Enkazla mücadelede Almanya örneği
Oral Çalışlar deprem sonrası kurulacak yeni şehirlerin nasıl inşa edilmesi gerektiği konusunda dünyadaki örnekleri inceliyor.
Oral Çalışlar / Posta
Almanlar savaş enkazını ne yaptı? Parklara, yemyeşil dağlara döndürdüler
Bodrum’da yaşayan dostum Hollandalı Amelie telefon etti. “Almanlar, hatrımda kaldığına göre Münih’te savaş enkazını şehrin merkezinde bir anıt dağa dönüştürmüştü” dedi. Türkiye’deki büyük depremin ardından enkaz kaldırılmaya çalışılıyor. TV ekranlarında tarım alanlarına dökülen moloz yığınlarını izliyoruz. Köylüler tedirgin. Arazilerine moloz dökülmesine tepki gösteriyorlar. “Bu arazilerde bir daha tarım yapamayız” diyorlar. Depremin ardında bıraktığı enkaz, her anlamıyla derin. Orada ölmüş canların anıları, yıkılmış evlerin artıkları, binlerce hatıra var. Nereye atılacağını da takip etmek gerek.
Denizi doldurmak, göl doldurmak, tabiatı perişan etmek yerine bambaşka çözümler üretilebilir. “Başka bir yol olmalı” diye düşünürken, Amelie birkaç gün sonra yeniden aradı. “Sana bir kelime yazdıracağım, buradan bulunmuş çözümleri göreceksin dedi. “Trümmerberg” sözcüğüydü, yazdırdığı. “Trümmerberg” Almanca “Moloz Dağı” anlamına geliyor. Mont Klamott (Döküntü Dağı), Monte Scherbelino (Çömlek Kırığı Dağı) deyimlerini de kullanıyorlar.
İkinci Dünya Savaşı'nda atılan bombalar, Alman şehirlerini yerle bir etmişti. Başta Berlin, Münih olmak üzere, pek çok şehir bir yıkıntıya dönüşmüştü. Alman şehirlerinde, enkazın nasıl kaldırılacağını kararlaştırmak ve dönüştürmek amacıyla bir sivil örgütlenme kuruldu. Trümmerverwertungsgesellschaft” (Molozları Yeniden Değerlendirme Kurumu) adı verilen, kar amacı gütmeyen örgütler, enkazı dönüştürmek amacıyla bir çalışma yürütmüş.
Berlin örneği
Berlin'in merkezi Friedrichshain, Mitte ve Tiergarten semtlerindeki binaların yüzde 46'sı bombardımanlarda tamamen yıkılmış veya ağır hasarlıydı. Toplam 75 milyon metreküp molozun kaldırılması 3 Mayıs 1945'te başladı. Berlin'deki Yeşil Planlama Ofisi Müdürü Reinhold Linger, molozları çeşitli yerlere taşımak amacıyla Trümmerbahn adlı geçici bir tren rayları ağı kurdu. Moloz için önce şehir dışındaki çakıl, kum ve kil çıkarma çukurları düşünüldü.
Berlin ikiye bölününce şehrin alanı daraldı. Ayrıca enkazı uzaklara taşımak hiç kolay değildi. Bu açmazlar onları yeni arayışlara itti. Enkazdan tepeler inşa etmeye karar verdiler. Bu tepeler, yıkıntıların olduğu yerde tahrip edilen alanlarda, şehir merkezinde kurulacaktı. Bu sayede daha az ulaşım süresine ve altyapıya ihtiyaç duyuldu. Doğal çöküntüleri veya yeşil alanları aramak ve doldurmak yerine, Müdür Lingner, peyzaj koşullarını göz önünde bulundurdu ve birkaç büyük tepe planladı.
Molozlar ciddi bir planlama ile taşındı, üst kısımlar toprak tabakasıyla kaplanarak tepeler yeşillendirildi. Friedrichshain ve Humboldthain tepelerinde iki de uçaksavar kulesi yükseldi. Ormanlık tepeler Berlin'in bir parçası haline geldi. Savaşın kalıntıları zekice dönüştürüldü. Tepeler Berlin içinde anlamlı, anıtsal yerler haline geldi. Volkspark bu yerlerden birisi.
Berlin’deki tepeler, Mont Klamott şarkısına da ilham kaynağı oldu. Berlin’de enkazdan 7 dağ tepe yapıldı. Bu örnekler diğer şehirlere de yayıldı. Münih’te 3, Frankfurt, Leipzig ve daha birçok şehirde Trümmerbergler şehirlerin yeşil parçalarına dönüştü. Alman tecrübesi bizim için faydalı olabilir. Biz de benzer bir sivil toplum çalışması yapabilir miyiz?
HABERE YORUM KAT