1. HABERLER

  2. HABER

  3. Hataylılar, Fitneye Karşı Safları Sıklaştırdı
Hataylılar, Fitneye Karşı Safları Sıklaştırdı

Hataylılar, Fitneye Karşı Safları Sıklaştırdı

Hatay’daki Baas provokasyonuna karşı Cuma Namazında Alevi-Sünniler birlikte saf tuttu.

01 Eylül 2012 Cumartesi 11:09A+A-

Suriye'den gelen sığınmacılarla kavgalar yaşandığı öne sürülen Hatay'da, Aleviler ile Sünniler aralarındaki gerginlik iddialarına Cuma Namazı'nda beraber saf tutarak cevap verdi.

Hatay'da Alevi ve Sünni vatandaşlar, Şam yönetiminin yaşanan iç savaşı mezhep çatışmasına dayandırma çabası ve "yerli baasçılar"ın Suriyeli sığınmacılarla Hataylılar arasında mezhep kaynaklı gerilim yaşandığı provokasyonuna Cuma namazını birlikte kılarak cevap verdi.

Star Gazetesi'nden Bünyamin Demirkan'ın haberine göre, Merkez Affan Camii'nde birlikte saf tutan Alevi ve Sünni vatandaşlar, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın atadığı Sünni imam Mustafa Öcal ile fahri imam Alevi hoca Adnan Fatihoğlu'nun birlikte görev yaptığı  Merkez Affan Camii'nde cuma hutbesini dinledi. Fatihoğlu okuduğu hutbede Hücurat suresinin 6'ncı ayetini hatırlatarak Alevi ve Sünnileri provokasyonlara karşı uyardı.

BU TECRÜBE DAHA ÖNCE YAŞANDI

Farklı medeniyetlere evsahipliği yapan hoşgörü kenti Hatay'daki Merkez Affan Camii'nde Alevi ve Sünniler birlikte namaz kılıyor, cenazelerini birlikte kaldırıyor, birlikte sohbet ediyorlar. Antakya'nın Alevi mahallelerinden birinde olan caminin 50 metre uzağında Antakya Musevi Havrası, çaprazında da Ortodoks Kilisesi bulunuyor. Affan Mahallesi'nde ziyaret ettiğimiz Antakyalıların Adnan Hocası, son günlerde ortaya atılan iddiaları değerlendiriyor. Hatay'da Sünni, Alevi, Hristiyan ve Musevilerin bir arada yaşadığını söyleyen Fatihoğlu, bu birlikteliği kimsenin bozamayacağını belirtiyor. Kent dışından gelen insanların yaydığı sığınmacılarla ilgili dedikodulara değinen Fatihoğlu "Antakya bu tecrübeyi 1980 yılında yaşadı. İki tarafta zarar gördü. Bu tahriklerin yabancı kişiler tarafından yapıldığını anlayan Antakya halkının bu hataya düşüceğini zannetmiyorum" diyor.

Cuma namazında Alevi cemaatinin ileri gelenlerinden biri olan Adnan Fatihoğlu okuduğu hutbede yalan haberlere itimat edilmemesini istedi.

ALEVİ HOCADAN KARDEŞLİK HUTBESİ

"Ey İman edenler! Eğer bir fasık bir haber getirirse onu araştırın. Değilse bir kavme kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz."  Hücurat suresinin 6'ncı ayetinde belirtildiği gibi fasıkların sözlerine itibar olunmaz. Çünkü onlar oraya fitne sokmak ister ki, o fitne iki kimseyi, iki cemaati, hatta iki devleti birbirine düşürür, düşman eder. Bunlar birbirine savaş açacak hale gelir, günahların işlenmesine kanların akmasına, ocakların sönmesine sebep olur. Neden sonra o haberlerin yalan ve yanlış olduğu ortaya çıkar ama artık iş işten geçmiş olur, pişmanlık fayda etmez. İşte böyle bir duruma düşmemek için tek yol vardır. O da gelen haberleri söylenen sözleri iyi dinlemek, aslından ve esasından iyice araştırmak ve kaynağından ve yerinden tahkik ve tetkik etmektir. İşte bu İslam'ın emridir ve farzıdır...

Çok dikkatli olmalıyız. Hele fitnenin şu kol gezdiği devrede, ister bir şey hakkında olsun, ister bir cemaat hakkında, ister bir devlet hakkında olsun haberleri mutlaka kaynağından yerinde tetkik ve tahkik etmek şarttır. İslam düşmanları emperyalist güçler yanlış ve yalan haberler yaymakta ve bunları doğru olarak göstermekte mahirdirler. Bunların yapacakları tek şey, oynayacakları tek oyun budur. Ajanları vasıtasıyla bir milletin içindeki İslam cemaatlerini ve İslam gruplarını birbirine düşürmek  için yalan haberler yaymaktadırlar. Böyle korkunç oyunlara gelmemek için Hücurat suresinin 6'ncı ayetinin emrini yerine getirmek gerekir. Ajanlar, münafıklar kol geziyor, at oynatıyor. Çok dikkatli ve çok uyanık olmak mecburiyetindeyiz. Bunun için, bir şahıs, bir cemaat, bir millet veya devlet aleyhinde haber geldiği zaman hemen kaynağını soralım, o haberi nereden aldığını soralım. Kimden duyduğunu nereden duyduğunu soralım.  Bu hususlara hassasiyetle riayet edersek aramızda hiçbir fitne kolay kolay olmaz. Birbirimize düşman edip bizleri bölemezler. Ey Antakya halkı, ey hemşerilerim sonradan pişman olacağımız hareketlerden uzak duralım. 1980 yılı öncesi olayları tekrar yaşamayalım. 1980 yılı öncesi olaylardan bir ders çıkartalım. Çünkü bu dünya hepimize yeter. Bu hava bu güneş bu dağ bu topraklar hepimizin. "

 

HABERE YORUM KAT

1 Yorum