HAKSÖZ HABER

Yaşadığımız ülkede asli kimliği İslam düşmanlığı olan kişiler için konunun ne olduğundan bağımsız olarak her gelişme İslam düşmanlıklarını izhar etmek için bir fırsat! Bu kişilerin İslam düşmanlığı yaparken illa ki planlı programlı davranmaları da gerekmiyor, bu kimselerde İslam’a ve İslami olan her şeye düşmanlık insiyaki bir şey, varlıklarının ondan ayrı düşünülemez bir parçası. Bu sebeple malum kesim tarafından Koronavirüs salgının yayılmasının sorumlusu olarak umrecilerin gösterilmesine şaşırmamak gerekiyor.

1 Mart’tan bu yana Dünya Sağlık Örgütü’nün virüsün yeni merkezi ilan ettiği Avrupa’dan gelen kişi sayısı 372 bin kişiyken umreden dönen kişi sayısı 21 binmiş, önemli değil! Suudi Arabistan’da tespit edilmiş tek bir vaka bile yokken ülkeye dönen umrecilere tarama yapılıp hastalık şüphesi bulunanlar test yapılmak üzere ayrılmış diğerlerinin de bağlı bulundukları aile hekimliklerine bildirilerek takipleri yapılmaya devam ediliyormuş, nafile! 14 gün süreyle evde kendi kendini karantinaya alma tavsiyesine virüsün çok daha fazla yayıldığı diğer ülkelerden gelenler tarafından ne kadar uyuluyor, soru mu şimdi bu!  “Kargadan başka kuş tanımam” tavrıyla bu süre zarfında umreciden başka yurtdışından gelen kimse olmamış da bu virüs sadece ve sadece  “umreciler” marifetiyle ülkeye girip yayılmış gibi konuşuyorlar, yazı yazıyorlar, sözüm ona değerlendirmede bulunuyorlar.

Dertlerinin halk sağlığını korumak, gördükleri bir yanlışı eleştirmek falan olmadığı aşikar! Alerji duydukları bir şeye gayri ihtiyari tepki gösteriyorlar sadece. Başörtüsü, cami, umre ve saire fark etmiyor! İslam’a dair her şeye diş bilemiş, konu ve zemine göre İslami olan ne varsa gizli, açık ona saldırmayı meslek edinmiş bu zevatın Koronavirüs’e varana kadar hangi illetle malul oldukları ortada!