Ekin "Menâr Tefsiri"ni Yayınlamaya Başladı!
Ekin Yayınları’nın uzun süredir yayınlama hazırlıklarını sürdürdüğü M. Abduh ve Reşid Rıza’nın Menâr Tefsiri’nin birinci cildi çıktı.
Uzun bir zamandır Ekin Yayınları tarafından yayın hazırlıkları süren Menâr Tefsiri, uzun erimli, yoğun ve özenli bir çalışmanın ardından nihayet okuyucusuyla buluşuyor.
Her ay bir ya da iki cilt olarak basılması planlanan Menâr Tefsiri'nin birinci cildi yayınlandı. Toplam 14 ciltten oluşan tefsirin yayına hazırlanmakta olan 2. ve 3.üncü ciltlerinin de en geç Haziran ayına kadar basılacağı öğrenildi. 14 ciltlik tefsirin bu senenin sonuna kadar tamamlanması bekleniyor.
Menâr Tefsiri'nin Önemi Nereden Geliyor?
Modern döneme ulaşıldığında İslam coğrafyasında düşünceden akaide, eğitimden siyasete değin birçok alanda öteden beri yaşanmakta olan dâhili bozulmaya harici alanda gelişen emperyalist saldırganlık da eşlik ederek ümmetin çözülüşünü derinleştirmişti. İşte böylesi bir vasatta çağdaş İslami uyanış ve direniş hareketlerinin belki de muasır dönemdeki ilk örgütlü karşı koyuşu mesabesinde olan ve kamuoyunda "ıslah hareketi" olarak tanımlanan Cemaleddin Afganî'nin öncülüğünü yaptığı "Urvetu'l-Vuska" dergisi ve cemaati, Menâr ekolünün doğuşuna da kaynaklık eden zemin oldu. Cemaleddin Afganî'nin seçkin arkadaşlarından olan Muhammed Abduh'un, öğrencisi M. Reşid Rıza ile birlikte 20. yüzyılda Mısır'da çıkardığı Menâr dergisindeki Kur'an-tefsir çalışmaları, daha Abduh hayattayken Reşid Rıza tarafından derlenerek müstakil bir tefsir suretinde yayınlanmaya başlamıştır. Bu tefsir için Muhammed Abduh'un Ezher Üniversitesi'nde verdiği tefsir dersleri baz alınmıştır. Muhammed Abduh'un da editörlüğünü yaptığı tefsir Nisa Sûresi'nin de yer aldığı 4. cilde gelindiğinde Abduh'un vefatı üzerine Reşid Rıza tarafından Abduh'un el-Ezher'deki tefsir derslerinden aldığı notlar ışığında derlenip yayınlanmaya devam etmiştir. Ne var ki Kur'an sûrelerinin sonuna gelinemeyen tefsir bu kez de Reşid Rıza'nın vefatı üzerine Yusuf Sûresi'nde inkıtaa uğramıştır. Ancak Amme Cüzü Tefsiri, daha önceden Muhammed Abduh tarafından yapılmıştır. Ve Amme Cüzü'nün çevirisi de Ekin Yayınları'nın yayınlayacağı Menâr Tefsiri'nin son bölümüne ilave edilmiştir.
ÖNEMLİ BİR BAŞVURU KAYNAĞI
19. ve 20. yüzyıl ıslah ve direniş ekolünün bu en önemli çalışmalarından olan Menâr Tefsiri, o gün bugündür tefsir çalışmalarında temel başvuru kaynağı işlevini görmüştür ve görmektedir. Menâr Tefsiri, İslam dünyasındaki gerek akademik gerekse de usulî-siyasi planda oluşan yazılı ve sözlü Kur'an çalışmaları ve sohbet halkalarına değin geniş bir düzlemde Müslümanların öze dönüş çabalarına büyük katkılar sağlamıştır. Kur'an bütünlüğü ile temel kavramlar, yaşadığımız çağ ve siyasi-sosyal vakıa ve tarih ilişkisini sağlıklı ve bütünsel bir zeminde yakalayarak fikrî planda gelenekçi ve modernist etkileri aşma çabalarında önemli ufuklar açan bu tefsir, birçok bakımdan zihinsel bir tecdid veya yenilenme işlevi görmüştür. Hâlâ bugün bile medreselisinden üniversitelisine kadar Kur'an üzerine ilmî çalışmaların, en çok atıfta bulundukları kaynaklar arasında Menâr'ın başta geldiği görülmektedir. Zira Menâr Tefsiri, müellifi rahmetli Reşid Rıza'nın deyimiyle sahih nakil ile selim aklı buluşturmayı hedeflemiş ve bunda da büyük ölçüde başarılı olmuştur. En azından kendisine dönük süregelen rağbet bunun göstergesi mesabesindedir.
