
HÜDA PAR Üyeleri Saldırıda Yaşadıklarını Anlattı
Şırnak'ın Cizre ilçesinde 3 kişinin yaşamını yitirdiği olaylarda saldırıya uğrayan HÜDA PAR üyeleri, yaşadıklarını anlattı
Cizre ilçesinde 3 kişinin yaşamını yitirdiği olaylarda saldırıya uğrayan HÜDA PAR üyeleri, yaşadıklarını anlattı.
Terör örgütünün gençlik yapılanması YDG-H üyelerince evi ateşe verilen Şemsettin Gözüngü (32), olay sırasında komşunun evinde misafirlikte olduğunu belirterek, "Evimi uzun namlulu silahla taradıktan sonra camını kırdıkları pencereden içeri molotofkokteyli attılar" dedi.
Cep telefonuyla ulaştığı eşini 2 yaşındaki çocuğu Uğur ile banyoya sığınması için yönlendirdiğini kaydeden Gözüngü, şöyle konuştu:
"Bu sırada kapıyı kırıp içeri giren saldırganlar, evimizi oda oda ateşe verdi. Evimizin banyosu misafirlikte olduğum evin tarafında yer alıyordu. Eşimi ve çocuğunu kurtarmak için arkadaşlarla dış taraftan duvarı kırıp, onları dışarı çıkardık. Eğer duvarı kırmasaydık hamile eşim ve çocuğum yanacaktı"
Yere uzanarak kurtulabildik
Halis Gözüngü (35) ise saat 03.00'te eşi ve 4 çocuğuyla uyuduğu sırada evine silahlı saldırı yapıldığını vurgulayarak, şunları anlattı:
"Çocuklar yerde yattığı için hemen onların yanına uzandık. Evimizi delik deşik ettiler, kafamızı yerden kaldıramıyorduk. Yere uzanarak kurtulabildik. Çok ağır silahlar kullandılar. Saldırı sırasında mutfakta yangın çıktı. Kardeşim ile yangını söndürdük. Eğer söndürmeseydik evimizde büyük bir yangın çıkacaktı. Allah’ın yardımı olmasaydı belki hepimiz ölürdük."
Osman Gözüngü (44) de saldırı nedeniyle aracının kullanılamaz hale geldiğini söyledi.
Evlerdeki hasar ortaya çıktı
Bu arada Nur Mahallesi'nde HÜDA-PAR'a üye bazı kişilerin evlerine uzun namlulu silahla düzenlenen saldırının boyutu ortaya çıktı.
Saldırı nedeniyle bazı evlerde büyük hasar oluştuğu görüldü.
Saldırıda ateşe verilen 2 ev ile silahla taranan 10'u aşkın evdeki hasar, yaşanan olayın vahametini gözler önüne serdi.
AA
HABERE YORUM KAT
Kobanide zoru görünce etek giyip kaçan korkaklar, Cizrede dağdan getirtikleri yüzlerce militan, yerli çakalalları belediye araçları ile ağır silahlarla bir avuç yiğidin destansı kahramanlıklarından DİRENİŞ adına alacakları dersler vardır. yerini ve yurdunu savunmanın kutsallığını şehirlerini korkakça terkedip kaçanlara ve dünyaya bu bir avuç yiğit göstermiş oldu.Müslümanlar ,dikkat edin şu an müslümanlar pkk/hdp'nin sahip olduğu imkanlara sahip olsaydı ve bu gücünü kullanıp yüzlerce silahlı militan, yerli elamanları vs.. ile bir avuç pkklı ailenin evini kuşatıp saldırsaydı ve bu aileler islamcılara boyun eğmeyip ölümüne direniş gösterseydiler şu an sol medyada hangi kahramanlık destanları ,şarkıları dizilmiş olurdu Allah aşkına.
Yanıtla (0) (0)Müslümanların sahip olduğu direniş ruhunun sırrını merak edenlere derim ki; Bu sır , dünyanın en güçlü ordusuna karşı en ilkel silahlarla yurtlarını yıllardır ölümüne savunan Gazzeli yiğitlerin dayandığı inanç-iman ortak paydasıdır. Pkk vesayetine amade olan korkak müslümanların bunu anlaması maalesef mümkün değildi.
evlere baskın yapan zalim ve kafirlere karşı birlik olunmalı zalimler belliki kafir güçlerdensilah vepara yardımı alıyor müslümanlar sık sık bir araya gelip bu konuda tebbirli olmalılar emniyetin geçikmesi manidardır
Yanıtla (0) (0)Aydoğdu kardeş, işte şimdi farkettiniz değil mi? Yıllardır bu böyledir aslında. Yani tam da anlattığınız gibi. Şimdiki yaşananlar geçmişin aynasıdır. Çok dikkat etmek lazım. Kim nerede duruyor? Şimdilerde kim nerede duruyorsa, geçmiştede oradaydı. Geçmişte daha bir iç içeydi. Mevlam samimi müslümanların ferasetini artırsın, aralarındaki uhuvveti artırsın.
Yanıtla (0) (0)Öncelikle saldırıya uğrayan Müslümanlara geçmiş olsun diyoruz ve onların yalnız bırakılmamalarını ısrarla gündeme getiriyoruz. Zira yalnız bırakılan (Yeterince desteklenmediği, haklarında iftira kampanyaları düzenlendiği kirli çağımızda) Müslümanların Irak'ta, Suriye'de, Mısır'da nasıl Katillerin. Baasçı, Nasırcı, Mezhepçi (İran ve Suud) İşbirlikçi ve Ulusalcı çeteler tarafından katledildiğini açıkça görüyoruz.
Yanıtla (0) (0)Kendi hakim oldukları yerlerde en Faşizan baskıları, Linçleri yapan PKK sempatizanların Batı bölgelerinde masum rolü oynamaları çok ilginç.
Düne kadar Batı bölgelerinde bazı çevrelerin PKK'ya karşı tepkilerine karşı çıkıyorduk, lakin şimdi çocuk kadın ve sivil değil ama PKK ve destekçilerine karşı yapılan saldırıların hiçte öyle kötü olmadığı zannı oluşmaya başladı.
Yine benzer bir şekilde bir zamanlar Doğu'da bazı İslami çevrelere yine başka İslami çevrelerin baskılarına karşı çıkıyorduk, lakin yine şimdi o baskı gördüğünü iddia eden İslami çevrelerin PKK ve yandaşlarına şirin gözüken, onların dillerine benzer dillerle konuştuklarını gördükçe, acaba diyoruz(!), acaba bizim tam tanımadığımız bölgede kim bilir neler oldu, birbirlerini çok iyi tanıyan o çevreler neler biliyorlardı diye düşünüyoruz.
Her ne oluyorsa; zamanla bazı şeylerin ipuçları vermeye başlamış olması da takdir ve sürecin ürünü. Müslümanlar , her kesimdeki Müslümanlar bütün zaaflarından arınmaya çalışmalı ve kardeşlerinin zaaflarını merkeze almak yerine mazlumlukları, hakkı, hukuku ve İslam kardeşliğini ön plana almalıdırlar.