Başkent Şam'a açılan stratejik konumdaki Humus, savaşta en yoğun bombardımana maruz kalan illerden biri oldu.

Humus'taki birçok nokta Mart 2011'de başlayan rejim karşıtı gösterilerin adresi olurken, rejim güçleri ise bu gösterileri bastırmak için her türlü silaha başvurdu.

Savaşın ilk yıllarında kent merkezinde bombalanan bazı mahalleler yerle bir edildi, altyapı tamamen tahrip oldu. Böylece yerinden edilen bölge halkının geri dönüşü de engellendi.

AA muhabirleri, devrik rejim güçlerince en yoğun saldırılara maruz kalan mahallelerden Halidiyye ve Curat eş-Şeyyah'daki yıkımı görüntüledi.

Her iki mahallede de konutların yarısından fazlasının zarar gördüğü, evlerin çoğunun oturulamaz halde olduğu ve birçoğunun da yeniden inşa edilmesi gerektiği dron görüntülerine yansıdı.

Görüntülerde, hayalet kentleri andıran mahallelerde, Suriye'nin birçok noktasında olduğu gibi camiler ve okulların da kullanılamaz durumda olduğu görülüyor.

AA muhabirine konuşan bölge sakinleri, Baas rejiminin kendilerine evlerinin imarı için izin vermediğini anlattı.

Halidiyye Mahallesi'nin 40 yıllık sakini olan Mazen Masri, Baas rejiminin yıkılmasının ardından daha önce manavlık yaptığı dükkanı onararak yeniden açtı.

Masri, yaptığı açıklamada, "Bu sokakta daha önce iş yerleri açıktı. 2011'de kriz başlayınca birçok insan yerinden oldu. Şimdi ise insanlar yeniden dönüp geçimlerini sağlamak için iş yerlerini onarmaya başladı." dedi.

Dükkanın, yaklaşık 14 yıldır rejim güçlerinin hava saldırıları nedeniyle kapalı olduğuna değinen Masri, "Şu an çok şükür güvenlik oluştu, bize kolaylık sağlandı. Eskiden dükkanın önüne bir şey koymamıza izin vermiyorlardı. Şimdi ise karışan yok." ifadelerini kullandı.

Bölgedeki altyapının yetersizliğinden şikayet eden Masri, elektrik, su ve temel hizmetlerin yeniden sunulmasını beklediklerini dile getirdi.

"Allah'a güvenip gelsinler"

Halidiyye sakinlerinden Muhammed İbrahim Ebu Yaser de "Bölge halkı el ele verirse, buralar iyi olacak. (Rejimin yıkılmasının ardından) Yurt dışından çok sayıda kişi evine dönmeye başladı. Komşum Almanya'dan döndü. Oğlum Lübnan'dan geldi. Türkiye, Ürdün, Irak ve İdlib'den de dönenler oldu. İnsanlar askerliğe alınmamak için ülkeden ayrılmıştı, şimdi temelli döndüler." şeklinde konuştu.

Bölge halkının rejimin saldırısı nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kaldığını hatırlatan Ebu Yaser, rejim döneminde insanların alıkonma korkusuyla evlerine dönemediğini belirtti.

Komşularının geri döneceği umuduyla sokakta temizlik çalışmaları da yapan Ebu Yaser, "Allah'a güvenip gelsinler. Bu ülkede herkes yaşayabilmeli. Daha önce burada yaşayanlar geri dönmeli." ifadesini kullandı.

Birlik ve beraberliğin önemini vurgulayan Ebu Yaser, adaletin sağlanması için ülkede suça karışanların hesap vermesi gerektiğini sözlerine ekledi.