Dilsel/linguistik tahlillerden geniş tarihî rivayetlerin ve farklı tefsir yorumlarının değerlendirmesine, mevcut durum tespitinden hali hazırda Müslümanların bugünü ve geleceklerini inşa noktasında neler yapmaları gerektiğinin muhasebesine kadar birçok söz söyleyen Menâr'ı tek tür bir tefsir olarak tanımlamak ya da bir kategoriye dahil etmek neredeyse mümkün değildir. O bir yandan mevzui/konusal yönü ağır basarken başka bir yandan da yoğun dilbilimsel tahlillerin yapıldığı filolojik ve kavramsal bir tefsir özelliğine bürünmektedir. Ama bütün bunlar yapılırken Kur'an ümmetini yeniden inşa etme özlemine dönük olarak tarih-toplum ve sistem değerlendirmesinden müelliflerin bir an olsun kopmadıklarını görüyorsunuz. Özetle birçok tefsir çeşidini bünyesinde toplayan Menâr Tefsiri'nin en genelde hem müelliflerinin temsil ettiği misyon, dahil oldukları ekol ve hem de muhtevası dikkate alındığında ağırlıklı olarak içtimai tefsir özelliği taşıdığı söylenebilir.
Eleştirel Ama Hürmetkâr Bir Dil
Menâr Tefsiri, ayrıca dil ve üslup özellikleri açısından da dikkat çekmektedir. Müellifler söz söylerken tarihî Kur'an ilimleri başta olmak üzere kadim İslami disiplinlerin geniş mirasını gözeterek bugüne dönük çözümleme ve tespitlemelerde bulunmaktadırlar. Bir yandan geniş tarihî birikimden istifade edilirken, öbür yandan bu birikim arasında ümmetin düşünce ve eylemini olumsuz etkileyen unsurlar ve bunların çağdaş sürdürücüleri de eleştirilmeden geçilmemektedir. Menâr, özellikle de Batılı rasyonel düşünce geleneğinin çeşitli modern enstrümanlar aracılığıyla Müslümanların zihin dünyasına dönük manipülasyonlara giriştiği bir zamanda, hem bunlara cevap olmaya çalışmış ve hem de oryantalistlerin bu çerçevede Kur'an'a ve İslami değerlere dair tezlerini tartışmaya açmıştır. Menâr tefsiri bu anlamda çağdaş Batı düşüncesinin İslam düşüncesine karşı giriştiği mücadelede İslami cenahın oluşturduğu fikrî/entelektüel direniş hattının belki de ilk kurucu unsuru olması açısından dikkate değer bir özellik taşımaktadır. Başka bir değişle, bu mücadelenin içinde bir taraf olan ve fikrî savunma hattı oluşturan Menâr, söz konusu mücadelenin günümüzdeki tezahürlerine de ışık tutma ve öğretici ufuklar açma niteliğine haizdir.
