1. HABERLER

  2. ÇEVİRİ

  3. Gazze'de ürün yetiştirmek yenilmemeye kararlı olduğumuzu gösteriyor
Gazze'de ürün yetiştirmek yenilmemeye kararlı olduğumuzu gösteriyor

Gazze'de ürün yetiştirmek yenilmemeye kararlı olduğumuzu gösteriyor

Büyük kayıplara ve tehlikelere rağmen ürünlerimizi yeniden ekerek ve paylaşarak direndiğimiz Gazze'ye hoş geldiniz.

10 Ocak 2025 Cuma 22:35A+A-

Farah Samer Zaina’ın electronicintifada’da yayınlanan yazısını Barış Hoyraz, Haksöz-Haber için tercüme etti.

 

Gazze Şehri'nde 24 yılımı farklı renklerle çevrili olarak geçirdiğim bahçemize hoş geldiniz.

Yürümeye devam ederseniz palmiye, portakal, zeytin, guava ve limon ağaçlarını göreceksiniz. Ağaçların meyvelerini tüm mahalleyle paylaştık, yıllar boyunca mutluluk ve huzur getirdiler.

Gazze'nin değerli yeşilliği sadece bir besin kaynağı değil, aynı zamanda ruh sağlığının iyileşmesi, büyüyen çocuklar için bir oyun alanı, rahatlama, keyif ve çok daha fazlası için bir yerdi.

Sokaklarda yürüdüğünüzde bahçelerden gelen çiçek kokularını duyabilirsiniz ve bir Gazze sakininden meyve istediğinizde eminim size bir şeyler verecektir.

Yaz aylarında Gazze'de yaşayan pek çok kişi bahçeleriyle gurur duyar, hatta balkonlarını ve odalarını küçük bahçelere dönüştürür. Bahçemizde kırmızı güllerin arasında arkadaşlarımız ve sevdiklerimizle oturur, dondurma yer ve yeni toplanmış nanelerle dumanı tüten bir çay içerdik.

Sonbaharda tüm ailem zeytin toplamak için bir araya gelir. Eğlenceli zamanları hatırladıkça kahkahalar ortamı doldururdu.

Her ailenin kendine has alışkanlıkları vardır ama Gazze'deki çoğu aile erkenden uyanır, sabah namazını kılar, bisküvili sıcak çay içer ve zeytin toplamaya başlardı. Bazıları ağaçların altına bir örtü serer ve bir sopayla zeytinlere vurarak düşmelerini sağlardı.

Babam, “Ağaca sopayla vurmak ona zarar verir” derdi. Bu yüzden zeytinleri tek tek toplardık, günün büyük bir kısmını alan yorucu bir süreç.

Eğer şanslıysanız, arkadaşlarınız sizi zeytin toplama mevsiminde davet ederdi. Bu nazik jest sizi ailenin bir parçası yapardı.

Kış aylarında mangal için bir araya gelmek Gazze'deki en lezzetli gelenektir. Sevdikleriniz bir araya gelerek kömür ya da odun üzerinde tavuk ya da kırmızı et kızartır.

Et daha sonra patlıcanlı bir sos olan ‘mutabal’ ile servis edilir.

Yemeğimizi genellikle Gazze'nin bu bölgesindeki yeşilliklerin üzerinde parlayan yağmur damlalarını seyrederken yeriz.

İlkbaharda bahçemiz çiçeklerle, farklı renklerle ve nektarlarla dolar, bu da çok fazla hapşırmaya neden olur ve küçük zırhlı yaratıklarımızı uyandırır. Bahçeye hayat veren 40 kadar kaplumbağa yanımızda yürürdü.

Bahçe bana hem çocukken hem de bir yetişkin olarak mutluluk verdi. Ancak hem o bahçe hem de evimizin geri kalanı İsrail tarafından D-9 buldozerleri kullanılarak yok edildi.

Yaşam kaynaklarını yok etmek

Bir yıldan uzun bir süre önce İsrail tankları bahçemizi ateş hattına ve otoparka çevirirken bizimki de dahil olmak üzere birçok eve saldırdı. Şarapnel parçaları evimizin bir duvarından içeri girdiğinde babam yaralandı.

