Hakkında yürütülen “terör soruşturması” kapsamında CHP ve HDP’nin eski milletvekili Esat Canan’a “silahlı terör örgütü kurma ve yönetme” suçlamasıyla 15 yıldan 22,5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Canan hakkında hazırlanan iddianame, 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.

İddianamede, PKK’nın “yasama organı” konumunda olduğu belirtilen Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) kuruluşu, yapılanması ve faaliyetleri hakkında detaylı bilgiye yer verildi.

İddianamede, Canan’ın takip ve araştırmalar neticesinde DTK’nın daimi meclis, hukuk ve insan hakları ile diplomasi komisyonunda yer aldığının tespit edildiği belirtildi.

Canan’ın 2011 ve 2013’te DTK içinde faaliyetlerde bulunduğu ifade edilen iddianamede, Canan hakkında “terör örgütü propagandasına dönüşen veya örgütün amaçları doğrultusunda katıldığı eylemlere” ilişkin 4 görüntü inceleme ve fotoğraf tespit tutanağının bulunduğu kaydedildi.

İddianamede, Canan gözaltına alındığı sırada evinde yapılan aramalarda ise “terör örgütü propagandası” içerdiği belirtilen ve hakkında toplatılma kararı bulunan yayın ve örgütsel dokümanların ele geçirildiği ifade edildi.

“‘Öz Yönetim’ İlanlarına Sahip Çıkıldığı Anlaşılmıştır”

İddianamede, şunlar kaydedildi:

“Canan’ın komisyonunda yer aldığı DTK tarafından 14 Temmuz 2011’de, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak amacıyla PKK/KCK silahlı terör örgütünün hedefi doğrultusunda sözde ‘demokratik özerklik’ ilan edilmiştir. 27 Aralık 2015’te ise Olağanüstü DTK Kongresi’nin sonuç bildirgesinde özerk bölgelerin oluşturulması istenilmiştir. Bu doğrultuda PKK/KCK silahlı terör örgütü mensupları tarafından kazılan çukurları, barikatları ve güvenlik güçlerine yönelik gerçekleştirmiş oldukları silahlı, patlayıcı maddeli saldırıları, Kürt halkının ‘direnişi, meşru savunması’ olarak gördükleri ve ülke bütünlüğünü bozmak amacıyla terör örgütünün hedefi doğrultusunda gerçekleştirilen sözde ‘öz yönetim’ ilanlarına sahip çıkıldığı anlaşılmıştır.”

“Örgütsel Nitelikli Eylemlere Katılmıştır”

“Canan, teröristlerin amaçlarını gerçekleştirmek üzere oluşturulan ve bahse konu hedefler hususunda karar alma mercisi olan DTK’nın genel kurul, daimi meclis ve komisyonlarda görev almış, bu organların çalışmaları kapsamında çeşitli toplantılar düzenleyerek, örgütsel nitelikteki eylemlere katılmıştır.” ifadelerine yer verilen iddianamede, Canan’ın diğer DTK üyeleriyle “Kürt ulusal birliğini sağlamak”, “devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak”, “toplumsal ayrışmaya sebep olmak” amacıyla kitleleri etkilemeye çalıştığı aktarıldı.

İddianamede, eylemlerindeki süreklilik, yoğunluk ve çeşitlilik nazara alındığında, Canan’ın üzerine atılı “silahlı terör örgütü yöneticisi olmak” suçunu işlediğinin anlaşıldığı belirtilerek, “Suçun işleniş biçimi, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlikenin ağırlığı, güdülen amaç, saik ve eylemlerinin yoğunluğu göz önünde bulundurularak şüpheli, alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle cezalandırılmalıdır.” değerlendirmesinde bulunuldu.

İstenilen Ceza

İddianamede, Canan hakkında “silahlı terör örgütünü kurma ve yönetme” suçlamasıyla 15 yıldan 22,5 yıla kadar hapis cezası, mahkumiyeti hâlinde de Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesinde öngörülen hak yoksunluklarına hükmedilmesine karar verilmesi isteniyor.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen “terör soruşturması” kapsamında Hakkâri’de mayıs ayında gözaltına alınan Esat Canan, ifadesinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

Kaynak: AA