Muhammed Reşid Rıza, Menâr'da büyük ölçüde Abduh'un izini takip ederek olabildiğine analitik, eleştirel ama bir o kadar da muhatabına karşı ölçülü ve hürmetkâr bil dil kurarken ele aldığı konuyu öncelikle dil ve tarih ekseninde nesnel zeminde tespit ettikten sonra sırasıyla genellikle "nedir", "nasıl yaklaşılmıştır" ve "nasıl yaklaşılmalıdır" soruları çerçevesinde ortaya koymaya çalışmıştır. Bir tezi tartışırken de öncelikle tarihsel ve çağdaş muhataplarının dilinden özetlemek için "dediler", hocası Abduh'un konuya dönük yaklaşımını ortaya koymak üzere "dedi" ve son olarak kendi yaklaşımını ortaya koymaya dönük olarak da "derim ki" şeklinde hürmetkâr ve açıklayıcı cümleler kurmaya özen göstermiştir.
HAŞİM AY / HAKSÖZ-HABER
Menar Tefsiri Nasıl Elde Edilebilir?
Menâr tefsirinin birinci cildini bizimle buluşturan Ekin Yayınları'na ve emeği geçenlere teşekkür eder ve Türkiye'deki Müslümanlara hayırlı ufuklar açmasını temenni ederiz.
Geniş bir okuyucu kitlesine ulaşması planlanan tefsirin, asıl tanıtım kampanyasının takım olarak 1. baskısının biteceği 2011 yılı sonunda yapılacağını öğrendik.
Tefsir tamamlanıncaya kadar her ay 1 veya 2 cilt olarak yayınlanacak. Bu ciltleri düzenli olarak almak isteyenler için Türkiye'de bazı şehirlerde ve Almanya'da "toplu abone" sistemi geliştirildi. Ayrıca tefsir ciltleri çıktıkça temin etmek isteyenler için "bireysel abone" işlemleri ise Ekin Yayınları'ndan takip edilecek.
Toplu Abone:
Yılsonuna kadar yayınlanacak Menar Tefsiri ciltlerini her ay abone yapılan kişilere şehir veya ilçelerde dağıtımı gönüllü bir kuruluş veya kişi tarafından yapılacaktır. Ve her cildinin ücreti indirimli olarak 15 TL'dir.
Bulundukları şehir veya ilçelerde en az 20 adeti bulacak şekilde abone organizasyonu yapabilecek kardeşlerin taleplerini adres ve telefon numaralarıyla birlikte [email protected] adresine bildirmeleri gerekmektedir.
Şu ana kadar "toplu abone" işlemlerinin yürütüldüğü il ve ilçeler şunlardır:
İSTANBUL'da
Fatih (Ekin Yayınları)
Avcılar
Bağcılar (Özgür-Der Temsilciliği)
Başakşehir
Bayrampaşa
Beykoz (Özgür-Der Şubesi)
Esenyurt (Bir Nesil Derneği)
Kadıköy
Küçükçekmece (İslam Dünyası)
Maltepe
Sanayi Mahallesi (Davet-Der)
Ümraniye (Özgür-Der Şubesi)
ANADOLU'da
Ankara, Adana, Akhisar, Bartın, Batman, Bingöl, Bursa, Çorum, Diyarbakır, Elazığ, Eynesil, Isparta, İzmir, Kahramanmaraş, Mardin, Muş, Sakarya, Sapanca, Sivas, Tatvan, Van, Yalova, Zonguldak
Bu şehirlerde toplu abone kampanyasına dahil olmak isteyenler de, farklı şehir ve ilçelerde yeni abone kampanyası organize edenler de bir açıklama yazarak adres ve telefon bildirimiyle şu adrese başvurmalıdırlar: [email protected]
Bireysel Abone:
Bireysel abone olacakların ise %50 indirim ile ilk 3 cildin ederi olan 45 TL'yi aşağıdaki hesaplardan birisine yatırmaları gerekmektedir. Aboneler daha sonraki aylarda ise her gönderilen kitabın indirimli ücretini gönderildiği ay içinde aynı hesaba yatıracaklardır.
Bireysel abonelik için Ekin Yayınları'nın hesapları şunlardır:
Posta Çeki Hesabı: 5088025 / Mustafa Bahadır Kurbanoğlu
TC Ziraat Bankası
İBAN: TR320001000488492919275001
Muhammed Abduh'un Tefsir'in Girişindeki Duası:
DUA
Rabbimiz! Sana tevekkül eder, günahlarımızdan arınıp yalnız Sana yönelmeye çalışırız. Muhakkak ki dönüş yalnız sanadır.
