1. HABERLER

  2. ETKİNLİK-EYLEM

  3. Has-Der’de “İslami Sorumluluklarımız” Semineri
Has-Der’de “İslami Sorumluluklarımız” Semineri

Has-Der’de “İslami Sorumluluklarımız” Semineri

Muş’un Hasköy ilçesinde yer alan ve son zamanlarda çok yönlü ve farklı çalışmalarıyla dikkat çeken HAS-DER’de, yazar Ali DEĞİRMENCİ’nin katılımıyla iki ayrı seminer gerçekleştirildi.

16 Haziran 2014 Pazartesi 00:50A+A-

Dernek salonunda ve samimi bir atmosferde gerçekleşen seminerler, “İslami Sorumluluklarımız” başlığını taşımaktaydı. Seminerlerin ilki saat 14.30’da hanımlara, ikincisi ise aynı akşam 20.00’de erkeklere yönelikti.

Kısa açılış konuşmaları ve Kur’an-ı Kerim okunmasından sonra söz alan Ali Değirmenci, HAS-DER’in çalışmalarının ilgi çekiciliğine, etkilerine, anlam ve değerine vurgu yaparak konuşmasına başladı. “Bu kardeşliği, müşterek iman parıltılarını, kolektif çabaları, bir tür minyatür cennet edası taşıyan bu güzel birlikteliği önemsemeli, üzerine titremeli, çoğaltmalı ve kalıcı kılmalıyız.” diyen Değirmenci, bu çalışmalara katılanları, katkıda bulunanları tebrik etti.

Müslüman olmanın bilgi, inanç, eylem alanıyla ilgili gereklerinden ve temel yansımalarından söz eden yazar; İslam’ın temel ve çağlarüstü özelliklerine ve Müslüman şahsiyetin oluşumuna dair belirlemelerle konuşmasına devam etti. Değirmenci; ilk İslam toplumunun oluşumunu Kur’an ayetleri, siyer bilgisi ve seçilmiş portreler üzerinden örneklendirerek aktardı. Vahyin, kişiyi ve toplumu yeniden inşa etme süreciyle ilgili değerlendirmeler yaptı.

Tarihsel sürece ve günümüz koşullarına da değinen yazar; Müslümanların bugün içinde bulunduğu durumla ilgili özet aktarımlarda bulundu. Yaşanan sıkıntı ve acıların yanı sıra olumlu, yol ve ufuk açıcı, umut aşılayıcı gelişme ve örnekliklere de değinerek konuşmasını sürdürdü.

Özgüven sahibi olmanın, ahiret bilinci ve sorumluluk duygusuyla sürekli koşuşturmanın, asla çözülme ve yılgınlığa düşmemenin önemine de değinen Değirmenci; günümüzde Müslüman fert ve toplulukların dikkate alması gereken ölçülere, durumlara, önceliklere dikkat çekti.

Müslüman coğrafyada ve Türkiye özelinde karşılaşılan olumlu ve olumsuz gelişmelerin, ders alınması gereken tecrübelerin ve umut aşılayıcı çabaların sık sık altını çizen yazar; Müslüman öncülerin ve kahramanların çabalarını da günümüzle bağlantılar kurarak dinleyicilerle paylaştı. Bir heyecan dalgası oluşturmanın, bir ahlak ayaklanması içinde yer almanın, kardeşlik bilinci ve sorumlu bir Müslüman davetçi şuuruyla hareket etmenin önemine değindi. Allah’a, doğaya, topluma, akrabalarımıza, komşularımıza, eşlerimize, çocuklarımıza, ezilenlere, akrabalara, yoksullara, yetim ve öksüzlere, mağdur ve müstazaflara, Müslüman kardeşlerimize ve İslami yapılara yönelik sorumluluklarımız üzerinde durdu.

Yeri geldiğinde siyasal, kültürel ve sosyal konulara da çeşitli ayrıntılar eşliğinde yer veren Değirmenci; Müslümanların kimliğini, sorumluluklarını ve âdâbını özlü bir biçimde verdiğini belirttiği, İsra suresinin 22-39. ayetlerindeki “vahyedilen hikmetler”i açıklayarak, tefsir ederek konuşmasını sona erdirdi. 

Benzer konuların gündeme geldiği her iki seminer de soru-cevaplarla, dinleyicilerin katılımları, görüşleri ve kısa değerlendirmeleriyle tamamlandı.

HABERE YORUM KAT

2 Yorum