Fas Ulaştırma, Lojistik ve Ekipman Bakanlığından Sorumlu (Delege) Bakan Muhammed Necip Buleyf, ''Fas'taki İslamcıların deneyimi, dünyadaki herhangi bir parti ve cemaate bağlı olmaması ve yerel özellikleri bakımından kendine özgü ve farklıdır'' dedi.

İstanbul'da düzenlenen 5. Boğaziçi Zirvesi-Uluslararası İşbirliği Platformu'na katılan Fas Ulaştırma, Lojistik ve Ekipman Bakanlığından Sorumlu (Delege) Bakan Muhammed Necip Buleyf, AA muhabirine konuştu.

Fas'taki son seçimlerden birinci çıkan ve koalisyon hükumetinin en çok sandalyesine sahip İslami eğilimli Adalet ve Kalkınma Partisi'nden Bakan Buleyf, ''Fas'taki İslamcıların deneyimi, dünyadaki herhangi bir parti ve cemaate bağlı olmaması ve yerel özellikleri bakımından kendine özgü ve farklıdır. Monarşik devlet yapısı (Krallık), farklı siyasi gruplar ve sivil toplum kuruluşlarının bulunduğu Fas'taki siyasi vakıaya uygun, yerel liderler öncülüğünde çalışma özelliğini muhafaza etmiştir'' diye konuştu.

Buleyf, İslamcıların Fas'taki siyasete dahil oluş ve siyasi anlayışlarını şöyle anlattı:

''Kim ülke için hayırlı bir iş önerirse onunla işbirliği yaparız''

''Yetmişli yıllarda İslami Hareket, davet çalışmaları yapıyor ve birçok farklı toplumsal alanda aktif rol oynuyordu. Siyasi mecrada faaliyet göstermeye karar verildiğinde, kapalı ortamlarda düzenlenen toplantılarda yapılması planlanan eylemler ve düşüncelerin tebliğ edilmesi bağlamında siyasi meşruiyet zemini arandı. Anayasal Demokratik Halk Hareketi Partisi ile siyasi areneya girildi. Daha sonra Adalet ve Kalkınma Partisi kuruldu. Sivil toplum kuruluşları, liberal ve solcu siyasi partiler gibi aktif siyasi öznelerle etkileşimler sonucu toplumda olumlu bir bakış ortaya çıktı. Böylece Adalet ve Kalkınma Partisi ve İslami tecrübe, diğer taraflardan kabul gördü. Bu alandaki tek örnek iddiasında değiliz. Aksine taraflardan sadece biriyiz. Kim ülke için hayırlı bir iş önerirse onunla işbirliği yaparız. Sol bir parti ile toplumun yararına olacak ekonomik ve sosyal projelerde ittifak kurarız. Biz İslam'dan başka çözüm yok demiyoruz. Çözüm İslam'da, yani Fas'a özgü şartlara uygun olanları iktibas ederiz diyoruz. Bu dengeli yöntem sonucu halk, bizim muhtaç ve mağdurların sorunlarını önemseyen, ülke için samimi bir tecrübe olabileceğimizi anladı ve son seçimlerde birinci parti olarak çıkmamızı sağladı. Bizim için Arap Baharı'nın sonucu bu oldu.''

''Hükumet, her türlü reforma karşı direnen, Fas'ın eski günlerine dönmesi için uğraşanlara rağmen daha başarılı uygulamalara imza atacaktır''

İstiklal Partisi'nin 11 Mayıs'ta hükumetten çekilmesi sonucu yine Fas Adalet ve Kalkınma Partisi'nin öncülüğünde kurulan ikinci hükumetin daha başarılı olduğunu savunan Buleyf, şunları söyledi:

''Kısa bir fetret döneminden sonra hükumetin faaliyetleri hız kazandı ve toplumsal alanda gözle görülür değişikler oldu. Vatandaşların hayat standartları iyileşti. Bu hukümetin bir buçuk yıllık bir zamanı kaldı. Hükumet, her türlü reforma karşı direnen, Fas'ın Mısır, Libya ve Yemen gibi olması ve eski günlerine dönmesi için uğraşanlara rağmen daha başarılı uygulamalara imza atacaktır.''

