Türkiye’nin Fırat Kalkanı Harekâtı ile güvenliği sağladığı Azez-Bab-Cerablus üçgeninde halk yıllar sonra ilk kez bir bayramda rahat nefes alırken, Suriye’nin diğer bölgeleri Ramazan Bayramı’nda bile bombalanmaya devam etti. Hem rejim hem ABD uçakları başta Türkmen Dağı olmak üzere Dera, Hama, İdlib, Rakka ve Halep kırsalına bombalar yağdırıyor. Dünkü saldırılarda 20’nin üzerinde Suriyeli şehit oldu.

Muhaberat Bombası

Deyr Zor ve Muhasen bölgelerine rejim savaş uçakları tarafından düzenlenen hava saldırısında 8 sivil şehit olurken, 14 kişi de yaralandı. Şam-Cobar’da vurulan muhalif beldelerde ise çok sayıda ev ağır hasar gördü, 7 kişi yaralandı. İdlib-el Hadid kasabasında ise bayram namazı esnasında Muhaberat ajanları tarafından camiye yerleştirilen bomba son anda fark edilerek büyük bir facianın önüne geçildi. Halep-Handerat’ta bulunan rejim güçleri ise, muhaliflerin kontrolündeki Hayyan kasabasına kara bombardımanı düzenledi. 4 sivilin yaşamını yitirdiği saldırıda aralarında kadın ve çocukların bulunduğu 13 Suriyeli yaralandı.

Rakka Yerle Bir Ediliyor

Rakka’da ABD-PYD ittifakınca düzenlenen saldırılar ise bayramın birinci gününde de sürdü. Başta Kadisiye Mahallesi olmak üzere birçok sivil yerleşim birimi havadan ve karadan vuruldu. Suriye PKK’sı PYD’nin bayramın birinci günü sivil yerleşim birimlerine 80 bomba attığı öğrenildi. Rakka genelinde ABD-PYD saldırılarında hayatını kaybeden kişi sayısının yerel kaynaklara göre 13 olduğu öğrenildi.

Türkmen Dağı’na Katyuşa

Yine bayram namazını müteakip yoğun saldırıların hedefi olan bir diğer nokta da Türkmen Dağı oldu. Esed rejimi ve ona bağlı terör grupları Kümeren ve Kesel bölgesinde 14 farklı noktayı Katyuşa, Grad füzeleri ve havan toplarıyla vurdu. Dün itibariyle 2 kişinin yaralandığı saldırılar devam ediyor. Öte yandan sabah saatlerinde Cerablus el-Cad mevkiinden Fırat Kalkanı bölgesine sızmaya çalışan PKK/PYD’li teröristlerle Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) güçleri arasında yoğun çatışma yaşandı. Her iki taraftan da yaralıların olduğu çatışmada bir PYD’li öldürüldü.

Yılmaz Bigen / Yeni Şafak