“Hamas daha önce birçok kez olduğu gibi liderinin ölümünden de sağ çıkacaktır”
“Hamas hareketi çok sayıda üst düzey liderinin suikasta kurban gitmesine rağmen gücünü ve nüfuzunu artırmaya devam etti.”
HAKSÖZ-HABER
Azzam Tamimi, Middle East Eye için yazdığı yazısında Heniyye’nin hayatından doneler veriyor ve önemine işaret ediyor ve bununla birlikte Hamas’ın bir şahıs değil fikir hareketi olduğunun altını çiziyor.
Daha önce Rantisi ve Ahmed Yasin gibi pek çok liderini şehid veren Hamas’ın Heniyye’nin kaybı sonrasında da ayakta kalacağını anlatan Tamimi, Siyonistlerin umduğunu bulamayacağını belirtiyor.
Hamas daha önce birçok kez olduğu gibi liderinin ölümünden de sağ çıkacaktır
Azzam Tamimi
Hamas'ın üst düzey lideri İsmail Haniye'nin öldürülmesi, Netanyahu'nun Filistinlilere karşı 10 aydır sürdürdüğü eşi benzeri görülmemiş soykırım savaşında umutsuzca aradığı destek olacak gibi görünüyor.
Ya da sadece böyle görünüyor.
Hamas'a bağlı olanlar ve pek çok Filistinli için şehitlik bir kayıp değildir. Şehitlik, hakikat ve adalet mücadelesinin iki başarılı sonucundan biridir; diğeri ise zaferdir.
İslami Direniş Hareketi Hamas, Aralık 1987'de Filistinli Müslüman Kardeşler örgütünün rahminden doğduğunda Heniyye 25 yaşına girmek üzere olan genç bir mensup idi.
Ancak birçok İslamcı yoldaşı gibi o da bir lider olarak doğdu. Heniyye, 23 Aralık 1962'de, 1948 Nakba'sı sırasında Filistin'in Aşkelon kenti yakınlarındaki vatanlarından kaçan mülteci bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldiğinden beri Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki El-Şati mülteci kampında büyüdü ve yaşadı.
İlk ve orta öğrenimini Gazze'deki BM okullarında tamamladı. El-Ezher Enstitüsü'nden eğitim aldı ve ardından Gazze'deki İslam Üniversitesi'nde dersler aldı. Arap Edebiyatı okuduğu üniversitedeyken Müslüman Kardeşler'e katıldı.
Üniversiteden 1987 yazında mezun olmasının ardından Filistin İntifadası patlak verdi ve Hamas doğdu. İsrail işgal güçleri tarafından 1987 ve 1988 yıllarında kısa sürelerle gözaltına alındı.
Bir yıl sonra yeniden tutuklandı ve üç yıl hapis cezasına çarptırıldı. Serbest bırakılmasının ardından İsrailliler 1992 kışında onu tekrar gözaltına aldı ve 400'den fazla üst düzey Hamas lideri ve aktivistiyle birlikte Güney Lübnan'a sınır dışı etti.
Birleştirici bir figür
Heniyye genç yaşlarından itibaren önemli bir liderlik özelliği olan güçlü bir hitabete sahipti. Şiire olan sevgisiyle tanınıyordu. Ancak, Hamas'ın Ürdün'deki lideri Halid Meşal'e yönelik 1997'deki başarısız suikast girişiminin ardından Hamas'ın kurucularından Şeyh Ahmed Yasin'in serbest bırakılmasının ardından Heniyye, Şeyh Yasin'in ofis müdürü ve kişisel asistanı olarak atandığında tanınmaya başladı.
Heniyye'nin akranları ve yoldaşları onun birleştirici bir figür olduğu konusunda hemfikirdi. Hamas çevrelerinde tartışmalı biri olarak değil, hareket içindeki ılımlı, ana akım, orta yol eğiliminin bir temsilcisi olarak görülüyordu.
Ardı ardına gelen suikastlar, aralarında kurucuların ve liderlerin de bulunduğu bir kuşağı ortadan kaldırdığında, Heniyye hareketin en üst kademelerine hızla yükseldi: İmad Akil 24 Kasım 1993'te; Yahya Ayyaş 5 Ocak 1996'da; Cemal Salim ve Cemal Mansur 31 Temmuz 2001'de; Mahmud Ebu Hannud 23 Kasım 2001'de; Salah Şehade 22 Temmuz 2002'de; İbrahim el Makadma 8 Mart 2003'te; İsmail Ebu Şeneb 21 Ağustos 2003'te; Şeyh Ahmed Yasin 21 Mart 2004'te; Abdülaziz el Rantisi 17 Nisan 2004'te; ve son olarak Salih el Aruri 2 Ocak 2024'te şehid edildi.