Fas Devlet Bakanı Abdullah Baha'nın tren çarpması sonucu ölümü

Buleyf, Devlet Bakanı Abdullah Baha'nın ölümünün ailesi ve partisinden ziyade Fas için felaket olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

''Abdullah Baha, olay yerine yakın bir camide yatsı namazını kıldıktan sonra bir ay önce vefat eden milletvekili Zeydi'nin ölümüne sebebiyet veren başka bir unsur var mı diye yerinde teftiş etmek için gitmiş. Köprünün üstünden tren rayları geçiyor ve altında da Zeydi'nin aracının düştüğü ve boğulmasına sebep olan akarsu bulunuyor. Gece olması ve köprünün üzerinde bulunması sebebiyle Bakan Baha dikkat etmemiş ve trenden kaçmak için yeterli vakti olmamışa benziyor.''

Vefat eden Devlet Bakanı Baha'nın, ''Seçkin bir devlet adam, katılımcı, diyalog kuran ve hikmet sahibi biri" olduğunu ifade eden Buleyf, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Rakipleriyle asla tartışmazdı. Düşünceler ve görüşlerin yakınlaşması için çabalardı. Sürekli olumlu taraflara işaret eder, olumsuzlukları görmezden gelirdi. Önümüzdeki günlerde bu özelliklere sahip bir alternatif bulmak zor olacaktır. Şüphesiz bu dönemde başbakandan sonra ikinci adam olması, sürekli ona refakat etmesi ve baş danışmanı gibi olması özelliklerinden dolayı hükumette bazı aksaklıklara yol açacaktır. Parti de öyle, genel sekreter yardımcı olması hasebiyle parti içi anlaşmazlıkları çözme noktasında yeri ve ağırlığı dolasıyla aranacaktır. Ancak işler kişilerle değil kurumlarla kaimdir. Her ne kadar büyük bir devlet adamı kaybedilse de kervanın yoluna devam etmesi gerekir. İlkeler ve düşünceler yürüyüşü belirler, kişiler ancak araçtırlar. Şu an acısı taze olduğu için henüz yerine geçecek kişi konuşulmadı.''

Türkiye-Fas ilişkileri

Bakan Buleyf, Türkiye-Fas ilişkilerin çok iyi olduğunu vurgulayarak, ''Türkiye, Fas'ın toprak bütünlüğü başta olmak üzere, BM ve Avrupa Birliği'ne üyelik gibi birçok konuda siyasi desteğini esirgemedi. Faslı yetkililer de uluslararası arenada Türkiye'ye her zaman destek oldu'' ifadelerini kullandı.

Buleyf, ''Fas'ta 100 Türk şirketi şu an faaliyet gösteriyor, geçen yıl bir milyar dolarlık bir ticaret hacmine ulaştı. Altyapı ve yol inşaatları konusunda teknik ve uzmanlık alanlarında Fas, Türkiye'den istifade ediyor. Buna mukabil Faslı öğrenciler Avrupa standartlarına ulaşmış Türkiye'deki üniversite ve enstitülerde eğitim görüyorlar. Turizm ve ulaştırma alanında da işbirliği devam ediyor. İlişkilerimizin ileride çok daha gelişeceğini umuyorum'' görüşünü dile getirdi.

Fas'ın Türkiye'de iki ilde daha fahri konsolosluk açmak istediğini dile getiren Buleyf sözlerini şöyle tamamladı:

''Fas'ta Türkiye'nin 5 fahri konsolosluğu bulunuyor. İş adamları ve kadınlarının ortak işbirliği çerçevesinde bir araya gelmesi konusunda da istekliyiz. Bu ilişkiler, İslam ülkesi olan Türkiye'nin ekonomik kalkınmadaki başarılı tecrübesini aktarma bakımından faydalı olacağına inanıyorum.''

Fas Devlet Bakanı Abdullah Baha, yaklaşık bir hafta önce başkent Rabat'ın 20 kilometre güneyinde yer alan Buznika bölgesinde, tren çarpması sonucu hayatını kaybetmişti. Baha, resmi ve gayriresmi bütün faaliyetlerde beraber olduğu Başbakan Abdulilah Benkiran'ın ''kara kutusu'' olarak nitelendiriliyordu.

İstiklal Partisi, 11 Mayıs'ta, hükümetin bireysel kararlar alması, yolsuzluğu teşvik eden politikalar benimsemesi ve Başbakan Abdulilah Benkiran'ın, parti liderliği ile hükümet görevini birbirine karıştırmasını ileri sürerek hükümetten çekilme kararı aldığını açıklamıştı.10 Ekim'de Fas Kralı 6. Muhammed, Abdulilah Benkiran'ın başkanlığındaki (ikinci) yeni hükümeti atamıştı.

Fas Hüüumeti 39 bakandan oluşuyor ve bunlardan 10'u delege bakan olarak ifade ediliyor.

AA