HAKSÖZ HABER

Kobani ve Cizre vahşetinde yine o bildik yalanlar PKK / HDP temsilcileri ve onların merkez medyadaki yandaşları tarafından dillendiriliyor. “Provokasyon, karanlık eller, ortalığı karıştırmak isteyenler” gibi safsatalar ve sanki çok gizli bir olay çözümleniyormuş gibi “Aslında Cizre’de Ne Oldu?” mavallarıyla gerçeği örtbas etmeye çalışanlar…

Oysa her şey o kadar açık ki! PKK ve YDG-H istediği zaman istediği yere saldırma cesaretini kendinde buluyor. Ne yazık ki yaptıkları da yanlarına kar kalıyor. Nasıl olmasın ki? Cizre’de halaylar, davul-zurna eşliğinde, mahallenin ortasına örgüt flaması açarak, belediyenin iş makinalarının hizmet seferberliğinde Müslümanların evleri yakılıyor, otomatik silahlarla taranıyor ve bu durum saatlerce sürüyor. Sonuç: Vatandaşın can ve mal emniyetinden sorumlu devlet olaya el koyuyor ve 2 kişi tutuklanıyor. Böylece kocaman büyük provokasyon önlenmiş oluyor!

Ha aşağıdaki resim mi ne? Yüksekova kantonunda Sevgili Selahattin Demirtaş’ın ifadesiyle “gençler” canları sıkılmış, acaba Molotof kokteyl ticareti yapabilir miyiz diye tezgah açmışlar! E, seyyar satıcılık da yassak değil ya! Gerçi zaten, zabıtalar hevallerden!