1. HABERLER

  2. HABER

  3. İçki Dağıtan Şirketin Sözleşmesi İptal Edildi
İçki Dağıtan Şirketin Sözleşmesi İptal Edildi

İçki Dağıtan Şirketin Sözleşmesi İptal Edildi

AVM'de çocuklara içki dağıtan şirketin sözleşmesi iptal edildi. Bu skandala imza atan Vinovasyon Şarapçılık ise aileleri suçladı.

18 Aralık 2012 Salı 14:14A+A-

İstanbul'un en kalabalık ve en büyük alışveriş merkezlerinden biri olan Kanyon'da yaşanan içki rezaletinin ardından, Vinovasyon Şarapçılık Turizm Danışmanlık Şirketi'nin sözleşmeleri iptal edildi. Organizasyona ev sahipliği yapan Kanyon AVM yetkilileri, durumdan dolayı üzüntü duyduklarını belirterek, bir daha benzer vakaların yaşanmaması için her türlü önlemin alındığını bildirdi.

Küçük çocuklara içki dağıtılan etkinlik öncesinde 24 yaş kuralını dikkate aldıklarını savunan yetkililer, “Alışveriş merkezine ailesi ile gelip, ailenin onayıyla tadım yapan, ancak tarafımızdan kesinlikle tasvip edilmeyen birkaç vaka yaşanmıştır. Kanyon olarak bizi de son derece rahatsız eden bu görüntüler sonrasında Vinovasyon firmasının sözleşmesini feshettik. Bir daha benzer vakaların yaşanmaması için her türlü tedbir alındı.” açıklamasında bulundu.

Öte yandan skandala imza atan organizasyon firması Vinovasyon Şarapçılık'tan ilginç bir açıklama geldi. AVM'de çocuklara içki içirilen organizasyonu yürüten Vinovasyon şirketi yetkilileri, “Çocuklara içki ikramı neden engellenmedi?” sorularına, “Çocuklarına içki içirmek isteyen ebeveynlere karşı bir yaptırımımız yok.” karşılığını verdi. Yetkililer, bundan sonra gereken tedbirleri daha sıkı alacaklarını da kaydetti.

Vinovasyon danışmanlarından Perran Arıbal, yaşananlardan üzüntü duyduklarını belirtirken, çocukları sürekli uyardıklarını ileri sürdü. Arıbal izin alırken, 24 yaş kuralına göre izin aldıklarını savundu. “Stantlarda neredeyse nüfus cüzdanı soruluyor. Hatta biz de işi gücü bırakıp gördüğümüz çocukları uyarıyoruz. Ebeveynlerinin yanında gelmeyen çocukları stant bölgesinden uzaklaştırıyoruz.” açıklaması yapan Arıbal'ın savunması da bir hayli ilginç: “Ancak bunu kontrol etmek mümkün değil. Ebeveynleriyle gelen çocuklar anne ve babalarına ‘ben de tadacağım' diyebiliyor. Biz böyle durumlarda anne ve babaları uyarıyoruz ama ‘Çocuk benim sorumluluğumda' şeklinde tepki alıyoruz. Dışarı çıkarmak istediğimizde ise ‘Burası kamusal alan, beni dışarı atamazsınız.' diyorlar. Yani böyle bir tepki ile karşılaştığımızda bir yaptırımımız yok. Onlarca çocuğu da dışarı çıkardık, artık vakalara adeta panter gibi atlıyoruz.” (Zaman) 

 

