1. YAZARLAR

  2. MURAT KAYACAN

  3. Hz. Yûsuf’un gömleği ve kardeşlerinin öz eleştirileri
MURAT KAYACAN

MURAT KAYACAN

Yazarın Tüm Yazıları >

Hz. Yûsuf’un gömleği ve kardeşlerinin öz eleştirileri

06 Mart 2025 Perşembe 23:07A+A-

Hayat bazen bizi hüzünle sınar, bazen de umulmadık bir sevinçle kuşatır. Hz. Ya‘kūb’un hayatı da bunun en güzel örneklerindendir. Yûsuf Suresi’nin 96.-97. ayetleri, Hz. Ya‘kūb’un yıllarca gözyaşı döktüğü oğluna kavuşmadan hemen önce yaşadığı mucizevi bir anı anlatır. Gömlek, yüzüne dokunduğunda gözleri açılan bir babanın, yıllar önce söylediği “Ben size, Allah tarafından sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim, demedim mi?” (Yûsuf 12/96) sözünün haklı çıktığı bir anı… Ancak bu iyileşme, sadece fiziksel bir iyileşme değildir, aynı zamanda kalbin de aydınlanmasıdır. Bu yazıda söz konusu iki ayeti daha yakından inceleyecek, bir babanın sabrı, oğullarının pişmanlığı ve ilahi rahmetin nasıl tecelli ettiğine şahit olacağız.

Hüzünden Sevince: Hz. Yusuf’un Gömleği

Bir zamanlar oğullarının Hz. Ya'kūb’a getirdiği Hz. Yûsuf’un gömleği (Yûsuf 12/18), Hz. Ya'kūb’u üzmüştü. Getirilen Hz. Yûsuf’a ait olan ikinci gömlek Hz. Ya'kūb için bu sefer sevinç kaynağı oldu: “Müjdeci gelip de gömleği onun yüzüne koyunca hemen gözleri açıldı. (Yakub) dedi ki: Ben size, ‘Allah tarafından sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim.’ demedim mi?”(Yûsuf 12/96). Hz. Ya'kūb’un “yüzüne” gömleğin atılmasından kastedilen şey, üzerine atılması anlamında olabilir. Arapçada bazen bir şeyin parçası söylenir ama tamamı kastedilir. “Ey Meryem! (…) rükû edenlerle birlikte rükû et.” (Âl-i İmrân 3/43) denilerek Hz. Meryem’den namaz kılanlarla birlikte namaz kılmasının istenmesi gibi. Hz. Ya'kūb için “gözleri açıldı” denilmesi, onun görmeyen gözlerinin açılması şeklinde yorumlandığı gibi ağlamaktan zayıflayan gözlerinin ağlamanın kesilmesiyle kuvvetlenip görmesi şeklinde de yorumlanmıştır. Hz. Ya'kūb, “Allah tarafından sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim.” derken muhatapları oğullarıdır. “Muhakkak ben gerçekten Yûsuf'un kokusunu alıyorum.” dediğinde ise kendisiyle konuşan kişiler torunları olmalıdır. Hz. Ya'kūb’un kastettiği “Yûsuf'u ve kardeşini iyice araştırın, Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin.” (Yûsuf 12/87) ise o zaman da kastedilen kimseler Hz. Ya'kūb’un oğulları olur.

Hz. Ya'kūb’un Oğullarının Pişmanlığı ve Bağışlanma Talebi

Hz. Ya'kūb’un oğulları Mısır’dan döndü: “Onlar da ‘Ey babamız, bizim için günahlarımıza bağışlanma dile. Gerçekten biz günahkârdık.’ dediler.” (Yûsuf 12/97). Bu ifade, daha önce Hz. Ya'kūb’a “Allah'a yemin ederiz ki gerçekten sen hâlâ eski şaşkınlığındasın.” (Yûsuf 12/95) diyenlerin Hz. Ya'kūb’un oğullarının değil, torunlarının olduğunu gösterir. Daha önce Hz. Yûsuf’a “Doğrusu biz suçlu idik.” (Yûsuf 12/91) demiş olan ve Hz. Yûsuf’a dönük suçlarını kasten işlediklerini belirten Hz. Ya'kūb’un oğullarının “bizim için günahlarımıza bağışlanma dile” demeleri, Hz. Ya'kūb’un duasının makbul olduğuna işarettir.

Sonuç

Hz. Ya‘kūb’un gözlerinin açılması, sadece fiziksel bir iyileşmeye değil, hakikatin de ortaya çıkmasına işaret eder. Yûsuf sûresi 96.-97. ayetleri, sabrın sonunda kavuşmayı, hataların ardından gelen pişmanlığı ve affedilmenin huzurunu bizlere gösteriyor. Bugün biz de hayatın içinde kaybettiğimiz değerleri, kırdığımız kalpleri, uzaklaştığımız hakikatleri hatırlamalıyız. Yaşanan her imtihan, bir dönüşüm fırsatı olabilir; yeter ki kalplerimiz özeleştiri yapmaya, bağışlanma dilemeye ve hakikati kabul etmeye açık olsun. Hz. Yûsuf kıssasına dair bu yazıda ele alınan iki ayet; kıssanın insani zaaflar, tövbe bilinci ve ilahi rahmet açısından nasıl anlaşılması gerektiğine katkı sunuyor. Bununla birlikte bugünün insanı için belki de en önemli mesaj; Hz. Ya‘kūb’un sabrı, Hz. Yûsuf’un metaneti ve oğullarının dönüşümüdür; çünkü gerçek kavuşma, insanın hakikatle yüzleştiği an başlar.

YAZIYA YORUM KAT