İsrail askerleri evleri yakıp bombalarken ve komşularımızı tutuklayıp öldürürken yaklaşık 25 gün boyunca kuşatma altında kaldık.

Askerler çekildikten sonra saklanan komşularımızı kontrol ettik, öldürülenler için yas tuttuk ve verilen hasarla başa çıkmaya çalıştık. İsrail ordusu bahçemizi ölü bir çöle çevirdi ve yiyecek kaynaklarımızı da yok etti.

Birleşmiş Milletler'e göre, İsrail işgal güçleri Gazze'deki ekili alanların yüzde 67,6'sından fazlasına zarar verdi. Bu durum gıda fiyatlarında, açlıkta, yetersiz beslenmede ve ölümlerde cezalandırıcı bir artışa yol açtı.

İsrail güçleri, Gazze'nin kuzeyinde yaşayanların gıda ve suya erişimini kesmek amacıyla ekili alanları ve içilebilir su kaynaklarını yok etti.

Şu anda kuzeydeki pazarlarda sebze ve meyve nadiren bulunuyor. Savaştan önce bir İsrail şekeli olan bir kilo soğanın fiyatı şimdi 200 şekel (yaklaşık 55 dolar).

Hayatta kalmak her geçen gün daha da zorlaşıyor.

Yetiştirilebilecek meyve ve sebzeleri yetiştirmek hayatta kalmanın en iyi yolu olabilir. Bunu yapmak için, tutarlı bir su kaynağı bir gerekliliktir.

Su elde etmek

İsrail saldırılarının başlangıcında, biz ve diğerleri bitkileri sulamak için yağmur yağmasını bekliyorduk. Bazıları yağmur sularını oluklardan akıtıyor, arıtıyor ve büyük su varillerinde depoluyordu.

Belediye de insanlara haftada bir ya da iki kez su sağlamak için bazı su kaynaklarını onarmaya çalıştı.

Bazı kişiler hasar gören kuyuları onarmak ve evlerine bağlamak için birlikte çalıştı.

Diğer pek çok kişi gibi benim ailem de yenilgiye uğramamaya oldukça kararlı.

Gazze sakinleri artık bulabildikleri her alanı bitki ve sebze yetiştirmek için kullanıyor. Hatta bazıları oturulamaz durumdaki dairelerin zeminini toprakla kapladı.

İsrail askerleri duvarı ve bahçemizin kapısını buldozerlerle yıkarken, ağaçları da sökerek derin çukurlar açtılar ve çok fazla zarar verdiler. Toprağı düzenleyip ekime hazır hale getirmek yaklaşık bir ayımızı aldı.

Bahçemizde dolaşan kaplumbağaların birçoğunu parçalanmış ya da kan kaybından ölmüş halde bulduk. “Kaplumbağa katliamının” kurbanlarını gömdük ve hayatta kalanları aradık.

40 kaplumbağadan sadece sekizi hayatta kaldı.

“İnsanlar, hayvanlar, kuşlar, ağaçlar ve hatta taşlar. İsraillilerin yıkımından hiçbir şey kurtulamadı” diyordu babam.

Ama biz yenilmemeye kararlıydık.

Bahçemizi yeniden kazanmak ve halkımıza elimizden geldiğince yardım edebilmek için yeniden ekim yapmaya başladık.

Kabak, soğan, domates, patates, balkabağı, roka, dereotu ve kişniş ektik.

Gazze'nin İsrail saldırılarından önce sahip olduğu yeşilliğe kavuşması uzun zaman aldı.

Umarım zarar görmüş bazı ağaçları kurtarabiliriz. Diğer iyi haber ise kasım ayındaki hasadın bereketli olmasıydı ve İsrail soykırımı ve gıda kıtlığının en zor zamanlarında yetiştirdiklerimizi komşularımız ve sevdiklerimizle paylaşmaktan mutluluk duyduk.

Onların minnettarlık ifadeleri ve memnun yüz ifadeleri bizler için fazlasıyla yeterliydi.

Büyük kayıplara ve tehlikelere rağmen ürünlerimizi yeniden ekerek ve paylaşarak direndiğimiz Gazze'ye hoş geldiniz.

 

*Farah Samer Zaina, Gazze'nin kuzeyinde yaşayan bir yazar, öğretmen ve çevirmen.

 

HABERE YORUM KAT