gerektiği kaydedildi.
Ciddi, önemli kelimeleri çıkarttılar. Burada en büyük baskı İran ve Mısır tarafından oldu. Gerekçesi bizim siyasi kuruluş olmamamız, ama temelinde bu değil tabii asıl sebep. Anladığımıza göre en büyük baskı Rusya tarafından geldi. Rusya’nın İİT’deki temsilcisi en başından sonuna kadar buradaydı ve baskısı etkili oldu. Bu konuda Rusya ve Türkiye arasında doğrudan bir sorun çıkmadı, maşa olarak Mısır ve İran’ı kullandı çünkü.
Kabul edilen maddeye göre bir araştırma grubu kurulması gerekiyor. Bu grubun yazacağı raporun bir sonuç getireceğini düşünüyor musunuz?
İslam ülkelerinden yaptırım beklemiyoruz. Çok enteresan, Kırım Tatar Meclisi’ni yasaklıyorlar, baskı yapıyorlar. Bütün dünyadan sesler geliyor, ama İslam Birliği birkaç keskin kelime bile kullanmaya korkuyor. Biz de kendimize soruyoruz, böyle durumlarda bile kardeş dediğimiz ülkeler bize destek vermeyecekse kardeşliğinizden ne anladık?
Biz şimdi İran’a bir ziyaret gerçekleştireceğiz. 'Siz nasıl Müslümansınız?' diye soracağız. Mısır’ın da Kiev’deki Büyükelçisi’yle görüşeceğiz.
Kırım iki yıl önce ilhak edildi
Karadeniz'de stratejik bir yarımada olan Kırım, 16 Mart 2014’te yapılan ve yaklaşık 250 bin Müslüman Kırım Tatarının boykot ettiği referandum sonucuna dayanarak Rusya tarafından ilhak edilmişti.
Yüz binlerce Kırım Tatarı 1944 yılında Sovyet lideri Stalin tarafından anayurtları olan Kırım'dan sürgün edilmiş, yerlerine Ukraynalı ve Rus nüfus yerleştirilmişti.
HABERE YORUM KAT