Her şey çok güzel oluyor!
CHP cephesinde “Kılıçdaroğlu’nun adaylığı doğru muydu?” tartışmaları başladı bile…
HAKSÖZ HABER
Sözcü’den Soner Yalçın, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı hakkında tam bir sene önce olumsuz görüşlere sahip olduğunu ifade ederek başlamış yazısına.
-“Gittiğim her yerde Kılıçdaroğlu ‘aday olmalı mı', ‘aday olmamalı mı' tartışmaları yapılıyor. Ki seçime bir yıl kala bu tartışmalardan uzak durmak imkânsız hale geldi. Herkes tek soruya odaklanmış durumda: ‘Kılıçdaroğlu kazanır mı?'
Haklılar. Siyaset, sonuç odaklıdır. Temel hedefi, kazanmaktır…
Ben ise soruya tersten yaklaşıyorum. Şöyle: Tarih, 18 Haziran 2023. Sandıkları açıldı. Sonuç belli oldu: Kılıçdaroğlu kazanamadı!”
Sol-Kemalistler o kadar öfkeli ki çatacak yer arıyorlar. Bir sene önceki defterleri açarak herkes mağlubiyetin ağır yükünden kurtulma derdinde. Bunları görünce belki de en doğru hamleyi Muharrem İnce yapmış...
Aslında Soner Yalçın, Kemal Kılıçdaroğlu’nun neden kazanamayacağını ifade ederken hakkaniyetli davranmış. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugüne kadar hiç kazanamadığını ifade eden Yalçın bu seçimi de diğerlerinden çok farklı görmemiş.
Kılıçdaroğlu için bu sıradan seçim değil kuşkusuz:
Ekmeleddin İhsanoğlu'nu aday gösterdi, kazanamadı.
Muharrem İnce'yi aday gösterdi, kazanamadı.
Kazanılamayan genel seçimlere veya referandumlara hiç girmeyeyim…
Ve şimdi de kendini ortaya koyuyor…
Sonuç kısmında ise Soner Yalçın seçim sürecinde CHP’nin bütün kirli işlerini sıralamış. Netice olarak ortaya çıkan tablo da Yalçın haklı çıktı. Ancak bu haklılık bir şey değiştirmiyor. CHP’nin toplum ile var olan köklü sorunlarına karşı ürettiği söylemler inandırıcı bulunmuyor. Zaten inanılacak bir tarafı da yok! Değişim çok daha derinden ve köklü olmalı. Bizden size bir tüyo, işe “altı ok” ile başlayabilirsiniz!
Yalçın’ın yazısının ilgili kısmı:
Sonra Kılıçdaroğlu herkese ‘ben aday olacağım' dayatması yaptı. Altılı Masa'da kavga bile çıktı. Vs.
Herkese şunu sordum, “neden bu kadar kazanacağından emin?” Kimseden doyurucu yanıt alamadım. Çevresindeki bir avuç ikbal peşindekilere mi kandı?
Sonrası süreçte Kılıçdaroğlu ve çevresi akıldan o kadar uzaklaştı ki, “Beşli Çete'nin Kılıçdaroğlu'nun adaylığını engellemek istediği” yazdırıldı! Akılsızlar zamanın en büyük hırsızlarıdır.
Oysa tersi doğruydu; iktidar rakip olarak, kolay lokma Kılıçdaroğlu'nu istiyordu…
Sonuçta:
Sadece Kılıçdaroğlu yenilmedi.
CHP genel merkezi yenildi.
Parti tabanına bile sormadan “illa ben aday olacağım” dayatması yenildi.
Yüzde bir bile oyu olmayan masadaki partilere “bol kepçeden” milletvekilliği dağıtarak adaylığını destekleten politik kurnazlık yenildi.
Toplama çıkarma yaparak seçim kazanacağını düşünen “siyaset mühendisliği” yenildi.
Solda kangrene dönüşen kimlikçi neoliberal siyaset yenildi.
Programı dışlayıp politikayı, hamasete-popülizme indirgeyenler yenildi.
Halka güven vermeyenler yenildi.
“Suikast yapacaklar” diye çelik yelek giyerek halkı gerenler yenildi.
“Ha bugün ha yarın iktidar hakkımda kaset çıkaracak” diyerek seçimi salt adli konuya dönüştürenler yenildi.
Tarafçı dönek liboşlar yenildi.
FETÖ'cüler, PKK'lılar yenildi.
Manipülatif gazetecilik yenildi.
Hakikati değil algıyı gerçekmiş gibi sunan sosyal medya yenildi.
Kılıçdaroğlu'nu -hem de birinci turda yüzde 55- gösteren anketçiler yenildi.
“Sana Söz!” gibi ne dediği anlaşılmayan absürt reklamlar-reklamcılar yenildi.
Ülkenin milli savunma sanayini küçümseyenler yenildi.
Halkı hakir görenler yenildi.
Biden yenildi, CIA yenildi, küresel medya yenildi.
Gayri milliler yenildi…
HABERE YORUM KAT