İktidar ve Muhalefetten Kararlara İlk Tepkiler
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Ergenekon kararları için "gayri meşru" dedi. MHP'li Vural ise "kurunun yanında yaş da yandı" derken, Ak Partili Bağış, "tescillendiler" yorumunda bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Ergenekon Davası" kararlarına ilişkin, "Özel yetkili mahkemelerin verdiği kararlar hukuken, siyaseten ve ahlaken meşru kararlar değildir. Bu mahkemelerin verdiği kararlar, gayrimeşrudur" değerlenmesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu, Ergenekon Davası kararlarına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Demokrasilerde insanlar siyasi otoriteye bağımlı, özel yetkili mahkemelerde değil, bağımsız, hukukun üstünlüğüne inanan normal mahkemelerde yargılanır. Bu nedenle, özel yetkili mahkemelerin verdiği kararlar hukuken, siyaseten ve ahlaken meşru kararlar değildir. Bu mahkemelerin verdiği kararlar gayrimeşrudur.
Bu mahkemeler adalet dağıtmaz. Çünkü bunlar adından da anlaşılacağı üzere özel yetkili mahkemelerdir. Bu mahkemeler siyasal gücün emrinde olan ve onun buyruklarını yerine getiren mahkemelerdir. Hukukun üstünlüğü kavramı bu mahkemeler için geçerli değildir. Bu mahkemelerin temel işlevi üstünlerin hukukunu yani siyasal iktidarın buyruklarını egemen kılmaktır."
HALUK KOÇ: SİYASİ SONUÇ
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Haluk Koç ise, Ergenekon Davası kararlarıyla ilgili ''Sonuçlar hukuk kararları değil, ağırlı olarak siyasi kararlardır. Siyasi yönlendirme ve telkinlerle alınmış kararlardır'' dedi.
NTV'nin canlı yayınında konuşan Koç, bütünüyle bakıldığında Ergenekon sürecinin, sanki hükümetin tutumuna muhalif bir kitleyi önce bir araya getirmeye, daha sonra bir takım kurgu, düzmece delillerle suç icat ederek bunları ilişkilendirmeye ve tersine işleyen bir şekilde; bir sanık yaratıp oradan delil imal etmeye dönük bir süreç gibi gözüktüğünü ifade etti.
Yurttaş olarak, bu kararlar karşısında vicdanının ikna olmadığını ifade eden Koç, "O bölgede uçuşa kapalı hava sahası ilan ediliyor, NOTAM yayınlanıyor. Nedir bu, bu kaygı, bu çekince, bu korku nedir? Gerçekten özel yetkili mahkeme, aldığı önlemler de özel. Sonuçlar hukuk kararları değil, ağırlı olarak siyasi kararlardır. Siyasi yönlendirme ve telkinlerle alınmış kararlardır" dedi.
Mahkeme kararlarının ardından Yargıtay, anayasa mahkemesi, AİHM aşamalarına da atıfta bulunan Koç, "Ama bugünkü siyasi irade ile yargı ve yüksek yargının yapılandırılması arasındaki ilişkilere 12 Eylül 2010 referandumundan sonra bakacak olursanız, daha sonraki kademelerde de bir hukuk hükmü yerine bir siyasi hüküm kararının onaylanacağı gözüküyor. O kararda da farklılıklar olacağını ben düşünmüyorum. Sonuçlar beklenen süreçlerdi ama bunlar hukuk açısından yurttaş olarak, benim kamu vicdanımı ikna etmemiştir" diye konuştu.
MHP: KURUNUN YANINDA YAŞ DA YANDI
Ergenekon davası kararlarına MHP'den ilk tepki Oktay Vural'dan geldi. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Ergenekon davasının bugün açıklanan kararları için "Kurunun yanında yaşın da yanmaması gerekir. Bu bakımdan toptancı bir anlayış ile yargının hareket etmesini doğru bulmuyoruz. Ama geldiğimiz bu noktada şu tablo acınacak bir tablodur" dedi.
MHP Grup Başkanvekili Vural, Ergenekon kararlarının Türkiye'de çelişkili bir durumu ortaya çıkardığını savunarak, "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Genelkurmay Başkanı'nın terörist başı sıfatı ile yargılandığı ama terörist başının, Başbakan'ın yol arkadaşı olduğu Türk Silahlı Kuvvetleri'nin şu ya da bu sebeple bu süreç içerisinde sorgulandığı, tutuklandığı ama teröristlerin elinde silah belinde bomba ile dolaştığı bir Türkiye." diye konuştu.
Vural şunları söyledi:
MHP olarak devletin içindeki hiçbir illegal yapılanmayı meşru görmemiz mümkün değildir. Ama bugünkü Türkiye'de illegal yapılanmalar hükümet eli ile meşrulaştırıldığı bir dönemi yaşıyoruz. Bugün yargı, MİT Kanunu'na AKP tarafından konulan bir madde ile hukuk dışına girmiş görevlilerin Başbakan tarafından görevlendirilmesi halinde soğuşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için izne bağlanmıştır. Bunu takip edebilecek bir yargı yoktur. Bu yönü ile bakıldığında devletin içinde illegal bir yapılanma Başbakan'ın koruma ve kollaması ile meşruiyet çizgisi içine sokulmuştur. Hukuktan alınmayan fermanlarla Başbakan'ın iradesine bağlanmıştır.
HÜKÜMET KANADINDAN İLK YORUMLAR
Hükümet cephesinden ilk yorum AB Bakanı Egemen Bağış'tan geldi. Bağış, Twitter hesabında "Ergenekon diye bir örgütün varlığı ve bu örgütün meşru hükümeti devirmek için darbe planladığı tescillendi. Şimdi savunanları görelim!" diye yazdı.
Eski Bakan ve Başbakan Yardımcısı Bahattin Yücel ise Twitter'da kararı şöyle yorumladı:
"Başbuğ silahlı terör örgütü yöneticiliği yaptığı gerekçesiyle ömür boyu hapis cezası aldıysa, TSK'nın terör örgütü olduğu tartışması başlar. Balyoz ve Ergenekon mahkumiyetleri, bugünden başlayarak, PKK ve Öcalan'ı da kapsayacak bir genel af tartışmasının yolunu açar."
HABERAL, TAYYAR'I ŞAŞIRTTI
Ak Parti Milletvekili Şamil Tayyar, "Mahkeme Ergenekon'un varlığını kabul etti! 'Nerede bulursam üye olacağım' diyen KK'yı Silivri'de üyelik kaydına bekliyoruz! Davanın seyrine ve iddianameye baktığımızda karardaki en büyük sürpriz, 12 yıl 6 ay ceza alan Haberal'dır! Müebbetten nasıl döndü, ilginç! Çok açık söylüyorum; Haberal kararı tam bir kurtarma operasyonudur! Gizli tanık değilse mutlaka başka bir nedeni olmalı!" notu düştü.
TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Ergenekon davası kararlarını, "Bir tek mahkumiyet kararı duydum: Milletin vicdanında verilmiş müebbet. Başkasını duymadım; duymayacağım" ifadesiyle eleştirdi.
HABERE YORUM KAT