1. YAZARLAR

  2. Ali İhsan Karahasanoğlu

  3. Ergenekon nasıl bir şey / işte öyle bir şey!
Ali İhsan Karahasanoğlu

Ali İhsan Karahasanoğlu

Yazarın Tüm Yazıları >

Ergenekon nasıl bir şey / işte öyle bir şey!

23 Nisan 2009 Perşembe 09:47A+A-

“İçinde solcu da var, sağcı da.. İçinde savcı da var, mafya babası da.. İçinde Alevi de var, ülkücü de.. Nasıl bir örgüt bu?” deyip, olayın mantık çerçevesinde değerlendirilmesini isteyip, kafa karıştırıyorlar!

Aslında Ergenekon tam da öyle mantıksız gibi görünen birlikteliklerin, mantıksız gibi görünen söylemlerin bütünü işte..

Yine de soruyorlar, “Ergenekon nasıl bir şey?”

Kimse anlayamadı ki; biz de size “efradını cami, ağyarını mani” bir tanımlama ile anlatalım.. “Şöyle bir şey” diyelim..

Tanım vermek pek mümkün değil ama, ipuçları verebiliriz..

Aktüel gelişmelerden özetlediğimiz bazı ipuçlarını, sizinle paylaşalım isterseniz...

Ergenekon şöyle bir şey:

Bedrettin Dalan, İstanbul Maltepe’de, gelir; ormanlık alana tecavüz eder, “Ben burada üniversite kurdum, ormanlık alana da tecavüz ettim. Sıkıysa çıkarın bakalım” der..

Bazı hukuk sevdalıları, zannederler ki mahkemeler her zaman için, “2 x 2 = 4 eder” diyecek.. Ergenekon olan yerde kimden, ne kuralı bekleyeceksiniz? Dava yıllar sürer.. Sonunda Danıştay, ormanın işgaline onay verir: “Amaç üniversitedir. Ormanın işgali caizdir” der..

İşte Ergenekon böyle bir şey..

Sanki ormanlık olmayan bir yere, üniversite kurulumu imkânsızmış gibi, bilim yuvasının temeli, tecavüzle atılır. Buna da Danıştay onay verir!

Peki başka nasıl bir şey, şu Ergenekon?..

Şöyle bir şey; “Maltepe’de parası ile satın aldığı yerde üniversite kuracağına, ormanlık alana göz diken Dalan, gelir Poyrazköy’de kendi beyanına göre, 1992 yılında 17 milyon dolar trink para saydığı alana sahip çıkmaz, askerlerin fiili kullanımına bırakır!”

Be birader, sen Maltepe’de ormanı işgal etmedin mi?..

Bu uğurda, Danıştay’a skandal bir karar aldırmadın mı?..

Şimdi ne halt yemeye Poyrazköy’deki milyon dolarlık alanı boşveriyorsun?

Ergenekon bu işte.. Akıl sır ermez bunların işine..

Danıştay’a bile, “Tecavüz; ‘haklı amaç’ uğruna meşrudur” dedirtirler..

Haklı amaç dedikleri de, Dalan efendinin keyfine göre kurduğu, Ergenekoncuları hoca yaptığı, vergi kaçırmak için öğrencileri burslu gibi gösterdiği “özel” ama çok “özel” bir üniversitedir!

Haklı amacınızı da, sizi de sırtlanlar yesin!

Ergenekon, başka nasıl bir şey?

Şöyle bir şey: Türkiye’nin en büyük gazetesi olmakla ünlü bir gazetenin internet sitesi, 10 lav silahından tutun, C4 patlayıcıya kadar bulunan silahları, tek satırla bile görmez!

Gazetesinde ise, öylesine küçücük bir haber!

Bu kadarcık işte, ne yapalım, yerleri dar beyefendilerin!

Ama lav silahlarına, C4 patlayıcılara yeterli yer bulamadıkları gün, “Karaciğer nakli, Ergenekon’a takıldı” diye başlık atarlar.. Ne imiş, Konyalı Halime Sert’in, karaciğer nakli için, tam da Mehmet Haberal gözaltına alındığı gün randevusu varmış. Haberal gözaltına alınınca, sanki koskoca Başkent Üniversitesi’nde ikinci bir adam yokmuş gibi, Başkent Üniversitesi’ni de bıraktık, sanki Türkiye’deki bir ikinci adam yokmuş gibi, “Haberal’ın gözaltına alınması ile umutları tükenen Halime” oluverir küçük kızımız!

Ergenekon böyle duygu istismarı dolu haberler yaptırır adama işte..

Ama aynı muhabirler, Tıp Fakültesi’nin 5. sınıfına gelmişken, akşam yatıp, sabah başörtüsü yasağı ile kalkan Ergenekoncuların uygulamaları sonrasında, tüm tahsil hayatları sona eren başörtülü kızları hiç görmezler! Hatta onları, militan, terörist diye takdim ederler!

Ergenekon işte böyle bir şey!

Lav silahı bulursunuz, C4 patlayıcılar, mermiler bulursunuz.. Arsanın sahibi, “Bizim kullanımımızda değil, askeri alan” der..

“O daha kötü ya.. Askeri alanın fiili kullanıcıları şimdi senin hesabını görür, bir açıklama yaparlar, görürsünüz suçu başkasına yıkmayı” diye beklersiniz..

Ama boşuna.. Adeta sözleşmişler gibi sessiz kalır; Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın, “irtica” denilince açıklama üzerine açıklama ile ünlü subayları.. Kendilerini adeta suçlu ilan eden Dalan’ın açıklamasına, koskocaman gün boyunca, tek satırla bir açıklama getirmezler, “Biz o silahları gömdük” de demezler, “gömmedik” de demezler!

Ergenekon işte böyle bir şey!

Benden size nacizane tavsiye, aklınızın almadığı ne kadar yanlış iş varsa, hepsi Ergenekon’dur.. Aynen, Danıştay katilinin dosyası İstanbul’a yollanırken, hâlâ “Türbana dokunanı keserim” diye bağırmasındaki gibi!

Kesme kardeş, sen kimseyi kesme.. Biz o yasağı kaldırırız. Ama lütfen, sen gölge etme!

Sen illa bir şey yapmak istiyorsan, cinayet öncesi, “Yolcuyu görmeli miyim, içeride mi dışarıda mı” mesajlarını kime attın, kimle bu kanlı planı tezgâhladın, onu açıkla..

VAKİT

YAZIYA YORUM KAT