BÜLENT GÖKGÖZ / HAKSÖZ-HABER

Türkiye çelişkilerle dolu bir ülke! Bir tarafta muhacir ve mazlumlara yönelik hükümetin Müslümanların göğsünü kabartan yardım eli uzatan politikalarına, kimi zaman da hükümetin bahse konu politikaları ile taban tabana zıt uygulamalarına tanık oluyoruz. Bu gel-gitler bürokrasinin keyfiliği veya hükümetin hükmetme yetersizliği ile de izah edilse kelimeler mağduriyette, hukuksuzlukta noktalanıyor. Bürokrasinin Kemalist statükoyu besleyen devletlü uygulamalarını her ne kadar ‘işgüzarlık’ ile tanımlasak da hükümetin omuzlarındaki adaleti ve vicdanları örseleyen, hukuksuzluğu besleyen günah yükünün de giderek arttığının altını çizelim. Sonuçta at, sahibine göre kişner!

Geçtiğimiz yıl Eylül ayında gözaltına alınıp cezaevinde tutulan Iraklı Kur’an ve hadis alimi Abdulhak Hamid Muhammed Muhammed, Bursa Geri Gönderme Merkezi’nin işgüzarlığı ya da el çabukluğu marifeti ile deport edildi!

Yaklaşık onbir yıl önce yönetimin baskılarından ötürü Irak’ı terk etmek zorunda kalan, Suriye’de de yedi yıl kaldıktan sonra Türkiye’ye sığınan ve dört yıldır ailesiyle birlikte Çorum’da ikamet eden Iraklı alim Abdulhak Hamid Muhammed Muhammed, 2016 Eylül ayında DAEŞ iftirası ile gözaltına alınmıştı. Gözaltında tutuklu bulunduğu sırada ters kelepçenin de etkisiyle mevcut kalp rahatsızlığı yeniden nüksetmiş ve müdahale amacıyla hastanede operasyon geçiren Abdulhak, sonrasında yeniden cezaevine gönderilmişti. Bu esnada Çorum L Tipi Cezaevi’nden Samsun E Tipi Cezaevi’ne nakledilen Abdulhak’ın yaşadıklarına ve nerede olduğuna dair ailesine hiçbir bilgilendirme de yapılmadı.

Sekiz aylık tutukluluk sürecinde iki kez avukat yardımı ile ailesiyle görüştürülen Abdulhak, hakkındaki DAEŞ suçlaması ile ilgili adli mercilerce beraat kararı verilip 8 Mayıs tarihinde tahliye edildi. Daha doğrusu tahliye edildi ancak serbest bırakılmadı.

Geri Gönderme Merkezlerindeki Hukuksuzluklar Devam Ediyor!

Adli merciden tahliye edildiğine dair tebligat alan aile, Samsun E Tipi Cezaevi’nden tahliye edilen Abdulhak’ın iki haftadır evine dönmemesinden ötürü endişelenip Çorum Yabancılar Şubesi’ne müracaat etti. Şifahen aile, Abdulhak’ın Bursa Geri Göderme Merkezi’ne nakledildiğini öğrendi. Bursa Geri Gönderme Merkezi’ne deport edilmek amacıyla gönderildikten sonra avukatların Anayasa Mahkemesi’ne itirazları sonucu(15 günlük itiraz süresinin dolmasına iki gün kala) 13 Haziran tarihine kadar deport işlemlerinin durdurulmasına karar veren mahkemenin kararı, Çarşamba günü mesai sonrasına yetişebildiği için Perşembe günü geri gönderme merkezine tebliğ edilecekti.

Geri Gönderme Merkezi, Abdulhak kardeşle ilgili çabaları bildiği halde tebliği beklemeden işgüzarlıkla Çarşamba akşamı Abdulhak’ın deport işlemini gerçekleştirdi. Üstelik hangi ülkeye deport edildiğine dair bilgi de henüz alınabilmiş değil. Oysa Abdulhak kardeşin geçerli pasaportu ve Sudan’a yerleşebilmesi için vizesi olduğunun bilgisi verilmesine rağmen!

Türkiye’deki sığınmacıların adli süreçleri olduğunda beraat etseler dahi deport edilmelerine yönelik bir uygulama var. Hakkınızdaki davadan aklansanız bile sınır dışı ediliyorsunuz! Şimdi, Abdulhak kardeşi meçhul bir akıbete yollayan memurlar ne kadar övünseler azdır! Ne de olsa DAEŞ’le mücadele ediyorlar!

Peki, AK Parti hükümeti, Bursa Valiliğinde yaşanan bu hukuksuzlukla ilgili ne yapacak?