Görele Belediyesinin Hasan Ali Yücel Konferans Salonunda, Eynesil İmam-Hatip Mezunları ve Mensupları (Eyim-der) Derneği ve İmam-Hatip Lisesi Okul Aile Birliğinin Eynesil Kapalı Spor Salonunda ortaklaşa düzenlediği ‘Geleceğimiz Çocuklar ‘Konulu semineri Eğitimci-Yazar Sait Çamlıca sundu.

Kendi çocukluğundan örnekler vererek başladığı seminerde Çocuk eğitiminde anne, baba, okul ve toplum sorumluluğuna dikkat çeken Sait Çamlıca “Bu dünyada bana bir “melek” gösterin deseler, bir çocuğun yüzüne bakın derim. O saf, o masum, o günahsız yüz, melekten başka neye benzetilebilir ki? Tüm bedenleriyle güler çocuklar. Ağlarken de bütün bedenleriyle ağlarlar. Yerleri tekmeleyerek, kendisini yerden yere atarak ağlayan ve gülen çocuklar henüz ikiyüzlülüğün ne demek olduğunu bilmiyorlar” dedi.

Sait Çamlıca konuşmasında “Günahsız melekler nereden öğreniyor ikiyüzlü olmayı da ikiyüzlü insanlarla dolu bir dünya da yaşıyoruz? “Okulda dehşet” başlıklı haberler hepimize normal gelmeye başladı. Daha beş yıl öncesine kadar böyle haberler duymak çok zordu. Bugün neredeyse her hafta yeni bir “dehşet” haberi duyar olduk. Bu gençler nasıl bu kadar cani olabiliyor? Doğuştan zalim insan olmadığına göre bu kadar zulüm niye çekiyor insanlık?

Doğuştan katil insan olmadığına göre bu kadar çok cinayet niye işleniyor? Doğuştan hırsız insan olmadığına göre evlerimizde çelik kapılara rağmen niçin rahat uyuyamıyoruz?

Dört yaşındaki bir kız çocuğu annesinin dizinin dibinden ayrılmazken, aynı kız çocuğu on dört yaşına geldiği zaman annesinin yanından niçin uzaklaşıyor? O on yıl içerisinde anne kızı arasında yıkılan iletişim köprülerinin sebepleri nelerdir? Bunu hiç düşündünüz mü?

Beş yaşındaki bir erkek çocuğu babası kapıdan içeri girer girmez, “Babam geldi!” diyerek babasının bacaklarına sarılırken, aynı erkek çocuğu on beş yaşına geldiği zaman babası kapıdan içeri girer girmez niçin kendi odasına kaçıyor? O on yıl içerisinde baba ile oğul arasında yıkılan iletişim köprülerinin sebepleri nelerdir? Bunu hiç düşündünüz mü? Altı yaşında bir merhamet abidesi olan bir çocuk, on altı yaşına geldiği zaman nasıl katil olabiliyor? O on yıl içerisinde çocuğun merhamet duygularının canavarlaşmasının suçlusu kim?  Bunu hiç düşündünüz mü? Dedi.

Zamane Anneleri ve Babaları

 ‘Yemedik yedirdik; içmedik içirdik! Zamane çocukları çok kötü.’ Şeklinde çocuklarını eleştiren ebeveynlerin, çocuk eğitimini yanlış yorumladıklarını söyleyen Çamlıca,’Ebeveynler çocuk gelişimini sadece ders çalışmak ve okulda başarılı olmak olarak düşünüyor. Farkında olarak ya da olmayarak çocuklarına bu yönde eğitim vermeye çalışıyorlar. Karakter eğitimini önemsemeyen aileler, çocuklarının geleceği için çok büyük bir yanlış yapıyor. Bir çocuğa sabırlı olmayı, haram ve helali öğretmek çok önemli. Karakter eğitimini hiç önemsemiyorlar sonra da bu çocuk nasıl bu hale geldi diyorlar. Esas eğitim diploma almak değil; kendini yetiştirme alışkanlığı kazanmaktır. Bununla birlikte çocuğu ders çalışmaya yönelik verilmeye çalışan disiplin de işe yaramıyor. Çünkü çocuğa yaptırmak istediğin şeyi önce kendin yapacaksın. Kendini eğitmeyen başkasını eğitemez. Anne, babanın elindeki kumandayı sürekli gören çocuk bilgisayarı kendi kumandası haline getiriyor. Çocuğa ders çalış diyorsanız, siz de o televizyonu arada sırada kapatacak ve kitap okuyacaksınız’ şeklinde konuştu. Çocuğun yapması beklenen iyi davranışı, önce anne babasında görmesi gerektiğinin altını çizen Çamlıca, çocukların gözlemle davranış pekiştirdiğini ifade etti.

Programlar Eğitimci-Yazar Sait Çamlıca’nın kitaplarını imzalamasıyla sona erdi.

Eğitimci-yazar Sait Çamlıca Özgür-Der Eynesil Temsilciliğinde ‘Çocuk Eğitimi Ve Aile’ konulu bir de söyleşi gerçekleştirdi.