Rabbimiz! Bizi inkâr edenlere bir fitne kılma ve bizi affet. Rabbimiz, doğrusu Sen şanı büyük olansın, hâkimsin.
Ya Rab! Fazlının kapılarını bize aç, kavlinin sırlarından dilediğini bize öğret ve bizi Sana hangi lisan ve hangi uzuvlarla şükredeceğimize yönelt. Yaratılmışlar içinde hakkı kabule yatkın olanları irşad etmek için hakkı izah etme noktasında yardımını diliyoruz. Senin apaçık kitabın olan Kur'ân'ın yüce bir kelime olarak hâkim hale gelmesini ve rasullerin sonuncusu olan Muhammed'in (s) ve tüm nebilerin rehberliğine gereğince uyanlara büyük bir güç kaynağı olmasını diliyoruz.
Allah'ım! Eza ve cefaya duçar olmuş bu ümmeti esenliğe ve afiyete ilet. Ve bu ümmeti, kurtuluşa erenlere, erdirenlere bir düşman; sapıklığa düşenlere, düşürenlere bir fitne kılma!
Şeyh Muhammed Abduh
***
Tefsir Çevirisi Hakkında Editör'ün Açıklaması:
Bu tefsirin çevirisi bir heyet olarak Prof. Dr. Mehmet Erdoğan'ın başkanlığında Ali Rıza Temel, Dr. Niyazi Beki, Dr. Nusret Bolelli, Dr. İbrahim Tüfekçi, Dr. Rahmi Yaran tarafından yapılmıştır. Tefsir, M. Reşid Rıza'nın vefat ettiği 1935 yılına değin Yusuf Sûresi'nin 54. ayetine kadar tamamlanabilmiştir. Muhammed Abduh'un ayrıca gerçekleştirdiği Amme Cüzü Tefsiri'nin çevirisi ise Oktay Altın tarafından yeniden elden geçirilmiş ve tefsirin sonuna eklenmiştir.
Tefsir çevirisinin bazı bölümleri ilk redaksiyon çalışmaları sırasında bir aksilik sonucunda zayi olmuş; zayi olan bölümler Harun Ünal'a yeniden çevirtilirken, çevirilerin tümü de yeniden redakte edilmiştir.
Tefsirin gerek yazımı hakkında gerek takip ettiği metod konusunda Muhammed Reşid Rıza'nın "Başlangıç" ve Muhammed Abduh'un "Giriş" yazısında gerekli malumata yer verildiği için yayıncı olarak bir ön yazı yazmayı gerekli görmedik. Tefsir ve tefsir metodolojisiyle ilgili olarak Muhammed Abduh ve Muhammed Reşid Rıza; ayrıca bu iki ıslah öncüsünü de etkileyen Cemaleddin Afganî hakkında yeteri kadar aydınlatıcı bilginin Türkçe neşriyatta olduğu düşüncesiyle de girişe yeni bir biyografi çalışması yapıp koymadık.
(Bu kişiler hakkında Haksöz-Haber sitesindeki Haksöz Okulu arşivinden veya Ekin Yayınları'nın bastığı "İslami Mücadelede Öncü Şahsiyetler" ve Hayrettin Karaman'ın İz Yayıncılık'tan çıkan "Gerçek İslam'da Birlik" kitabından gerekli bilgilere ulaşabilinir.)
Ayrıca gaybi konularda tefsirin ilk bölümlerinde yer alan ve delâleti açık muhkem nass'ı ön planda tutan usule rağmen, zaman zaman bu usul ile mutabık olmayan bazı açıklamalarla karşı karşıya kaldık. Bu gibi hallerde gerekli olan yerlere kısa dipnotlar düştük. Bu dipnotlarla ya tefsirde işlenen ve muhkem/yakînî ölçüleri önceleyen tespitlere ya da konuyla ilgili delâleti açık ayetlere göndermelerde bulunduk.
Redaksiyon Sorumlusu Hamza Türkmen
HABERE YORUM KAT