İsrailliler 6 Eylül 2003 tarihinde Şeyh Ahmed Yasin'e ilk kez suikast girişiminde bulunduğunda Heniyye de yanındaydı ve her ikisi de hafif yaralar aldı. Şeyh Yasin altı ay sonra sabah namazından hemen sonra camiden çıkarken ikinci bir suikast girişiminde öldürüldü.
Fikirler asla ölmez
Ocak 2006'da Hamas Filistin seçimlerine katıldı ve büyük ölçüde kazandı. Heniyye meclisteki 132 üyeden 76'sının oluşturduğu Hamas bloğunun lideriydi.
Kısa süre sonra Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas tarafından Gazze Şeridi ve işgal altındaki Batı Şeria'da Filistin hükümetini kurması istendi.
Ancak ertesi yıl Hamas ile Abbas liderliğindeki El Fetih arasındaki gerilim tırmandı, Gazze'de bir savaş patlak verdi ve sonuçta Gazze Hamas'ın, Batı Şeria ise El Fetih'in kontrolüne geçti.
Heniyye, 6 Mayıs 2017'de Hamas'ın Şura Konseyi tarafından hareketin siyasi bürosunun lideri olarak seçildi ve 1995'ten beri bu görevi yürüten Halid Meşal'in yerini aldı.
ABD Dışişleri Bakanlığı 31 Ocak 2018 tarihinde Heniyye’nin adını terör listesine eklediğini açıkladı.
Çarşamba günü erken saatlerde İran, yeni İran cumhurbaşkanının resmi yemin törenine katılmak üzere resmi bir ziyarette bulunan Heniyye’nin suikasta kurban gittiğini duyurdu. Hamas suikastı İsrail'in gerçekleştirdiğini iddia etti.
Heniyye’nin sahneden çekilmesinin, kurumlardan oluşan ve seçilmiş yetkililer tarafından yönetilen bir hareket olan Hamas'ı olumsuz etkilemesi pek olası değil. Daha önce de belirtildiği gibi, Hamas birçok üst düzey liderinin suikasta kurban gitmesine rağmen gücünü ve nüfuzunu arttırmaya devam etmiştir. Hamas bir fikre dayanan bir harekettir ve bu fikir ne olursa olsun ölmez.
Ancak pek çok kişinin soracağı soru şudur: İran’a nasıl bu kadar kolay sızmayı başardılar ve güvenliklerinin bu ciddi ihlaline ve egemenliklerinin bariz ihlaline tepkileri ne olacak?
Halefiyetle ilgili sorular
Suikast kaçınılmaz olarak İsrail ile ateşkes görüşmelerinin akıbeti hakkında soru işaretleri yaratacaktır.
Hamas'ın mevcut kanalı kapatmaya karar vermesi pek olası değil, çünkü büyük olasılıkla Netanyahu'nun elde etmeyi umduğu şey de bu.
Hamas'ın hem Gazze'deki hem de diasporadaki liderleri, İsrail müesses nizamının Gazze'deki savaş konusunda birkaç ay öncesine göre çok daha bölünmüş olduğunun farkında.
Netanyahu'nun Hamas ortadan kalkmadan ve Gazze kendi koalisyon hükümetinin doğrudan kontrolü altına girmeden savaşın sona ermesini istemediği açık.
Rehineler onun umurunda değil ve hiçbir zaman da olmadı. Hamas, savaş nedeniyle Siyonist müesses nizam içinde daha fazla çatlak oluşacağına dair düşünmeye devam edecektir.
Suikasttan önce Heniyye’nin iki yardımcısı vardı: Musa Ebu Marzuk ve Halil El Hayya. Yakın dönemde bu iki isimden birinin siyasi büroyu yönetmekle görevlendirilmesi bekleniyor.
Savaş olmasaydı hareketin bu yıl yeni bir seçim turuna hazırlanması bekleniyordu. Yakın gelecekte bir ateşkes anlaşmasına varılması halinde seçimlerin düzenlenmesi mümkün hale gelebilir.
Adaylar tarihi figürlerle sınırlı kalmayabilir ancak Halid Meşal en karizmatik ve hareket içinde oybirliği sağlama ihtimali en yüksek kişiler arasında yer alıyor.
HABERE YORUM KAT