HABERE YORUM KAT

2 Yorum
  • osman42 / 18 Aralık 2012 16:46

    Bu haber bana ceza sistemimizi hatırlattı.DÜnyanın sayılı ordularından birisine sahibiz ama gel gelelim dolandırıcılık ,gasp ,hakedenin hakettiği cezayı bulması yönünde utanç verici gelişmelere gün geçmiyor ki yenisi eklenmesin.Kavga olur ,bıçaksız kavga üzerinden gidelim: 2 kişi kavga eder, 3 ekip arabası gelse kavga olan yere seyreder ,bunlar yaşanır.Amacım kimseyi rencide etmek değil ama ne cezasından bahsediliyor allasen ya.
    Bu ülkede kim adam gibi hakettiği cezayı alıyor cumhuriyet geleli beri.Sorarım ya ,sorarım, adam devleti hortumluyor ,iki kıytırık soruşturma.
    Polis kavga seyreder ama kanal d'nin arka mı ön mü sokak olduğunu çözemediğim kıytırık bile denemeyecek dizisinde anlatılanlar bayağı komedi.Ben şahsen ara sıra komedi niyetine seyrederim ama komik olanlar filmin gediklileri.Be hey para sen nelere kadirsin.O adamlar bu ülkeyi bilmezler mi?Ceza mı ödül sistemi mi olduğu belli olmayan sistemi bilmezler mi?
    Benimki de laf: Adamlar psikolojik savaşlarını güzelce kazanıyorlar.Aman ne ceza ne ceza.Çok caydırıcı oldu.Yakında tvde pornoda gösterirler ,ee ne de olsa salağız ya.Tüm bunlar bir tarafa ,o çocukların ana babası yok mu?Ne kadar sorumsuz bir toplum olduk.Benim lise arkadaşım dershanelerin olduğu dershaneler sokağı var Konya'da bilen bilir.Oralardaki kahvehanelerde öksüz olunca hem çalışıp para kazanıyordu ,hem de dershaneye gidiyordu.Arkadaşımın dediği şey: ''oralarda dönen paranın haddi hesabı yok.''Vallaha bu dediklerim bir şey anlatmadıysa ben bir şey anlatamam.Dershaneye mi gidiyor çocuklar randevuevine mi?Cevabı gayet iyi biliyoruz ,geleceğimiz kötü ,içinde bulunduğum nesil kitap okumaktan bir haber.Şunu ayarlasa maaş bağlayacaklar ,peh ara sıra ahlak dersi verirler bir de millete.Dine yakın olanları dinden imandan çok yobazlığa yakın.
    Artık Kıbrıs'taki pislikleri tüm Anadolu'ya taşıyacaklar ama yemezler.Biz müslümanlar bu ülkeyi kafirden kurtardık ,içimizdeki kafirlere teslim mi edeceğiz?

    Yanıtla (0) (0)
  • Ruha / 18 Aralık 2012 16:44

    Yıkııcılığına yaklaşık iki, üç asırdır şahit olduğumuz seküler modern dönemlerin -acaba biti mi?- bitiminden sonra, ortaya çıkan, bir nesneliğin ve netliğin üzerinin örtüldüğü bir vasatta oluşan postmodern(modernlik sonrası) mülahazalar, klasik ve modern dönemlerin aksine bir griliği, fluluğu, karışıklığı, kaos ve kavram kargaşasını ele vermektedir!

    Klasik dönemde hemen herşey net ve berraktı, yanlış ve doğru zıtlar gibi dururdu, ama bazen yanlışlıklar da kendini doğru içerisinde gizleyerek var olmaya çalışırdı.

    Modern dönemde ise, albenilik ve Batılı hayat tarzının cazipliği kendisine çekebileceği kadar insanı ayartmış ve yanlışı doğru diye onlara yutturmuştu! Bu moıdern ifsada ve pisliğe Müsümanların önemli bir kısmı, dünya zevklerinden mahrum kalma pahasına karşı durmuşlardı, daha düne kadar!

    Ama ideolojik paktların çöktüğü, duvarların yıkıldığı, sınırların artık bir geçerliliğinin kalmadığı postmodern deönemde ise, Batı paktının mirasçıları neredeyse din ve iman dahi hemen herşeyin göreceli olabileceğin, bizzat olması gerektiğini vaz edercesine her kesime kabul ettirmedin yollarını arayıp bulup devreye soktular!

    İşte, Bizi de kuşatan bu izafi durum şimdi tüketim köleliğinin merkezinde konumlanan, yarı işyeri, yarı mabet işlevi gören AVBM'lerde bu izafiliği hemen herşeye teçmil etmiş bulunmaktalar! Batı paktı Doğı paktının komünist sistem adı alktında segilemek isteyip de sergileme fırsatı bulamadığı toplumsal pek âlâ yapmaktadır! Bu da Batının zaferi olsa gerek!

    Eğer bu zafere inanç ve dünya görüşü açıdsndan dur diyemezsek, bu kez toplumsal ölümümüz komünizme rahmet okutacak varlığı sonlanmamış olan Batı pakrı eliyle olacaktır!

    Bakıyoruz ki, bu ifsad, çok kişiyi sarmış, sarmalamış! Tabiri caizse kaz bir baba, sürtük bir anne, züppe erkek çocuk ve hoppa kzıaları da enselemiş! Bunlar yetmediği gibi bu ifsad içki, fışkı üzerinden çocukları bile alabildiğine kuşatıyor, seviyor(!) ve acımasızca vuruyor!

    Müslümanların harekete geçip bu rezalete, ifsada ve çürümüşlüğe 'dur!' demeleri ve ifsadı onların başlarına çalmaları gerekmiyor mu?

    Yanıtla (0) (0)