Zaharova, düzenlediği basın toplantısında, Finlandiya ve İsveç’in olası NATO üyeliklerine dair açıklamalarda bulundu.

Ülkelerin güvenliklerinin, başka ülkelerin güvenliği pahasına inşa edilmemesi gerektiğini savunan Zaharova, "Finlandiya ve İsveç'in öncelikle bir askeri blok olan NATO'ya katılımı, ülkemizin yanıt vermesini gerektirecek ciddi siyasi-askeri sonuçlara yol açacaktır." ifadesini kullandı

Bu sözlü açıklamanın ardından Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın resmi Twitter hesabından da aynı mesaj paylaşılarak "Finlandiya'nın NATO'ya kabul edilmesinin ciddi askeri ve politik sonuçları olur" denildi.

Bu ifade sözcü Mariya Zaharova'nın "Finlandiya hükümetinin 'askeri uyumsuzluk politikası'na bağlılığını, kuzey Avrupa'da güvenlik ve istikrarın sağlanmasında önemli bir faktör olarak görüyoruz." ifadelerinin altına yazıldı.

Bu açıklamalar Finlandiya Başbakanı'nın Ukrayna'daki gelişmeler ışığında ülkesinin NATO'ya katılmaya hazır olduğunu duyurması sonrası geldi.

????#Zakharova: We regard the Finnish government’s commitment to a military non-alignment policy as an important factor in ensuring security and stability in northern Europe.

☝️Finland’s accession to @NATO would have serious military and political repercussions. pic.twitter.com/eCY5oG23rL

— MFA Russia ???????? (@mfa_russia) February 25, 2022

NATO zirvesi

Bu sırada NATO liderlerinin Rusya'nın Ukrayna'yı işgalini ele alacağı videokonferans formatındaki zirve gerçekleşiyor. Zirvede yeni üyelikler konusunun görüşülmesine kesin gözüyle bakılırken var olan üye ülkeleri koruma ve savunma önlemleri de önemli yer tutuyor.

Özellikle doğu kanadındaki üyelere kara ve hava unsurlarıyla yeni takviyeler verilmesi gündemde.

NATO Mukabele Gücü'nün bir bölümünün sorunlu bölgeye yakın bir alanda konuşlandırılması kararının çıkması bekleniyor.

Neden NATO'ya üye değiller?

Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya katılmadı ve tarafsızlık statülerini korudular ancak Finlerin Kuzey Atlantik bloğu ile olan işbirlikleri her yıl gelişiyor. Finlandiya ordusu defalarca NATO tatbikatlarına katıldı. Örneğin Finlandiya ordusu, Afganistan'da bulunan NATO askeri birliğinin bir parçasıydı.

Neredeyse tüm Fin siyasi partileri, ülkenin NATO'ya katılımını destekleyen taraftarlara sahip. Bu fikrin ilk ciddi destekçisi Finlandiya Cumhurbaşkanı Saule Niiniste ve eski Dışişleri Bakanı Alexander Stubba olmuştu.

Finlandiya Ulusal Savunma Komisyonunun bilgi servisi, nüfusun ülkenin NATO’ya katılma umutları hakkındaki görüşünü bulmak için sürekli olarak kamuoyu araştırması da yaptırıyor.

Ancak Finlilerin yüzde 70'e yakını şimdiye kadar devletlerinin herhangi bir askeri bloğa girmesini istemiyordu. Rusya'nın saldıracağını düşünenlerin oranı da her yıl düşüş göstermekteydi. Son gelişmelerle bu durumun değişebileceği belirtiliyor.

Benzer durum İsveç için de geçerli. İsveç tarafsız devletler arasında en güçlü orduya sahip ve tarafsızlık ülkenin askeri doktrini. Bu doktrin yıllar boyunca, ülkeyi Sovyet tehdidinden korumak için yeterli oldu bu nedenle İsveçliler de bunu sürdürmeye devam ettiler.

90'lı yıllarda, İsveç’in NATO’ya katılım konusu açıkça tartışıldı. 1994'te İsveç, NATO Barış için Ortaklık programına katıldı ve bu, İsveç krallığının Kuzey Atlantik İttifakı'na attığı ilk ve önemli adımdı.

İsveç, askeri bir çatışma durumunda NATO’nun yardımcı olacağını da düşündüğü için İsveçli yetkililer katılmak adına ek bir çaba sarf etmediler.