‘Epilepsi Tedavi Edilebilir Bir Hastalık’
Türk Nöroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Öztürk, "Epilepsi tedavi edilebilir bir hastalık. Bu hastalar günlük hayatlarını iyi bir şekilde sürdürmekle kalmaz, hatta sanat, bilim, yöneticilik gibi alanlarda büyük başarılar elde edebilirler." dedi.
Türk Nöroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Şerefnur Öztürk, "11 Şubat Dünya Epilepsi Günü" dolayısıyla, epilepsi hastalığına ve epilepsi hastalarının karşılaştıkları sorunlara dikkati çekmek amacıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, epilepsinin dünyada 65 milyon kişiyi etkilediğini söyledi.
Ayakta tedavi başvuruları içinde baş ağrısından sonra en sık ikinci nörolojik hastalıklar arasında epilepsinin bulunduğunu bildiren Öztürk, toplumda yaygın hastalık olmasına karşın, kişilerin bilgi eksikliğinden ve yanlış algılamalarından dolayı hastaların damgalandığına dikkati çekti.
Epilepsi hastalarının bu nedenle toplumda sosyal izolasyon ve dışlanma sorunları ile karşılaştıklarını dile getiren Öztürk, şunları kaydetti:
"Epilepsi hastalarına yönelik yanlış tutumlar okul, iş yeri ve sosyal ortamlarda devam etmektedir. Damgalanma endişesi hasta üzerinde manevi baskı yapmakta ve sosyal ortamlarda nöbet geçirme korkusu, kişiyi evine hapsetmektedir. Hastaların yaşam kalitesini, nöbetlerden çok toplumdaki yanlış inanış ve algılamalar düşürmektedir. Bunu da hiç unutmamalıyız."
"Düzenli ilaç kullanımıyla sorunsuz hayat mümkün"
Epilepsi hastalığının büyük oranda tedavi edilebilir olduğuna işaret eden Öztürk, "Bu hastalar günlük hayatlarını iyi bir şekilde sürdürmekle kalmaz, hatta sanat, bilim, yöneticilik gibi önemli alanlarda büyük başarılar elde edebilirler. Günümüz ve tarihte çok başarılı, çağa alanlarında damga vurmuş örneklerle doludur." şeklinde konuştu.
Türk Nöroloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nerses Bebek ise epilepsi nöbetlerinin gelişmesini önlemeye yönelik ilaç tedavi seçeneklerinin geliştirildiğini dile getirdi.
"Hastaların yüzde 60-70'i düzenli ilaç kullanıp doktor kontrolünde kalarak, ilaç tedavisine özen göstererek sorunsuz bir hayat yaşayabilirler." diyen Bebek, burada asıl önemli olanın ilacın düzenli kullanılmasının yanı sıra sağlıklı yaşam kurallarına özen gösterilmesi olduğuna değindi.
"Çocuk sahibi olabilir, eğitimlerine devam edebilirler"
Epilepsi hastalarının beklenen uzunlukta bir hayat yaşayabileceklerini hatta çocuk sahibi olabileceklerini ve eğitimlerine devam ederek çalışabileceklerini aktaran Bebek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kişilerin düzenli olarak takip edildikleri sağlık merkezi ve hekimleri tarafından bilgilendirilmesi, karşılaşabilecek sorunlar, sosyal destek, olası yan etkilerin takip edilmesi, evlilik ve çocuk sağlığı konusunda danışmanlık verilmesi son derece önem taşımaktadır. Bireyin hastalığını tanıması, olası sorunlar, riskleri bilmesi, doktoruna değişiklikleri bildirebilmesi ve tedavi sürecinde aktif rol alması en az ilaçlar kadar etkili görünmektedir."
Epilepsi nöbeti geçiren bireyin kasılmalarını zor kullanarak durdurmanın mümkün olmayacağına dikkati çeken Prof. Dr. Bebek, "Kişinin zarar görmesini, düşmesini, yaralanmasını önlemek, sivri cisimlerini uzaklaştırmak, başını güvene almak, henüz dişlerini sıkmadan, dişlerinin arasına boğazına kaçmayacak ve zarar vermeyecek sertlikte bir eşya koymak, sağlık görevlilerini haberdar etmek uygundur. Israrla dişlerini aralamak, su dökmek, çekiştirmek yaralanmalara yol açmaktadır." uyarısında bulundu.
HABERE YORUM KAT