Hamas Mensubunun Öldürülmesinde BAE Şüphesi
15 yıldır Yemen’de yaşayan Hamas’ın elemanlarından Selim Ahmed Maruf’un, Yemen’de işkence ile öldürülmesi ardındaki BAE’nin dahli olmasını değerlendiren Varol, BAE istihbaratıyla ilgili şüpheleri dile getiriyor.
Yeni Akit/ Ahmet Varol
Bir Hamas mensubunun Yemen’de öldürülmesi
Hamas’ın Yemen’deki elemanlarından olan ve 15 yıldan beri bu ülkede bulunan Selim Ahmed Maruf geçtiğimiz hafta içinde Yemen’de öldürüldü. Bu cinayet olayı Türkiye’de Filistin Enformasyon Merkezi’nin ve diğer bazı haber kaynaklarının haberlerinde gündeme getirildi; ancak çok fazla dikkat çekmediğini sanıyoruz. En çok dikkat çeken yanı da olayda Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) işgal güçlerinin parmağının olduğuna dair güçlü şüphelerdir.
Hamas’ın 13 Temmuz Cumartesi günü yaptığı açıklamada Maruf’un Yemen’in Me’reb vilayetinde bir güvenlik kontrol noktasından otobüsle geçmekte olduğu sırada silahlı elemanlar tarafından indirildiğini, kendisinden dört gün haber alınamadığını sonra da 12 Temmuz Cuma günü cesedinin bulunduğunu dile getirdi. Hamas açıklamasında herhangi bir tarafı suçlu ve sorumlu olarak göstermedi, ancak Yemen güvenliğinden olayın soruşturulmasını ve sorumluların bir an önce ortaya çıkarılmalarını istedi.
Maruf’un ailesi de oğullarının 15 yıldır Yemen’de yaşadığını, Hamas’ın San’a’daki bürosunda çalıştığını, herhangi bir şahısla veya grupla bir husumetinin olmadığını, herkesle iyi geçinmeye çalıştığını ve ilişkilerinin gayet iyi olduğunu dile getirerek Yemen hükümetinden cinayetin soruşturulmasını, suçluların bulunmasını istedi. Aile de açıklamasında herhangi bir tarafı itham etmek istemedi.
Ahmed Selim Ma’ruf’un Gazze’de ikamet eden kardeşi Ebu Enes Ma’ruf, El-Cezire’nin haber sitesine (aljaazeera.net) yaptığı açıklamada cinayetin ayrıntısı hakkında verdiği bilgide şunları söyledi: “Kardeşim Ebu Abdurrahman bir iş için Sudan’a yolculuk etmek amacıyla, 7 Temmuz Pazar akşamı otobüsle havaalanına gitmekte olduğu sırada Me’reb’de güvenlik kontrol noktasında silahlı kişiler tarafından durduruluyor, otobüsten indirilip bilinmeyen bir yere götürülüyor. Sonra Cuma sabahı (12 Temmuz) cesedine rastlanıyor.”
Yapılan açıklamaya göre Ma’ruf’un kaybolmasından sonra Hamas’ın San’a’daki bürosu, Yemenli yetkililer ve Filistin büyükelçiliği her tarafta arama yapıyor. Ancak bir sonuç elde edemiyorlar. Sonuçta Me’reb’deki hastanelerden birinde ölü bedenine rastlanıyor.
Hastanede yapılan teşhiste Ma’ruf’un bedeninde herhangi bir kurşun izine rastlanmıyor. Ama işkence izlerine rastlanıyor. Bu da onun üzerine mermi sıkılarak idam edilmek suretiyle değil götürüldüğü yerde yapılan sorgulama esnasında çok şiddetli bir şekilde işkence uygulanması sonucu hayatını kaybettiğini gösteriyor.
Dediğimiz gibi gerek Hamas ve gerekse öldürülen kişinin ailesi cinayetten dolayı belli bir kesimi doğrudan suçlu ilan etmekten kaçındı. Bunun yerine Yemen’de yargı mekanizmasının devreye girmesini ve olayın soruşturulmasını, suçluların bir an önce ortaya çıkarılıp hukuka teslim edilmelerini istemekle yetindiler.
Fakat sosyal medyada mesajlar yayınlayan Filistinliler cinayetten Birleşik Arap Emirlikleri istihbaratını sorumlu tuttular. Çünkü onun havaalanına gitmekte olduğu sırada yolda BAE istihbaratının elemanları tarafından durdurulduğunu ve kaçarıldığını vurguladılar. Bazı İsrail medya organlarında ise onun İsrail casusları tarafından kaçırılmış ve işkenceyle öldürülmüş olabileceği ihtimali gündeme getirildi. Burada yolların kesişmesi ve BAE istihbaratı ile İsrail istihbaratının kaçırma eylemini, işkence uygulamasını ve cinayeti birlikte işlemiş olmaları da mümkündür.
Selim Ahmed Ma’ruf’un kaçırılması ve öldürülmesi olayı henüz tam olarak aydınlatılmış olmasa da işin içinde BAE istihbaratının parmağının olabileceği konusunda çok ciddi şüpheler var. Ayrıca bu olay BAE istihbaratının Yemen’deki tek eşkıya eylemi ve cinayeti değil.
BAE istihbaratının Yemen’deki eşkıyalığı ve diğer bazı cinayetleri hakkında inşallah müteakip yazımızda bilgi vermeye çalışacağız.
HABERE YORUM KAT