HSYK için suç duyurusundan ne çıkar?
HSYK üyeleri hakkında, Adalet Platformu Başkanı Adem Çevik tarafından, dün suç duyurusunda bulunuldu. Ne çıkar bu suç duyurusundan? Şikayet edilenler suçludur-değildir açısından bakmıyorum olaya.. Bu suç duyurusu, adil bir çözüme kavuşturulur mu noktasından bakıyorum. Ne olacak bu suç duyurusundan sonra?
HSYK üyelerinin yargılanabilmesi için ne gerekli?
Biliyorsunuz, HSYK’da Yargıtay’dan gelen üç asil üye, Danıştay’dan gelen iki asil üye var..
Danıştay’daki usul de, Yargıtay’daki usule aşağı yukarı benzer olduğu için, Yargıtay üyelerinin yargılanabilme prosedürünü aktaralım..
Yargıtay Kanunu 46. madde düzenliyor konuyu:
“Kişisel ve görevle ilgili suçlar:
Madde 46 – Yargıtay Birinci Başkanı, birinci başkanvekilleri, daire başkanları, üyeleri, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekilinin görevleriyle ilgili veya kişisel suçlarından dolayı haklarında soruşturma yapılabilmesi Birinci Başkanlık Kurulunun kararına bağlıdır.”
Demek ki aynı zamanda Yargıtay üyesi olan HSYKüyelerini soruşturmak için bile, Birinci Başkanlık Kurulu’nun kararı gerekiyormuş!
Peki bu kurul, soruşturma talebini reddederse, ne olacak?
Hiiç.. Oturup, derdinize yanacaksınız.
İtiraz mitiraz?
Yok kardeşim, itiraz da yok, mitiraz da, anlamıyor musun?
“Olur mu canım, hangi devirde yaşıyoruz? Niye karar kesin olsun ki? Topu topu 9 kişiden oluşan bir kurul bu. Yanlış yapmış olamaz mı?”
Bu kadar itiraz ediyorsan, al sana cevabı..
Yine 46. maddenin devamındaki fıkra düzenliyor konuyu:
“Birinci Başkanlık Kurulu kendisine intikal eden veya ettirilen ihbar ve şikayetleri inceleyerek soruşturma açılmasını gerektirir nitelikte gördüğü takdirde, ilk soruşturma yapılması için ceza dairesi başkanlarından birini görevlendirir. Aksi takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verir. Bu karar kesindir.”
Haydi bakalım, “Bu karar kesindir” hükmünü aşın da görelim..
9 kişi, göz göre göre, suç olan eyleme “Bir şey yok” derse.. Hiç gerekçe bile sunmadan (uygulamada öyle yapıyorlar) dosya kapanıverir..
İşte böyle sayın seyirciler.. Hukuk devleti dediğiniz şey, bu işte..
Hani “değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez” koruması altında olan “hukuk devleti” var ya..
İşte bu kadar “hukuk devleti”!.
Tabii sadece yüksek yargıdakiler için bu dokunulmazlık.. Aşağıdaki hakim-savcılar için, yol çok.. Mesela, Balyoz davasının birinci sanığı Çetin Doğan geçtiğimiz günlerde savcıları şikayet etmiş..
Orda ne olacak?
Orda yollar çok.. İtirazlar ganî!
Bir makam red mi etti, diğerine. Diğeri red mi etti, öbürüne.
Nasıl yani?
Şöyle.. AdaletBakanlığı’na şikayet ediyorlar, diyelim ki, müfettişler inceliyor, Bakan “Suç olacak bir konu yok” diyor..
Ne oluyor, dosya kapanıyor mu? Hayır.. İtiraz ediyorlar, idare mahkemesine..
İdare mahkemesi bir karar veriyor. Bu kararla iş bitiyor mu?
Hayır.. Sonra o karar, tekrar itiraz ile üst mahkemeye gidiyor..
Dön babam, dön.. İtiraz et de et..
İşte böyle..
Yargıtay’da bir kişi sanık olursa... Yargılanması adeta imkansız..
Nitekim, yakın tarihimizden hatırlayın..
Bir YargıtayBaşkanı, sanki ülkede müteahhit kalmamış gibi, gitmiş mafya babasının arkadaşına, özel villasının tamirini yaptırtmıştı. Tabii arka planda, mafya babasının yurtdışına kaçma işleri için,Yargıtay’daki dosya takibi işi vardı..
Ne oldu o Yargıtay Başkanı’na? Yargılandı mı? Hayır..
Suç görmedi, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu.
Eeee, onlar suç göremezlerse, yargılama da olmaz tabii.
Tek örnek mi?
Yoo. Çoook örnek var.
HSYK’da da görev yapan bir başka Yargıtay üyesi vardı.. Oğlu avukat..
Mahkemelere tehditler savurmuştu.. “O kararınız yanlış. Değiştirin kararınızı” diye..
Sanki dağbaşında yaşıyoruz.
Karar yanlış ise, hukuki itiraz prosedürünü izlersiniz, kabul edilir/edilmez. Ama her şey hukuka uygun yapılır.
Bunlar ne yapıyorlar?
Açıyorlar telefonu.. “Ben Yargıtay üyesi filancanın oğlu, avukat falanca..”
Eeee?
“Babam ‘Karar yanlış’ diyor. ‘O kararı geri alsın’ diyor.”
Sıkıysa dönme.. Hakkari’nin Çukurca ilçesinde alırsın soluğu inanın.
Bu Yargıtay üyesi yargılandı mı? Hayır!
Şimdi söyleyin, ne çıkar bu suç duyurusundan? Bu Yargıtay ile, hiçbir şey!
VAKİT
YAZIYA YORUM KAT