Büşra KUDBAY - HAKSÖZ HABER

Taha Abdurrahman, yaşadığımız zamanda özgün bir İslamî düşünüşün ve Müslüman aklın imkanı konusunda tefekkür eden ve son birkaç yıldır büyük oranda Türkçeye de çevrilen eserlerinde bu tefekkürün semeresini hem batı hem de doğu entelektüel kamuoyuna sunan özgün bir ilim adamı.

Mahmud En-Neffar ile yaptığı ve Medeniyet Çalışmaları ve Araştırmaları Merkezinde yayınlanan son söyleşisinde Faslı düşünürün dile getirdiklerinin öne çıkan başlıkları şu şekilde;

“Bugün Filistin direnişi ümmetin tarihini yazıyor”

“Oradakilerle beraber savaşan bir genç olmayı ne de çok isterdim. Yaşanmayı hak eden zaman bu zaman, kıymeti bilinmesi gereken anlar işte bu anlardır.”

“Ümmetin ve özellikle aydınlarımızın gösterdiği zayıflık ve yüzüstü bırakışları kalpleri parçalıyor. Eğer İsrail ile ilişkilerin normalleştirilmesi süreci yaşanmasaydı İsrail bu yaptıklarına cüret edemezdi. Eğer ilişkilerini normalleştiren devletler bir tavır ortaya koyabilseydi bu cani saldırılar durmuş olurdu.”

“Bugün Filistin direnişi ümmetin tarihini yazıyor. Yaptıklarıyla insanların zihinlerini uyandırarak ve göz kamaştırıcı eylemleriyle onların özsel, bireysel ve toplumsal olarak kendilerini gözden geçirmelerine sebep oluyor ve böylelikle aydınlığa giden yolda insanlığa öncülük ediyor.”

 “Aksa Tufanı insanın yeni değerlerle kendi özünü keşfettiği, İsrail iradesinin köleleştirici değerlerinin yaygınlık kazandığı bir vasatta yeni kavramlarla özgürlüğünü aradığı, sapkın değerlerin yayıldığı bir gerçeklikte yeni şartlarla fıtratını yeniden kazandığı bir aşama, medeniyet için yeni bir başlangıç, ümmet için yeniden diriliş, insanlık için yeniden doğuştur.”

“Arap ve İslam aklının modern çağdaki en yüce tezahürü Aksa Tufanı'nda vücut bulmuştur.”