Hindistan'da Protestolar Üniversite Öğrencilerinin Katılımıyla Devam Ediyor
Hindistan'ın çeşitli eyaletlerindeki üniversitelerin mezuniyet törenlerinde eylemler düzenledi. Başkent Yeni Delhi'de çoğunluğunu kadınların oluşturduğu yüzlerce kişi oturma eylemi yapıyor.
Hindistan'da Pakistan, Afganistan ve Bangladeş'ten gelen 6 dini gruba vatandaşlık yolunu açan ancak aynı durumdaki Müslüman göçmenleri kapsam dışı bırakacak şekilde değiştirilen Vatandaşlık Yasası'na karşı gösteriler devam ediyor.
Hint basınındaki haberlere göre, ülkenin çeşitli eyaletlerindeki üniversite öğrencileri, mezuniyet törenlerinde yasa karşıtı eylem yaptı.
Batı Bengal eyaletinin başkenti Kalküta'daki Jadavpur Üniversitesinde, uluslararası ilişkiler öğrencisi Debosmita Choudhury, mezuniyet töreninde vatandaşlık yasasının bir kopyasını sahnede yırtarak değişikliği protesto etti.
Mezuniyet töreninde yasa karşıtı 25 öğrenci de diplomalarını almak için sahneye çağırıldıklarında yerlerinden kalkmayarak tepkilerini ortaya koydu.
Uttar Pradeş eyaletinin Varanasi şehrindeki Banaras Hindu Üniversitesinde (BHU) Sih öğrenci Rajat Singh, mezuniyet töreninde yasadaki değişikliğe karşı tepki göstererek diplomasını almak istemedi.
Üniversiteden yaklaşık 70 öğrencinin protestolar sırasında gözaltına alındığını kaydeden Rajat Singh, "19 Aralık'ta yasa karşıtı protestolarda çok sayıda öğrenci tutuklandığı için diplomamı kabul etmedim. Bu tutuklamalara karşıyım. Milleti bölemeye çalışan herhangi bir yasaya karşıyım." ifadelerini kullandı.
Başkent Yeni Delhi'nin güneyinde Shaheen Bagh banliyösünde, çoğu kadınlardan oluşan yüzlerce kişinin yaptığı oturma eylemi de 10 gündür devam ediyor.
Öte yandan, sosyal medyada örgütlenerek ülkenin çeşitli eyaletlerinde bir araya gelen avukatlar, ülke genelinde tutuklanan veya gözaltına alınanlara karşı yasal destek sağlamak için harekete geçti.
"Hindular için sadece bir ülke var, Hindistan"
İktidardaki Hindistan Halk Partisinden (BJP) Gucerat eyalet Başbakanı Vijay Rupani, Ahmedabad'da yasayı desteklemek için düzenlediği mitingde yaptığı açıklamada, Müslümanların gidebilecekleri 150 ülke olduğunu belirterek, "Hindular için sadece bir ülke var ve bu da Hindistan." dedi. Rupani'nin açıklaması sosyal medyada tepki gördü.
Geçen hafta Aligarh Müslüman Üniversitesinde yaşanan şiddet olaylarının ve polis eylemlerinin incelendiği durum tespit raporunda, emniyet güçlerinin, Jai Shri Ram (Tanrı Ram’a selam olsun) sloganları atarak öğrencilere saldırdığı belirtildi.
Polisin benzeri dini sloganlar atarak öğrencilere ait motosiklet ve çeşitli araçları yaktığı ve hasar verdiği kaydedildi.
Uttar Pradeş eyaletinde Rampur bölge yönetimi, şiddet eylemleri ve kamu malında toplam 86 bin 500 dolarlık zarara yol açmaktan sorumlu tutulan 28 kişiye bildirim göndererek savunmalarını istedi.
Çocuğu gözaltında bulunan Munni Begüm, avukat dahi tutacak paraları olmadığını belirterek, "Tazminatı nasıl ödeyebiliriz?" dedi.
Bölge yönetiminin bildirimi, Eyalet Başbakanı Yogi Adityanath'ın, "Çevreye zarar verenlerden ve şiddete sebebiyet verenlerden intikam alacağız" açıklamasından sonra geldi.
Müslümanlar yasa kapsamının dışında kalıyor
Ülkenin çeşitli eyaletlerinde 31 Aralık 2014'ten önce ülkeye giren gayrimüslim göçmenlere vatandaşlık verilmesine imkan tanıyan ancak aynı durumdaki Müslümanları bu kapsamın dışında tutan yasa, 9 Aralık'tan bu yana protesto ediliyor.
Vatandaşlık Yasası'ndaki değişikliğe karşı ülke çapında düzenlenen gösterilerde protestocularla polis arasında çıkan çatışmalarda 23 kişi hayatını kaybetmişti.
Yürürlüğe giren kanun kapsamında, özellikle Pakistan, Bangladeş ve Afganistan'da dini baskıdan kaçan Budist, Sih, Jain, Parsi, Hindu ile Hristiyanlar kimliklerini ve Hindistan'da 6 yıldan uzun süredir yaşadıklarını kanıtlamaları halinde vatandaşlık elde edebilecek, aynı pozisyondaki Müslümanlar ise kapsam dışında tutulacak.
Yasa, dünyada en çok Müslüman nüfusa sahip ikinci ülke Hindistan'da 200 milyon Müslümanı ikinci sınıf vatandaş haline getirmek ve birçoğunu vatansız bırakmak için atılan bir adım olarak değerlendiriliyor. (AA)
HABERE YORUM KAT