'Halep’in Kuşatılmasında Kusurumuz Var'
Al Jazeera Türk’e konuşan muhalif Halep Askeri Konsey Başkanı Zahir Sakit, kuşatma altındaki Halep’teki durumla ilgili “Tehlikenin bu boyuta ulaşmasında bizim de ciddi kusurlarımız var” dedi.
Yılmaz Bilgen / Al Jazeera
Rejim güçleri tarafından kuşatılmasının kritik aşamaya geldiği Suriye’nin en büyük ikinci kenti olan Halep’te, rejim güçleri saldırılarını sıklaştırırken muhalif grupların Handarat, Sifet ve Mellah bölgesindeki direnişleri de sürüyor.
Guta, Yermuk ve Humus’un ardından yeni bir kuşatma dalgası ile karşı karşıya bulunan Halep’teki son durumu Halep Askeri Konsey Başkanı Zahir Sakit Al Jazeera’ye değerlendirdi.
İki ay önce Askeri Konsey'in başkanlığına getirilen Zahir Sakit, Halep’te bulunan askeri karargâhında konuştu.
‘Gerekli askeri önlemler alınsa rejim ilerleyemezdi’
Kuşatmanın vardığı son noktayı ‘büyük bir felaket’ olarak niteleyen Zahir Sakit, “Tehlikenin bu boyuta ulaşmasında bizim de ciddi kusurlarımız var” dedi:
Savaşın ilk gününden bu yana cephede bulunanların çoğu hiç askeri eğitim almadılar. Sadece samimi duygularla direnişe dahil oldular. Karşılarında ise düzenli bir ordu var. Biz işte onlara askeri disiplin ve strateji konusunda yol göstermek zorundaydık. Gerekli plan ve programlar çizilebilseydi ve ona göre bir strateji izlenseydi inanın ordu şu an kaydettiği ilerlemenin yarısını dahi kaydedemezdi.
Bu duruma bir de Askeri Konsey üzerinden gerçekleştirilen silah ve mühimmat dağılımının düzgün yapılamamasının eklendiğini belirten Sakit, bu ihmallerin de tehlikeyi doğurduğunu ifade etti.
Halep için ittifakın önemi
“2 Ekim gecesi Başköy, Sifet ve Handarat köylerini ele geçirerek Halep'in giriş ve çıkışlarını tamamen kontrolü altına alan rejim güçlerini kritik noktalardan püskürttük ve hedeflerine ulaşmalarını engelledik” ifadelerini kullanan Sakit, iyi bir plan ve gruplar arası uyum sağlanması halinde çok daha başarılı olacaklarını kaydetti.
Zahir Sakit bu çerçevede sorunların giderilmesi adına Halep ve çevresinde aldıkları önlemleri şu sözlerle anlattı:
Bizim direniş grupları arasında ilk yaptığımız şey onları büyük ve güçlü bir plan dahilinde Esed ordusu karşısında galip gelebileceğimize inandırmak oldu. Mesela İslami Cephe ile Halid Hayyani’ye bağlı Şüheda Bedir aynı amaç için bir olmak zorundaydı ve mevcut haliyle biz Allah’a şükür bunu başardık gibi. İslami Cephe’ye de, bu zor durumda tek bir kişinin dahi önemini anlattık ve cephede aynı amaç uğruna her bireyden ve gruptan maksimum faydalanmamız gerektiğini onlara izah ettik. Şimdi aynı hedef için böyle bir ittifak Halep’in kuşatılmaması için uygulanıyor ve şimdilik başarılı da olduk diyebilirim. Gruplar arasında o kadar yoğun ihtilaf yaşanıyor ki inanın bunu görünce Esed’in ilerlemesini çok daha iyi anlayabiliyoruz.
İkinci olarak 25 kurmay subayımızla sürekli sahada denetimler yapıyoruz. Onlar günlük olarak cephelerdeki durumu rapor ediyorlar. Biz de merkezde yeniden durum değerlendirmesi yapıyoruz ve çözüme yönelik planlar geliştiriyoruz. Zaten bu yöntemle düşmanın ilerlemesini durdurduk ve direnişe devam ediyoruz.
Üçüncü yöntem olarak ise merkez karargâhımızın dışında üç tane daha kriz odası oluşturduk. Bunlar cephedeki etkinliğimizi daha da arttırdı. Subaylardan oluşan bu heyetin gayretleri cephede bulunan askerlere de moral veriyor.
'Esed’in muhbirleri büyük sorun'
Ele geçirdikleri bölgelerde Esed yönetimine çalışan birçok istihbarat elemanı olduğuna dikkat çeken Sakit, bu durumun da kendileri için önemli bir handikap olduğunu vurguladı.
Sakit aynı yapılanmanın kendilerinde bulunmadığını ve diğer tarafta olan bitenden haber veren bir istihbarat ağından mahrum olmanın savaşın gidişatına yönelik birçok olumsuz getirisi olduğunu söyledi.
‘İran Suriye’de savaşan Şiileri bizzat eğitiyor’
“İran, Suriye’deki savaşı kutsal görüyor. Esed onlar için basit bir kukla. Onların tek amacı Şiileşmiş bir Suriye’dir. Şu an bunu söylemiyorlar ancak hepimiz bu niyetin açıktan dillendirildiği günleri de göreceğiz’ diyen Zahir Sakit bu kapsamda ABD - İran ve Esed arasında gizli bir anlaşmanın da mevcut olduğunu iddia etti.
'ABD ve müttefiklerinin başarı şansı yok'
ABD öncülüğündeki koalisyonun hava saldırılarına da değinen General Zahir Sakit “Şu ana dek IŞİD’e karşı yürütülen operasyonlarda yine en büyük zararı Suriyeli siviller gördü, her bir IŞİD militanının ABD ve ortaklarına maliyeti yaklaşık olarak 500 bin dolar civarında. IŞİD’ten gerçekten kurtulmak istediklerini de düşünmüyorum. Şayet böyle bir fikirleri olsaydı bu harcamanın üçte birlik kısmını Hür Suriye Ordusu'na ayırabilirlerdi ve hem IŞİD hem de Esed belasından çok daha kolay kurtulmak mümkün olurdu."
Sakit ayrıca uluslararası egemen güçlerin Suriye’de direnen muhalif unsurlardan kurtulmayı istediklerini, sahada yalnızca IŞİD ve Esed’in kalmasını hedeflediklerini iddia etti.
Zahir Sakit’e göre ‘Esed ve IŞİD çarpışan iki güç olarak kaldığında IŞİD vahşi bir terör örgütü olarak cezalandırılacak ve Esed tüm olumsuz yanlarına rağmen ‘kötünün iyisi’ olarak muhatap alınacak, Suriye’yi Esed’e teslim etmenin bahanesi IŞİD olacak.’
HABERE YORUM KAT