Hicret'in Hayatımızdaki Yeri ve Anlamı Üzerine
Haşim Ay, yazısında yeni hicrî yıl vesilesiyle hicretin hayatımızın neresinde olması gerektiğine değinilerde bulunuyor.
Haşim Ay’ın yazısından bir bölüm şöyle:
Ümmet-i Muhammed olarak yeni bir hicrî yıla girdik.
Hicrî takvim, “hicret”e vurgu açısından daima önemsenmesi gereken bir değere sahiptir. Gelişigüzel, boşuna, olsun diye tercih edilmiş bir zaman belirlemesi değildir bu. Çünkü gerek kavramsal açıdan ihtiva ettiği anlam, gerekse de tekabül ettiği büyük tarihî olay “hicrî takvim”in başlangıcı için merkeze alınmıştır ki bu gerçekten de gayet tutarlı bir tercihtir.
Hususen de bugün Müslüman beldelerden taşan ve dünyayı sarsan kitlesel göç dalgaları, hemen her gün karaya vuran mülteci/muhacir bedenlerle birlikte düşünüldüğünde hicreti gündemleştirmenin ve hicret bilincini kuşanmanın önemi daha da anlam kazanacaktır.
*
Her insan bir muhacirdir!
Hicret; özüne dönmek, kendine gelmektir. Benliği kaplayan kir û pastan arınmak, gaflet örtüsünü yırtıp uyanmak, yolcu olduğunun farkına varmaktır.
Hicret sekülerleşmeye/dünyevileşmeye karşı çekilen güçlü bir settir. Yeryüzünün tevhid, adalet ve özgürlük temelinde imar ve inşası için hiç ölmeyecekmiş gibi cehd û çaba içinde bulunmak, her an ölecekmiş gibi hazır ve tetikte olmaktır. (…)